Şiir Antolojim

En çok yorum alan yazıları

  1. Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
  2. DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
  3. Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
  4. Son Hatıra — 2 yorum
  5. Çamur Etkinliği — 1 yorum

Yazarın yazıları

Ölmüş Bir Dosta Açık Mektup…

Çünkü hiç hazır olmadığım bir yaza girmek üzereyim ve çünkü geçen kışın soğuklarında, şimdi senin rüzgârlı bir tepesinde uyuduğun bu kentteki son sevdiklerim, beni, sevdiğim için öldürdüler!

Sevginin Ardından

Denizi üç günde geçen serçenin
Bir seher vaktinde soluk soluğa
Tünediği dalda şenlik gibisin

Babam bahçıvandı. Şimdi bir bahçe.

Üzüldüğüm tek bir şey var. Biraz daha yaşamak is­terdim, şu çocuğun beni hatırlaması için, başka bir şey istemiyorum. Şu çocuğun beni hatırlaması için

Evini Kaybetmişlere

Bazen kendi evini terk etmesi gerekir insanın. Tası tarağı toplayıp ardına son bir defa bile bakmadan çekip gitmek. Çünkü ağır geldiğini hissedersin bazı evlere, insanların sana “gitse de kurtulsak” gözüyle baktığını. Bunu fark ettiğin ama kendine yediremediğin o ilk anlarda etrafta tutunacak bir göz ve bir söz arasınız çaresizce. Fakat herkes yüzünü, sözünü başka yöne …

Devamını oku

Ayrıldığımızda İkimiz

Eğer bir gün, uzun yıllardan sonra
Karşılaşırsak ikimiz yine
Nasıl bakabilirim, nasıl sana?
Sessizce ve gözyaşları içinde

Kimse

Taşı söze çevirmeye çalıştım ve katı
şöhretini hayatın birkaç sözle hafifletmeye:
—N’olur bana taş atma, öyle ağır ki
benim taşıdıklarım, atamam bile sana!

Paris, Teksas ((1984) İki insanın birbirlerine karışacak derecede yakınlaşması ve geri dönüşü olmayacak derecede uzaklaşmasının hikayesi

Wim Wenders filmde bu cesaretsiz iki karakteri unutulmaz bir yüzleşmeye sürükler ve filmin her dakikasında karakterlerin iç mücadelesine tanıklık ederiz. Wenders’ın basit bir anlatıcıdan çok daha fazlasını amaçladığı aşikardır. Amacı, imkânsız görünen bir uzlaşı ve yabancılaşıp yas sürecine dönüşmüş bir ilişkiyi yepyeni bir düzlemde ele almak ve sözlü ikrarların da yardımıyla geçmişi kapatmaktır.

Duyulan Gülümseyişi Yaprakların

Ama o bakış, o uzun uzun bakış
Bakmadığın yere, geri geldi;
Ve biz durmuş konuşuyoruz
Hiç konuşulmamış olanı.
Bu bir son mu yoksa bir başlangıç mı?

Fernando Pessoa

Dervişin Teselli Koleksiyonu 2 Klasik Metinlerle İyileşme

İnsanların hiç olmadığı kadar sıkıntılı bir yaşam sürdüğü bir dünyada yaşıyoruz. Dünyanın her yerinde daha çok ümitsizlik, daha çok bunalım, daha çok depresyon var. İnsanlar kederlerini, acılarını neyle dindirecekler? Alkol, uyuşturucu veya zararlı bağımlılıklar acıları bastırmakta yoğun olarak kullanılıyor. İnsanların ruh dünyaları açısından zararsız bir ağrı kesiciye ihtiyaç duydukları muhakkak. Bugün ister edebi alanda, ister sanatın diğer dallarında olsun insanın kalbindeki ağır yükleri hafifletecek eserlere ihtiyaç var. İnsana ümit vermeye, onu ayakta tutmaya çalışan eserler üretmek zorundayız. İnsanın en azından kitap okumakla dindirilebileceği kederleri de vardır ve bunlar bence pek çoktur.

Mecit Ömür Öztürk ile Teselli Üzerine Röportajlar

Manevi iyileşme konusunda sosyal medyanın kitap okumanın yerini dolduramadığını da gördük. Tasavvuf sahasında iyi bir kitap, etkili bir video izlemekten daha iyi bir terapidir. Ama manevi meseleleri kavramış ve özümsemiş bir insanla yan yana gelmek, göz göze olmak, onunla kısa da olsa birlikte vakit geçirmek, kitaplardan daha etkilidir. Tasavvuf neticede bir okuma etkinliği değil, bir hâl elde etme meselesidir. Hâlin aktarımı da sohbetle olmuştur. İnsanoğlunun şimdilerde en büyük yarası az kitap okuması değil, doğru ve hayırlı insanlarla yan yana gelemediği bir dönemden geçiyor olmasıdır.