Kategori: Şiir

Bir İntihar Akşamı

Kısacık serin bir akşamKelebeklerin atlarla yarıştığı Yoğun bir akşam Bazı mektuplar damgalandı postanelerde Oturuldu bir takım şarkılar söylendi Bir adam bir kadının kapısını vurdu Kısacık bir akşam Neyi söylesem bir kahramanlıktı İçinde azıcık buluştuğumuz Bir bulutla bir kağıt peçete arasında Kısacık yoğun bir akşam Şaşırdım hüznümü nerelere bıraksam Bir yanda kasıklarımın sarsılmaz gücü veKısacık yoğun …

Devamını oku

ramazan bizi camiye götür!

yarabbi bir sürü günah, bir sürü halt yedik affolayarabbi bütün yıl karıları kestik, öldürmedik amayarabbi sen gafursun, sen rahimsin affolayarabbi senin dostların bizim de dostumuzduro has bahçeye çirkin kokularla girmeyelim ey alemlerin efendisiağzımızı çalkalayarak yüz seksene taktık geliyoruz yarabbihamdu senalar sana selamlar habibine olsunleybeyk leybeyk lebbeyk ya rab ellerimizi açtık,transparan yerlerimizi kapattık, meyhaneleri de kapatacaz …

Devamını oku

Adımı Unuttum

adımı unuttum adı olmayan yerlerde ne in ne cin ne benî âdem zamanlar içinde kuşlar uçuyor kervanlar geçiyor bir iğne deliğinden çarşılar kuruluyor sarayları oyuncak insanları karınca şehirler zamanları gördün mü bir iğne deliğinden? adımı unuttum adı olmayan yerlerde geçip gidenlere bakarak Asaf Hâlet Çelebi

Aptal Bir Kadının Mektubu

sevgili beyim !bu aptal bir kadının seslenişidirdaha önce hiç aptal bir kadın yazdı mı sana?benim adım mı?adları bırakalım bir tarafaraniye, zeynep, hind ya da hayfataşıdığımız en büyük saçmalık adlardır. beyim!korkuyorum içimdekileri söylemeyesöylersem göğün yanmasından korkuyorumsizin doğu’nuz sevgili beyimmavi mektuplara el koyarel koyar kadınların hazinelerindeki düşlerekadınların duygularına haciz koymaya davranırkadınlarla konuşmak içinbıçak ve satır kullanırve boğazlar …

Devamını oku

On Derste Birisi Ölünce Ne Yapmak Gerekir

1: ve içerki odaya koşyatağın üstünde zıplamaya başlabağır ki o yok artıkdünyadaki bütün gözyaşlarıyla beraber gitti 2: ölüm benim neyimdiradamın biri olaraken sevdiğim ön koltuk minübüs yolcusu“bir edirnekapı uzatır mısınız”matematik bilen birio yüzden mi hep üşürdü elleri 3: dünyaya yenilmenin de vahşi bir tadı varuygun adam olmanın ve bir gece ayakta ölmenin 4: oğluyla vedalaştırılmamış …

Devamını oku

Sahne

Sahne bir ölüm tasarısıdırZille açılır perdeSilahımızı çektiğimiz yerdeÖlürüz Şehir kutsanmamış bir taş bebektirYalancı umutlar sunar bizeSahte hayatlar ısmarlarızTozlu antikacılardanBen raflardan siyahı seçerim üzerimeSen beyaz giyersinBu kent beni kurban eder Umursamaz bir delinin ölümünüNe boğazda balık tutan adamNe pembe hayaller kuran kadın Hepimizin içinden bir İstanbul geçerİçimizden bir şiir geçerOkumak isteriz deUtanırızOkuyamayızOkutmazlarAnlamazlar Sahne bir sendromun tasarısıdırÜzerinde …

Devamını oku

Dün Gece

Dün gece senin kayıp hatıran kalbime uğradı Hani bahar usulca beyabanı* ziyaret eder yaHani frişka** çölde ayak seslerinin sessizliğini aksisedalar,Hani huzur birilerinin hastalığı üzerine yavaşça, yumuşakça çöker ya. *Çöl, sahra**Meltem, hafif ve tatlı rüzgâr Faiz Ahmed Faiz Çeviri: Mustafa Burak Sezer Rubai Senin yitik anılarındı önceki gece yüreğimi ürperten İlkbaharın çorak bahçelere gizlice girmesi gibi  …

Devamını oku

Bugün Biraz Kustu Gök Beni

Bugün hiçbir söylediğimin anlaşılmadığı gündür:Yağmurlar yine güzel, ellerin de Sanki borsaları su basmış, hızla tahvillerini kaçırmak isteyen ağalar,Çamura paçalarına kadar batmış koşturuyorlar.Namaz beş vakittir, çünkü insan ahmaktır,Pavlov’un köpeği gibi ezberletmek gerekir,Kendiliğinden dönene ya pervane ya Mevlâna denirBenim sessizliğimin de bir anlamı yokÇünkü çok çığlık biriktirdim, üç kağıt imzalayıpRuhumun sesini kafesleyen puştlarGidip gelip nane verdiler, bu …

Devamını oku

Salınacak

                                  “biriyim, cesurum, var mısın ellerime                                    bir başka sabaha kadar içelim.”                       …

Devamını oku

Aşşşk

aslında hiçbir şey yok ayla!sadece tecrit ettim kendimi loşluğa ayaklarımı uzatarak, bazen de gerinerek kış esmerliğinde şarkı söylüyorum, ayla senin ruhun uçmuş rutubetli odalarda üşüyor şimdi tüm eşyalar ama korkma korkma iyiyim ayla! koca dolabın içinde asılı tek bir ceket gibiyim açık yerlerimi kapıyorum, uzayan tüylerimi güneş nasıl da doğuyor yorulmadan her sabah ayla! sen …

Devamını oku