Tûtî-i mu’cize-gûyem ne desem lâf değilÇerh ile söyleşemem âyînesi sâf değil Ehl-i dildir diyemem sînesi sâf olmayanaEhl-i dil birbirini bilmemek insâf değil Yine endîşe bilir kadr-i dürr-i güftârımRûzigâr ise denî dehr ise sarrâf değil Girdi miftâh-ı der-i günc-i ma’ânî elimeÂleme bezz-i gevher eylesem itlâf değil Levh-i mahfûz-ı suhandir dil-i pâk-i Nef’îTab’-ı yârân gibi dükkânçe-i sahhâf …
Kategori: Şiir
Şub 23
Yağmurdan Fazlası
Yağmurdan fazlasıdır bu gece kutlamalarımızın üzerine yağanŞimşekten fazlasıdırBu saçma sapan kart oyunundaki kandırmacadan fazlasıdırHüzünlü zamanlardan fazlasıdırCceplerimizin hiç biri altınla dolu değilKimse gelin çiçeğini yakalayamamışÜstüne yığılacağımız ölü bir başkan yokHiçbir şey yolunda gitmiyor…Kuru bir elvedadan fazlası var sana söylemek istediğimKırık kalbine sıkıştırılmış sıkıntıdan fazlası Tom WaitsÇeviren: Elvan Okaygün
Şub 23
Ağrıyınca Kar Yağıyor
Ağrıyınca kar yağıyor bu seziş saatindeparmaklıklar sessiz ve ıslakken tüm solgunluklaruzaktı oyunların sonuna zamanyaratılmışı kullanan saklı gözlerinden biriyleyol aralarına gizlenmişi düşürüyor yavaştan. Bu nehir sürükleyişiyleve o ince ıslaklıkla yaşamarengarenk karartılardanve bir sonbahar ölüsünden tırmana tırmanayüzleri yüzlere gizleyip bir bakıvermekti uzaktansoluk soluğa kapanan gölgelerinaralanmadan yığılan yankısında içten içe –bir denizse kırılıverdi gözlerimde. Geldiğim yer yürürdüve artık …
Şub 23
Kesmedim ümmîd vaslından, kesildi her emel / Havf-ı firkatte kalıp nâdâna minnet etmedim
Nâre yanıp aşk-ı pâkinden ferâgat etmedimMahvolup cânân yolunda cânâ rağbet etmedim Kesmedim ümmîd vaslından, kesildi her emelHavf-ı firkatte kalıp nâdâna minnet etmedim Çektim el benden, bana benlik veren bildimki Sen,Benliğimde kaldığımca zerre rahat etmedim Bir zaman sen, ben, gönül, sevdâ, elem, derd var idiHiçbirinden bir zaman kalben şikâyet etmedim Zu’m-i zâhiddir mükâfat ü mücâzat-i ibâdBilmedim …
Şub 23
Aşkın kime yâr olur dâim işi zâr olur
Aşkın kime yâr olur dâim işi zâr olur,Dinmez gözünün yaşı yanar içi nâr olur. Sevdâ‐yı zülfün kimin takılsa gerdanına,Mansûr gibi âkibet yolunda ber‐dâr olur. Leylâ‐yı aşkın senin her kimi mecnun eder,Firkât oduna yanup her gice bîmâr olur. Varlık cibâlin kesüp dost iline yol eder,Ferhatleyin gözünün yaşları pınâr olur. Şol İbrahim Edhem’i derviş eden aşkındır,Derdine düşen …
Şub 23
Yeter çalındın ey hâce fenâ mülkün metâına,
Nazar kıldıkça insâna gönül hayrâna dolanur,Acebdir kimi Hakk ister, kimi butlana dolanur. Gel ey dertsiz kişi dervişliğe duruş sâ’y eyle gel bundaBu hâl ile olursan bil işin hüsrâna dolanur. Nedendir kani olmuşsan murad‐ı nefse dalmışsın,İçine hırsı almışsan işin şeytâna dolanur. Yeter çalındın ey hâce fenâ mülkün metâına,Çok uzatma ki Azrâil gelür bu cânâ dolanur. Gönül …
Şub 23
Şöhretim isyan benim sen afv ile meşhûrsun
Sâyesi düşmez yere bir böyle nahl-i Tûr’sunMihr-i âlem-gîrsin başdan ayağa nûrsun Târik-i gülzâr-ı âlem mâlik-i mülk-i ademMünkirîne mahz-ı mâtem mü’minîne sûrsun Sensin ol şâh kim Süleymanlar kapında mûrdurOn sekiz bin âleme hükmetmeğe me’mûrsun El benim dâmen senin ey rahmeten li’l-âleminŞöhretim isyan benim sen afv ile meşhûrsun Padişah-ı evvelîn ü kıblegâh-ı âhirînEvvel ü âhir imâmu’l-enbiya mezkursun …
Şub 23
Bir hasîrüm yoğ iken külbe-i ahzânumda
Bir hasîrüm yoğ iken külbe-i ahzânumdaBûriyâ nakşı görinür ten-i üryânumda Sâyemi ben başuma ben gün doğacağın bilürinBaşa ol gün mi doğar sâye görem yanumda Merdüm-i dîde ciger gûşelerini néce birGötürem kendü yetîmüm gibi dâmânumda Yédügüm ayru géderken seg-i kûyuñla benümGörmedüm nân u nemek hakkını yârânumda Baña ol nâme-i amâl yeter ÂHÎ kimYâr hattıyla ğazeller ola …
Şub 23
Görünürde kusuru olmayanlardan korkun
Görünürde kusuru olmayanlardan korkunHele hele erdemli görünenlerdenCigara içmeyenlerden çekininAğzına şarap komayanlardan sakının asılEt yemezlere karşı uyanık olunHani hiç para kazanmak istemiyormuş gibiGörünmek isteyenler yok muAman dikkatli olun, aman dikkatli olunEn zararsız biçimleri bunlar iktidarın Wystan Hugh AudenÇeviren: Hilmi Yavuz
Şub 23
Söylersin onu şimdi yeni ve anlamlı bularak
Olur ilkyazdan önce böyle günler bilirsinÇayırlar örtülmüştür kalın bir yığın karlaRüzgârlar ılık eser yumuşacık ve hafifGeldiğini duyarsın diri kuru dallarla Tenin kamaşır birden, öyle aydınlanır daYabancı gelir artık oturduğun ev bir bak!Bir şarkı vardı eski ve cansıkıcı bulurdunSöylersin onu şimdi yeni ve anlamlı bularak Anna AhmatovaTürkçesi: Hilmi Yavuz