Ey aşk! Ateştir senin nesebin… Niteliğin dumandır kaynağın ise rüzgar Su tufana dönüştü toprak da küle Senin kokunla ateş rüzgara karıştı Şirin’siz her saray bisütûn gibi viranedir Ferhat’sız her dağ bir saman çöpüdür rüzgarda Yedi nesil öteye tüm atalarımız gâmdı Bize miras kalan hep sonsuz keder oldu Rüzgar esince toprağımızdan senin kokun geliyor Sadece Sen …
Tag: Kayser Eminpur
Şub 23
İhvaniye
Seyyid Hasan Hüseyn’ı’ye Niçin akıl sahiplerine öğüt verelim?Gelin aşktan söz edelim. Bütün ibadetlerimiz alışkanlıktırAh, alışkansızlığa alışabilesem Ne olur her namazdan sonraBir çiçek için iki rekât kılalım Niyet ederken namazaGelincik çiçeğine yakınlık dileyelim Ne olur her kunut duasındaBiraz da “dinle neyden” söz edelim Ne olur aynalardaAllah’ın güzelliğini ziyaret edelim Ayrı mı yoksa dalga denizdenNiçin “tek”e “çok” …
Şub 23
Aşk Dilinin Grameri
Uzak dursun gönlün eteğinden aşkın eli!Gönle hüküm vermek mümkün mü ki? Denize hükmedebilir misinKi gönlün anmasın hiç sahili? Mümkün mü “Dur” demek dalgalara,Ya da durmasını emretmek rüzgâra? “Özne”mize kim koyduysa “yüklem”sizŞu aşk dilinin gramerini İyi biliyordu elbette, keskin kılıcın,Bir sarhoşun eline verilmeyeceğini. Kayser EminpurÇeviren: Ali Güzelyüz
Şub 23
Söylenmemiş Şiir
Hayır!Aşkla işim yok benim!Hiçbir şeyi, hiç kimseyi Sevmiyorum artık, Bu aralar. SankiTahammülü yok bu feleğin Bir gün dahi Seni ve beni Mutlu ve dertsiz görmeye. Çünkü Neyi ve kimi daha çok seversenHatta bir sigarayı, Ya da zıkkımın kökünü bileEsirger senden… ÖyleyseBütün varlığımla ben …
Şub 23
Kayser Eminpur
bir menekşeye gönülden baş sağlığı dileyelimgüvercinin yas törenine uğrayalım bir Kayser Eminpur
Şub 23
Yağmurlu Şarkı 1
Uğradı gönle yeniden bir çocukluk üzüntüsüYavaşça süzülüyor bu üzüntüden bir şarkı Pencerenin ardında çocukluğum gibi yağmurAğlamak istiyorum, bir bahane, Allah’ım! Kayser Eminpur
Şub 23
Uçma Özlemi
Uzun süredir kendimden, Allah’tan ve insanlardan uzağımBütün bunlara rağmen sabırsızlık içinde sabırlıyım Ağaçların dalları arasında sıkışmış, bir geyik gibiGururumun kıvrımlı dallarının uçları Her yanda şaşkın ve avare senin arzundaNilüfer gibi fersiz bir sarmaşık nurum Ola ki bir yapraklık gölge düşer ayağının dibineBir gün bir zamanlar benim geçişimle Tek renklilik yüzünden bir oldu gecem, gündüzümBahtım gibi …