Kategori: Şiir

Eylül; Belki Son

güller vazgeçti, çocuklar büyüdü kuzeydeki vadiden geldi eylül belki birkaç sıcak gün daha sabahlarında üşüdüğüm epey uzağımda kaldı içimden geçen yol okunmuş bir kitaba kimseler dokunmuyor sığlaştı yüzümdeki gamze, kuytularım boşaldı toprak sert, yeni bir cümleye başlamak zor bacasındaki duman, duvarına yaslanmış ağaç bozmuyor kırdaki evin yalnızlığını akşam, ölü kuşlar gibi düşüyor bahçeme gece omzumda …

Devamını oku

Eksen’den

-İpek’e- I Yola çıkıyorum Olağan ve sıradan bir şey sanki Bu kez de yola çıkmak. Kökler beslemez olur gövdeyi, gitmek gerekir. Yola çıkıyorum. Aşarak kendine kapanan labirentlerini kuşkunun, Varoluşun, yokoluşun korkusunu Bir ipek örtü gibi savurarak boşluğa Zamanın küllerine gömerek nasır bağlayan sevinçleri, Acıları… III Bir mavide yol alıyorum. Umut ya da umutsuzluğunuzu, düşlerinizi, karabasanlarınızı, …

Devamını oku

Acılarınıza Dönün Şiir Oradadır

yürürdüm, sakin ve yaprak döken sokaktan içinde aşk olan şeyleri arıyordum içimde sevgili yanması yürürdüm, yanıbaşımda bir sakız sardunyası konuşurdum usul ve uzun günler boyunca bi bakardım yüreğimde uçuk kızarması -yüreğim niye bu kadar ağzım ki. susardım sonra susardım sonra susardım büyük ağaçların altında oturur susardık arkadaşlar sevgilim ve yeni bir nehir bir ses; acılarınıza …

Devamını oku

Sonra İstersen Bırak Beni

aşk örttükçe üstümüzüfail-i meçhuldür kanımızey şehrin tutulan ay’ıkaranlığınnasıl benziyor karanlığına dünyanın kör ve beyazşeytanın defterindeki lanetbulaşıyor şehrimizekimliksiz dolaşıyor cinnetona açılan pencereleri kapatınsürgüleyin kapılarıne kieflatun renkli kadınlarkaldırımdangeçiyorlar iştesimsiyah çarşafları bırak benisoluğumun rüzgardan atları koşuyortutayımyağmurda ıslanıp zatülcemp olayımbırak benişaşkın sevgililersaçak altlarında üşüyoryağmurun ihanetine bir anlam bulayımbırak benitemiz denizlere bulaşmış balıkçıteknesine tutunayım yoksa şehirlerim yanacakiçinde muş’un olduğutoprağın altındaki …

Devamını oku

Gümüş Kuğu

Tan ağarmasından bir saat önce,İyice eğilmiş Ay doğuda,Yakında Güneş’in yanından geçip gidecek.Seher yıldızı asılı duruyorBir lamba gibi, hilalin yanında.Grileşen ufuk çizgisi üstüne.Hava ılık, mis kokulu,Akıl almaz ılıklıktaYağmurlu bir güz, gene deYapraklar renk değiştiriyor, açıklıKoyulu dağdan aşağı.Seyrediyorum dalgalanaKıvrıla büküle yükselen dumanınıBir tapınak tütsü çubuğununOkuma lambamın ışığında.Ay ışığı beliriyor duvarımdaDoğurtmuşum sankiEfsunla. ÇıkıyorumAğaçlık bahçeyeVe yürüyorum çırılçıplak, sadeceSandallarım var …

Devamını oku

Ağlasın Fuzûli

Gül eskir, doğu çıbanına dönüşür her şeyunutulur eski serüvenler, kurtlar kentleri basargözyaşı dağları basar ve öldürülür başkaldıranlarkaranfil düşer, bağlar solar, yüzülür Nesimi yenidenÇocukluğum unutulur panturanizmin kan akan bayrağında oysa gençliğim bir akçedir, yazılsın defterimesöylensin, gümüşümü kârla satmadımsürdürdüğüm efendilik yok, hep ferman taşıdımzifir karanlıkta yaşadım şahidimdir şahmaransöyledim, yüzülür derim, çatlar, boşalır bir gün damarlarım gül düşer, …

Devamını oku

Kaçış

Yağmur pırıltıları var ışıltılıSaçlarında, alnına düşen;Islak gözlerin ve dudaklarınSoğuk ve ıslak; katılıp kalmış yanakların soğuktan.Neden bu kadar çok kaldınUzaklarda, neden yalnızcaGece geç saatlerde geldin banaYürüyüp saatlerce yağmur altında, rüzgârda?Çıkar giysilerini ve çoraplarını;Otur ateşin karşısındaki koltuğa.Ellerimle ısıtacağım ayaklarını;Öpüşlerimle ısıtacağım göğüslerini ve uyluklarını.Bir büyük ateş yakmak isterdimİçinde, hiç sönmeyen.Emin olmak isterdim senin taa içindeBir mıknatıs olduğuna, seni …

Devamını oku

Kan Taneleri

gelip oturuyor düşlerime bir yazla turnalarbütün düşündüklerim geliyor aklımabu akşam hüznü zehirliyor artık benikar yağıyor, kocaman bir kan lekesi olarak seni sevdiğimden söz ediyorum herkesekırlangıçlar gidiyor bir ırmak devrilip gidiyoro çocuk yüzlerce fotoğraftan çıkıp gidiyorsessizce bakıyorum, orada bir begonya soluyor ve halkım diyorum, solgun geçmişim benim söylüyorum, iki cihanda mutsuzum, insanımtenhalaşıyorum bir yılan ıslığına dönüşüyor …

Devamını oku

Ölüm Hazırlığı

ekim güç geçti, ağır su yüzeye çıktı, yelken kırıldı savunmasız limanlara çektik gemimizi örümcek ağından cennete tırmanır gibi kolay mı kurtulmak öylece günahlardan? orada, ayışığının sunduğu kadeh dallara takılı kalan gölgem dans ediyor kendince dalgalanan suda ben gölgeme daldırıp kadehimi kendimden bir şeyler içiyorum ağzım hoşlanmıyor dilimdeki tattan ekim geçti. suya bakarak kederlendik. yoksul insanın …

Devamını oku

Mutsuzluk Evi

mutlu pencereleri erkenden kapatılır baharın kelebekleri sanki hiç geçmez o evden nisan yağmurları cinnete gerekçedir çiçekleri erken solar, erken susar çocukları akşamlar sönmelere ayarlı hep lambaları ve mutlak sakallı olur mutsuz evin erkekleri karabasanları ne çok, ne çoktur her gece gizli ölümleri viranelik prensleri; baykuşlar her söze konuktur ürperten hikâyeleri gizliden gizliye kan konuşulur, susulur …

Devamını oku