Kategori: Türk Şiiri

Var

Şu senin bulutsu sesin var yaUçtan uca tersyüz ediyor geceyi Yataklar var konuşmak içinÖpüşmek için telefon kulübeleri Güneşler var, yıldızlar, samanyolları,Karpuzlar gümbür gümbür kapılarda. Tanrılar sofrası amma karanlıkYiyemem tek lokma yiyemem orda. Şu senin tutkulu sesin var ya:Ortak güzellik artı yara izi. Tutar ellerinden kaldırırsınAdı kötüye çıkmış tüm sözcükleri. Yeni törenler gerek bizeYeni törenler -kimi …

Devamını oku

Çağrılmayan Yakup

Kurbağalara bakmaktan geliyorum, dedi YakupBunu kendine üç kere söylediOnlar ki kalabalıktılar, kurbağalarO kadar çoktular ki, doğrusu ben şaşırdımBen, yani Yakup, her türlü çağrılmanın olağan şekliDaha hiç çağrılmadımBiri olsun “Yakup!” diye seslenmedi hiçYakup!Diye seslenmedi ki, dönüp arkama bakayımVe içimden durgun ve çürük bir suyu düşüreyimCeplerimdeki eskimiş kağıt parçalarını atayımSonra bir güzel yıkanayım da.Ben size demedim mi. …

Devamını oku

Cihânı hiçe satmakdur adı aşk

Cihânı hiçe satmakdur adı aşkDöküp varlığı gitmekdür adı aşk Elinde sükkeri ayruğa sunupAğuyı kendü yutmakdur adı aşk Bela yağmur gibi gökden yağarsaBaşını ana dutmakdur adı aşk Bu âlem sanki oddan bir denizdürAna kendüyi atmakdur adı aşk Var Eşrefoğlı Rûmî bil hakîkatVücudı fâni itmekdür adı aşk Eşrefoğlu Rumi

Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi

Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibiOlmaya devlet cihânda bir nefes sıhhat gibi Saltanat didükleri ancak cihân gavgasıdurOlmaya baht ü saâdet dünyada vahdet gibi Ko bu ıyş u işreti çünkim fenâdur âkibetYâr-i bâki ister isen olmaya tâat gibi Olsa kumlar sayısınca ömrüne hadd ü adetGelmeye bu şîşe-i çarh içre bir sâat gibi Ger huzur …

Devamını oku

Çişenti

Yağmur ne çiseliyor, etme eyleme, tepemizde tipi tentesiYoksa sulusepken miydi, buz tuttu ortalık ve işte haphaziran-Cana yetti miydi kuşlar şakırcasına her şeyi kırar insan-Çer-çöpte bir yaz sesi var, bibakıma kış-kıyamet seslenişleriİkindiydi diyelim, hiç işitilmedik ezanlarıyla bir yatsıAh bundandı can masallar, kırpıldı o güzellemelerBir ot dikesi geliyor kişinin, gül sulama yasaklarına inatBir dikeni yolası geliyor, belki …

Devamını oku

Sofra Adabı

Keşkek şu kazanda kaynar, benim bildiğim;Şu güveçte helmelenir fasulye.Kuzu şu kadar ateşte çevrilir;Tuzlama şu tabağa konur ille..Yumurta şu sahana kırılır.Çorba mı? Çorba şu kaşıkla içilir tabii,Hoşaf bu kaşıkla.İster uskumru olsun, ister kolyoz,İster orkinoz, ister hanos;Balık şu bıçakla kesilir.Şarap siyahsa şu kadehe konur elbet,Beyazsa bu kadehe. Yavan ekmeği nasıl yersen ye… Metin Eloğlu

Doğunun Geçitleri

çok uzun anlatmak gerektive biz, sadece ima ile geçtik ‘yol verin sevdaya’gördük ve yol verdikacıdan kalkıp acıyavaran bir yol gibikendini göstere gösterebir cihannuma ile geçtik ve kalbimiz bize sahip çıkmadıdağdır, kızılca kopupve döne döne düştüdöner dağdan sonbaharhüzne geçit yok, ziganalarve kop’tan bu dönüşleribir sema ile geçtik ateştir eski geceler‘tut ve yan, tut ve yankül ol, …

Devamını oku

kurtalan treni’ne gazel

kurtalan treni’nde unutulan bir kız çocuğuyıllardan kimbilir dokuz yüz kırk üç müdürsürdürür ömrü boyunca başladığı yolculuğu kurtalan treni’ni sanki rüyasında görmüştürkederli bir yağmur içinde bütün camları buğuluyolcuları bakışarak bir vehameti bölüşür gece rampalarında yalnız bir devin soluğuuyku bastırmıştır cıgaralar söndürülmüştürsessiz bir öfkeyle büyür dışarda simsiyah doğu içkiye dalmış bir subay yok bir kadınla öpüşürkarısı süheylâ …

Devamını oku

Gençölmek

Ay mıdır kar mıdır penceredeBoğulmuş çocukları martılara taşıyanKara köpek karşı kıyıda uluyorBence o çocuk öyle gülmemeli Atları çayıra saldım diş kamaştıran erik ağaçları altınaNisan toprağı kalbimde ağarıyorBence o çocuk öyle gülmemeliŞimdi bir kadın çay demlese Bahçemdeki korkuluk nar ağacıdırErken ölmüş, iyi giydirilmişSular soğuyor ovada duran ince gölgesindeBüyük ateşler, kuytu köyler gibi Alınlarına vişne çiçekleri yağanO …

Devamını oku

Yokuş Kasaba

Ben burda onu aradım kimdi nerde tanışmıştıkHerşeyi gömdüğümüz o ılık güneşİlkin mintanımı yırttım bir çalılıktaSonra dalgın kalabalıkta dolaştım Orda silah atılır tutulan ayaÇingeneler geçer, dağ köyleriÇökelek indirir, yapağı kavurmaVe dişli kar, o uzun ova yazlarına Şimdi vapurdan insem kimse tanımazYollar daralmış okul da küçülmüştürYoktur bizim eşek otlakta, arkama dönsem Biber dizmişler mi tarhana sermiş kimler …

Devamını oku