Kategori: Türk Şiiri

Yoruluyorum

Nerde boş kağıt bulursam Şiir yazıyorum Resim yapıyorum Karalıyorum…. Nerde boş ağaç bulursam Üzerine çıkıyorum Meyvesini yiyorum Salınıyorum…. Nerde boş kedi görsem Teneke bağlıyorum Korkuyla sıçratıyorum Miyavlatıyorum…. Kimin boş vakti varsa Beni kovalıyor Yoruluyorum.. Mevlana İdris Zengin

İçimde ne var biliyor musun?

İçimde saklı acılar var,Yoksul haneler varÜzüm bağlarında yiten Amele kadınların düşleri var…İçimde yatılı okullar var,Tren garları, otobüs terminalleri var,İçimde elimden kayanYitirdiğim sevdiklerim var…İçimde ihanetler, hayınlıklar varİçimde dost ihanetleriyle örselenen bir yürek varİçimde kaç kez uçurumun kenarından,Hayatın dallarına tutunmuş bir yürek var…İçimde karanfil yanıkları var,Cam bilyelerim,topaçlarım var…İçimde sarışın,mavi gözlü bir oğlanınZulme teslim olmayışı var…İçimde çelik bir …

Devamını oku

Seher vakti burda kimler ağlamış Çimenler üstünde göz yaşları var

Şu yüce dağları duman kaplamışYine mi gurbetten kara haber varSeher vakti burda kimler ağlamışÇimenler üstünde göz yaşları var Ufukta iz gördüm kızıl bayraktanBulutlar nem almış yeşil yapraktanBir kız ağlar sesi gelir uzaktanYine mi gurbetten kara haber var Gönlümüz gam alır böyle günlerdeÖnüme çektiler bir siyah perdeYar senin aşkınla tutuldum derdeYine mi gurbetten kara haber var

İstanbul Ağrısı

kanatları parça parça bu ağustos geceleriyıldızlar kaynarkenşangır şungur ayaklarımın dibine dökülen seneğer yine istanbul’sanyine kan köpüklü cehennem sarmaşıkları büyüteceğimpançak pançak şiirler tüküreceğimdemek yine benlimandaki direkler ormanında bütün bandıralar ayaklanıyor kapı önlerinde boyunlarını bükmüş tek tek kafiyeleryahudi sokaklarını aydınlatan telaviv şarkılarımavi asfaltlara çökmüşdiz bağlıyoreğer sen yine istanbul’sankirli dudaklarını bulut bulut dudaklarıma uzatansirkeci garı’nda tren çığlıklarıyle bıçaklanıpintihar …

Devamını oku

Hüzünlü Gezinti Güvertesi

I Kimbilir hangi ürkek mevsimi alırsıngizlice odalara,saçların balkonları terk edeli kimbilirne kadar olmuştur?-annene göstermeden aşağı akardı saçlarınkaç kez eksilip çoğalırsın dişlerini fırçalamayıezbere bildiğin günlerde… Mor bir kedi geceyi sıyırarak geçiyordurkuyruğunda teneke yıldızlardüşlerinle buluşurken lanetli aynalardasöylesene hangi ürkek mevsimi alırsıngizlice odalara… Ne gece yer rüşveti ne benSöz! Annene söylemem… II Yüzümhangi dağa baksamiçinde öfkelerinden habersizkorkunç atlar …

Devamını oku

Eksik Cinayetler

I Kendine kucak arayan gövdekendini yok eden gövdeyitirdin kendini işteartık ne yurt sanane varolabiliyorsun başka evde. Bu mum medeniyetindebu metal öznedebu cam sözdene yurt sana dilne şölen yeterince. II Ben büyüdümakasyalar öldüüzgünüm. dışınız çok kalabalıktıbeni içinizdeki zindana attınızdıolur ya bir günsuyu hatırlar şelaleşeytan utanmayı öğrenir veyüzleşir yüzünüz mevsimlerle sırf bu yüzden büyüdümdü, akasyalar öldü. III …

Devamını oku

Eski Bahçenin Hafızası

Yakınında değilim öfkeninve uzağında da değilim rastlantınınkısa ânındayımve sonsuzluğun da ardındaah! öfke için geç vakitteyimçölden çıkmak gerek bunun için,atları denize sürmek…Oysa kimseden çıkartmadım öfkemisaçlarımı uzatmak için kimseyesöz vermedimkimseye yakın değilim inansusmaktayım, uzağında değilim unutmanınah! öfke için geç vakitteyimdurup dururken bir yerdekarşıma çıkan rastlantıdayımhafızasındayım eski bahçeninsarhoş asmaların biriktirdiğiboğazımı yakan acı bir imgedeyimgüneşi anımsamada,ve orada durmaktaama orada …

Devamını oku

Herkese Günaydın

ben biraz sevineceğim siz şu odaya geçin istersenizben biraz askere gideceğim ben biraz evleneceğimbirazdan kilisenin çanı çalacak birazdan akşam çatırdayacakbirazdan şu bacağımı indirip şu bacağıma koyup birazdanbütün insanlar beni hatırlayacak beni çağıracak beni ağlayacakbirazcık bir arkadaş lazım öyleyse öpüyorum gördüğüm ilk kızı: herkese günaydınherkese merhaba ve hatta burjuvaya dainiyorum ben topraktan göğe doğru güzellik olupkötü …

Devamını oku

Gül

sevgili gül,-gül sen bana gül! sana onca kuşatmadanbirikmiş ter içinde, yorgunluk içinde geldim.Sorma bana, nedir karşılığı aşkın bir insandasavaşın, cinnetin kıyametin çağında. Ruhumla bu hayat arasında kurduğum bu köprüye“ah çok sallantılı” diye bakıyorlar.Evet, çok haklılar.Göçebesiyim çünkü bozkırın ve her günufkun mor çizgisini özlüyorum.(Önce de söylemiştim, bu dünyaya ben atları sürmeyegelmiştim.)Evet, haklılar. Kanımı ben bir kıl …

Devamını oku

Derin Zaman

Ben senin sınırlı gövden ile beni sonsuz sarmanı diledim. Uykum seninle kışın kolları arasında devrilerek dönerek tamamlansın, içimde kuzeyin kuşları sussun istedim. Kışı ve kışın kalbimde ağırlaşan meyvesini, çiy düşmüş, soğumuş, donmuş bir dili hatırlamak için beni büyüleyen o kimyanın boşluğunda durup yalvardım: Beni bu siyah boşluğun içine bırakma, derin bir zaman istedim senden, ama …

Devamını oku