Harun Omar and Master Hafizkeep your dead beautiful ladies.Mine is a little lovelierthan any of your ladies were. In her perfectest arraymy lady, moving in the day,is a little stranger thingthan crisp Sheba with her kingin the morning wandering. Through the young and awkward hoursmy lady perfectly moving,through the new world scarce astirmy fragile …
Kategori: Şiir
Şub 23
Düş
Sabahtı, günün ilk ışıkları süzülüyordupenceremin kapalı kepenkleri arasındankaranlık odama; uykumungözbebeklerimi kapadığı en tatlı, en hafif andabelirdi başucumda gölgesi o kadının;baktı uzun uzun yüzüme; bana önceleriaşkı öğretmişti; ne ki, sonraları bıraktıbeni gözyaşlarımla. Sanki ölmemişti;ama hüzünlüydü, tıpkı mutsuz insanlarınifadesi vardı yüzünde; koydu sağ elinibaşımın üstüne; “Yaşıyorsun sen,” dedi içiniçekerek; “kaldı mı bizden birkaç anı aklında?”“Nereden geliyorsun?” -dedim-“Ey …
Şub 23
Yahya Kemal İçin Rübai
Sen gittin gideli kuşlar anlamaz görünürHer acılan gülde yepyeni bir Sırâz görünürBakışlar dağılırken denizin belleğindeSenin her sihrinde geçmiş bir yaz görünür Hilmi Yavuz
Şub 23
Sadece Ses Kalıcıdır
Ne için durmalıyım? Ne için?Kuşlar çoğul maviliği aramaya gitmişlerUfuk dikeydir,Ufuk dikeydir ve hareket fıskiye gibiGörünümde ışıklı yıldızlar oynuyoryeryüzü, yükseklikte kendini tekrarlıyorVe gökyüzü kuyuları ilişki bağlantılarına dönüşüyorVe gündüz öyle geniştir kigazetenin küçük beynine sığmıyor. Ne için durmalıyım?Yol hayatin kılcal damarları arasından geçiyor.Çevrenin niteliği tüm kokuşmuş hücreleri öldürecekVe şafağın kimyasal atmosferindeSadece ses kalacak,Zaman zerreciklerine bağlanan ses. Ne …
Şub 23
Örtü
Senin alnın sıcak bir öpücükten çokserin bir secdeye susuz.Çünkü biliyorsunİstanbul’dan senin üstüne yıkılantırnakları bazı uzun kadınlar oldu.Eşarplarında tanımadığın renkler olan kadınlar oldu.yemeksepeti.com, fiyonk makarna ve peynirli yumurtahalılardan alnına yapışan tozlar, sağlıksız mutfaklarama en çok da alnına yapışan tozlar, seccadesiz secdelerkapıcı aidatı ve adsl’deki bağlantı sorunları.Bir yaprağın çiçeğinden koparılmamış halini düşlemekti senin içinbir secdeyi yaratma anı.İstanbul’dan …
Şub 23
Mecnun İle Leyla
Bir gün Mecnun sevinç içindeOturmuştu bir binanın dibinde Bir duvar vardı; yapılmış alçıylaLeyla ile Mecnun oturmuştu orada Zarif biri diyordu: Bir ömür koştumSonunda ikisini bir arada gördüm Yoksa şimdi ben düş mü görüyorum?,Baş başa oturmuş Leyla ile Mecnun İkisini böyle yan yana kim görmüş?Allah’ım; dünyada bu yüceliği kim görmüş? İlâhînâme / Ferîdüddîn AttârAyrıntı YayınlarıÇeviri: Mehmet …
Şub 23
Geriye ne kalacak bu yaşamdan
Bazen düşünüp duruyorumNiye dağlarda değilimSırt üstü uzandığımda bir taşa kayayaCiğerime dolan çiçek kokularıBir kelebeğin neşeli uçuşuKarıncaların ayak sesleri birazdanKınalının ötüşü uzaktanToprağın ağacın rüzgarın kokusuBerrak bir pınarın avucumdaki hissiİstediğini yapabilmek hür olmakAkılda kalan kokular sesler Geriye ne kalacak bu yaşamdanBir kaç resim biraz nefesBelki de,,İki söz, bir kaç cümle Kaan Otçu / Bir odadan…14 temmuz 2015
Şub 23
Sığda
Sokağı beğendim mi bir bakıp penceredenÇıkıp gitmek olmalı özelliğim bu benimSenin durman, küçük sevinçleri yaşadığımızınEy yağmur, ey sevdiğim Durgunsa kahvelerin masalarında havaKuşsuz kalmışsa ağzım gözlerim gülmemektenDostumdan, gökyüzüne sürmeye kuş isterim Uzaktan en uygun ballı yemişleriyleTutup ötmeye ceylan, barınmaya kulübeKüçük şeyler ormanına bir güven bir güvenBöyle yanılma hiç görmedim. Ürküt kara martılarını kıyımızınYankılan, mutlu kayığımı sığdan …
Şub 23
Alaşım
BaksanBen geldim sankiYaz ustalarına kış resmi. DuysanBilmediğin bir sevgiyle mi seveceklerdi seniSenTaşlıklarda sızlanan yaşlıkSonbaharla kapanan kapılardaUnutulmuş ürpertiler gibisinToplarsın dalıp dalıp gitmelerini bir dahaSoğuk kış filelerinden ılık kış gazozlarınaSu geçirmez gölgeleri tepelerin. Ben uzakları iyi bilen bir adamın yakın elleriyimÇürük bir elmanın pembemsi gerinişindeHiçbir göğün gelip gelip götüremediğiÇünkü her şey beyaz bir örtüde görünürdeBembeyaz bir örtüde …
Şub 23
Bir Adın Yolculuktu
1 Kavaklık neresiydi, İthaka neresiBelki Kırkayak bahçesinden başlamıştı yolculuğun seninBelki Nurgana’danBaşpınar’da konaklar mıydı OdysseusPenelope kurar mıydı tezgâhını Kayacık’taTroya neresiydiAgamemnonBir dağ-yüreğinin sesiydi Meyan şerbetçileri dolduruyor sokaklarıSebil sarıp sarmalıyor ikindiyiAlçalan güneşin altında KyklopsBirecik yolunu gösteriyor tek gözüyleDağ yeli, dağın yüreği, söyleKimdi OdysseusAntep’e gelenlerin delisi miydi 2 Berberlerin artık yorulma saatindeDüşlerin bitip bitip başladığı bu saatteEşekleriyle yola koyuluyor …