Tag: Yücel Kayıran

kullarını tanıdım…senden bahsederken, sanki senin sahibinmiş gibi konuşanlarıve onların çıkarlarına göre karar veren bir varlıkmışsın gibi senve onların adamıymışsın gibi tavır takınanları

kurumuş ot olmak istedim
içi yok kurumuş otun
hafızadan yükü yok
yürümesi gereken bir sokak
evi yok sonunda dönmesi gereken
ne var ise o var ondan ibaret kendi varlığında
fakat kurumus ot biliyor tekerrürdeki sonsuzluğunubenim tekrar edecek baharım yok

Yücel Kayıran
Efsus’a Yolculuk

Efsus’a Yolculuk

kardeşler arasında başlıyordu yarış dünyada
kardeşlik birbirine yapışık doğmak gibi bir şeydi
yan yana duran etlerin birbirine kaynaması
kaynama etin içindeki can denilen ruhtan
ayrılmakla başlıyordu yarış dünyada
parça parça koparmakla birbirimize yapışık yerlerimizi
teste tabi tutuyorduk böyle böyle kendimizi

Dünya Selameti

daima yıkım getirir çekememezlik..
başkalarının yeteneği veya güzelliği
karşısında mevkii ya da zenginlik de
dahildir buna uyanır yüreğin derinliklerinde
kıskançlığa götürecek bir kürek

Efsus’a Yolculuk

gece suyunu sever burada ekili arazibiraz ileride elma ağaçları, vişne ve armutceviz ağaçları da vardır arazinin gerisinde,biraz uzakta, doruğa doğrusöğüt ağaçları da olmalı,neredeyse yola paralel akan bir dereböyle ezbere bilirim buralarıgeride kalanı hatırladığım gibinasıl da ferahtım eskiden aksi istikamette giderkendoluluk henüz bende tamama varmamış ikenbelirsizdi dünya, belirsizdi beni içine alacak olanbeni beklemiyordu aslında dünya bir …

Devamını oku

Efsus’a Yolculuk

annem de bilmezdi Latin alfabesini“okuma yazması yok!” kabul edilirdi bu nedenleama eski yazıyı babasından öğrenmişher sene hatim indirdi üç ayları boyuncaseher vakti, annemin sesiyle uyandım her sene üç ayları boyuncaannemin Kur’an okurken, Kur’an’ı okuyuş tarzındaki hüzünlü sesiyle..hüzün, ihtiyatlı olmak demekti, mutluluğun baştan çıkarıcılığınahüzün, utanmak demekti benzimizdeki güzellikten, özellikle gençlik yaşındahüzün kendimize karşı tetikte olmak demektiiçimizdeydi …

Devamını oku

Güneş Yanığı

yüzümdeki leke arzu güneşinden hatıra sesimdeki girdap içimden sökülen kökdalauzun geceler bazen böyle gövdeme vura vura içerden uyandırıyorum ya kendimi Necati! rüyada bana görünenler olmasa beni uykuya götürenler olmasa tekrar nasıl dönerim ben kendime Necati!suçluluk izin vermiyor özgürlük duygusuna günışığına çıkınca kamaşıyor göz bakarken güneşin utkusunaakın var akın, içimden akın beni güneşe götürüp yakın güneşe …

Devamını oku

Rüzgâr

Çözülüyor ruhundaki sıva, dökülüyor duvarderin bir oyuk açılıyor içindeki mağaradayıkılıyor kalbini koruyan oda, oradaki vaha dönüşüyor güven duygusunu yitirmiş bir çocukluğadoğru başlayan bir yolculuğa sürüklüyor senizalimlerin ruhundan esen bu nemli rüzgarizin vermiyor uzaklaşmana içindeki vahadanfarksız bir varoluş başlıyor bu sokakta hangi kulağa seslensen kapıları mühürlü mahzenhangi yüze baksan perdeleri çekili pencerehangi ele dokunsan panikle tutuşan …

Devamını oku

Veda

Yetmiyor artık kimyasal büyü içimdeki buzulayapışıp kalmış ruhumu yeniden uçurmayasokaklara çıkınca kalbimin titreyişinebir kılıf gibi geçirdiğim yüzümün cesaretine aldanmıyor artık ilkel ruhlar yabani rüzgarbırakmıyor peşimi hangi sokağa çıksamkırılıyor yüzümdeki buzlu camkurtaramıyorum kendimi içimdeki oyuktan düşerken bulaşıyor dudağıma, ürküyorumcisimleşememiş her ben bir muammaşarkısız ruh annesiz kalmış çocukdayanamıyor artık aklımın varlığına çarpınca dağılıyor bütün duygularçocukluğun yurtsuz rüyalarınadokununca, …

Devamını oku

EYVAY!

Sonra dünyaya döndüm; kredi kartlarıma, zaman aşımı faizine, icra memurunun insafına kalmış itibarıma, elektrik faturası kuyruğuna, dünyada ödenmesi gereken borçlarıma, döndüm, muhâneti muhannet edinmiş dostlarıma, kalpleri mühürlenmişlere Sonra dünyaya döndüm; hatırlamadan olma gözyaşına, geceden başka çağ yok, biliyorum, yerinden çıkan tekrar dönemez yerine, bulamamışın yazgısıdır keder, böyle çizilirmiş kavis insanın yüzüne, döndüm, ah! iddiasını yitirmişin …

Devamını oku

hu diyecektim, huduy ve eksilt sesimi,fü demişimmeğer kar yağıyormuşbilmediğim bir biçimde yetersizdim, titredim hephapsederken içimde belireni belirdiği yerdekabarmış sular, ırmak ne kadar derinve kibirbilmediğim bir biçimdegeçmek istemiştim sadece kendimi hatırı yoktu bende akşamındüşerken yerçekimini yitiren karanfilkendi içinde yankılanır gaybolanın sesiinmezmiş çarşı esnafının kalbinementeşeler çok sıkı, akıl neden dudaktaserinlik bulamıyor ten çok mu dokunaklı konuşuyorum Billoysa …

Devamını oku