sesinin kınında bekleyen akşam gözlerindeki nazara kurşun döktüğüm kelimeler kuraklığın derinliğinde hileli beyazlık rüyaların asılsız eteklerinde kamaşan su seni bana kavuşturan aşk mürekkebi kör eder kelimelerin gözlerini kalbim beyanımdır gitmeye duran kanda kurutulan veda sözleri nice söylense hiç söylenemeyen kısa süren aşkın uzun vedası sönmemişken gözlerimizde ilk günkü gibi tutuşan fer yolunu bekletir bitmemiş ferman …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Dostlar
Fethi Naci’ye Geldin mi, iyi Yollarından yürüyüşler sızdıran sonbahar Bir tenhalığı eskisinden çok sezmeyi Bakımsız bahçeler mi olur, büyük ahşap boş odaları mı olur Ne olur Ey bana sevmeme gücü veren güzellik Eski bir kadını eski bir park kanepesinde bırakan sonbahar Aldatılmış bir yüzü yağmur oluklarında O yüz ki bir denizin tekrar tekrar bittiği Gece …
Şub 23
Dün Dağlarda Dolaştım Evde Yoktum
OKTAY RİFAT Bir “Misafir olmayan deniz”li. * Herkes gibi bir çocuk. Çöl manzaralarını, balıkları (balıkların gözlerini kırpmadan uyuduklarını daha o zamandan biliyordur), otları, dağ keçilerini, bisikletli kızları sevdi. Koca yazlarda evlerinin önünde oynadı. Kelebekler, midyeler, bilyalar topladı . Sakallı bir çocukken çığrından çıkmış ne kadar kuş varsa bir solukta hepsine öykünürdü. Bir Simyacı. Eli bir …
Şub 23
Kırlarda çiçekler bensiz açacak
Erdem Bayazıt: -Onu (Cahit Zarifoğlu) kaybetmeden birkaç gün önce, hastaneden çıkarken bana asla unutamayacağım bir şey söylemişti. O da şuydu: ”Kırlarda çiçekler bensiz açacak.”
Şub 23
Bitmemiş Şiirler VIII
Vapur gürültüsüz ayrılır limandanCümle hatıralar beraberimdedir.Feriköy’de bir tramvay durağı,Bir kış günü pastacıda, unutulmazBir sandal gezintisi ki; Sarıyer’deFotoğrafları hala iç cebimdedir… Ömrümüz böyle olmamalıydı, ElagözlümBir vakitsiz meyve dilemeliydik Tanrı’danUzun hasretlerin arifesindeEllerim böğrümde kalmamalıydı. Şimdi akşam olur, sular buruşurBir yastığa baş koyarım güvertede.Hnagi dilden olursa, bir şarkı isterimİçimde kırık dökük besteler dolaşır.Kalbim avucumdadır artık,Bir sahilden sesler gelir, …
Şub 23
Bitmemiş Şiirler VII
Kapalıçarşıda, bir kuyumcu dükkânındaSol eline bir yüzük takmıştım.Senin entarin basmaydı.Benim elbisem pamukluYüzüklerimiz sekiz ayardı… Çocuklar gibi gülmüştük, hatırlarsınKapalıçarşı, Mahmutpaşa, satıcılarBir hafiflik içinde elele, yaya.Bir sabah vaktiydi, güzel ve tazeMevsim bahardı… Sonra saçların, omuzların Elâgözlüm– Sana Elâgözlüm diyeceğim ömrümceKoyu da olsa rengi gözlerinin.Bir kırmızı kordelâ, bir bulut, bir gülSen gittin hatıralar perişan etti beni,Gel, eski günlerin …
Şub 23
Bitmemiş Şiirler VI
insan bir kere sever severse,ister yedisinde, ister yetmişinde olsun…. . . . . . .benim ömrüm hep dumanlar içinde geçtibir rüzgâr bulup da serinliyemedim,oh diyemedim.. o küçük meyhanede sabah, akşam—manastır meyhanesi’nde, bir şehirdeüç masa, bir radyo, bir de benmeyhaneci tabak silerdi, köfte yapardıkırmızı turplar eski günlere karışır,içer içer ağlardım… küçük gözleri ile bir kız bakardı …
Şub 23
Hele Bir Başlasın
Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Hele bir kanatlansın ufuklar,Hele bir içini çeksin orman,Hele bir kere güneşler yansın,Kertenkeleler üşümesin,Hele bir kere toprak kansın,Mevsim demlensin,Hele bir ballansın böğürtlen dikenleri!Gelincikler bedava,Gökler sahipsizBahçeler zilzurna..Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Dudaklarında kalın kabuklu bir portakal kokusu,Tabanlarında, kınalı keklikleri bol dağların rüzgarı karıncalansın..Hele bir kere dallarda sallansınİri kalçaları …
Şub 23
Gözlüklü Hamdi’nin Notları
1. zehirli karanfiller büyüttümdargınlığımın saksılarındabiberli kokuları vardıyazın bir akşam hazırlığına benzerkayalık bir deniz kenarında kanlı bir karanlıktı gördüğümben mi çok geniştim dünya mı çok dardınasıl yaprak yaprak açılıyorduvahşi bir bitki gibi içimde kederağaçlar sonbahara azalıyorlardı. 2. dağlar hayvan uykularında uzaktanrüzgâr seviyor ağaçlarıhangi tutkudur bu döner pervanelerleağır mumların derviş aydınlığındagözlerinde yıldız bulmacalarıbir sap yasemin ağzındane düşünmektesintesbihinden …
Şub 23
bir kadın
bir sisin ardına sığınmış aşk : ürkek yorgun köz yüreğini sırlamış bir kadın bir ömür gözlerinde en eski haritası acının alnındaki çizgiler dünya savaşlardan çıkmış bir yaralı can açlık görmüş yokluk ve ölüm kucağında sallamış zaman denen çocuğu emzirmiş göğüsleriyle ruhunu her mevsim hüznü sırtına çivilenmiş kambur derdi anlam dilleri lâl mezar taşlarında bırakmış son …