En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
İşte yine can sıkıntısıbana bir şiir yazdıracak.Tırnaklarım uzamış,İçimde yaralı bir aşk. İçimde yaralı bir aşkve birkaç piyes ölüsü,birkaç gözyaşı kırıntısı,intihar gelgiti birkaç. Sırtüstü uzandım dünyaya,odamın ampülüne bakıyordum, ampulün bağlı olduğu borununtavanda kıvrılışına. Tavanda kıvrılışınabirkaç damla gözyaşınınbirkaç damla tentürdiyot,kalbim ağrıyordu, bir yaz-günü düştüm sokaklara,karanlık sokaklara düştüm,bir yaz gecesiydi galiba,ürpererek indikçe bayırlardan,kimsesiz ve boş alanlara,çaresiz, bomboş bir …
Şub 23
neden çekip gitmiyoruz kıyılara sıkıntılı yorgun ve bitkinbir gece yarısı tam çekilme vakti denizin tuttum yaratıcılığı övdüm, oza’dan sözettim dostlarımabirden bir kuzgun belirdi, kesti yarıda sözümüçakmak çakmaktı gözleri ve korkunç karadedi kuzgun: “kim ipler be bunları!” “ey kuş!” diye bağırdım“inan yıkıyor beni senin bir insan yerine kuş olman..katılsaydın bu mutlu işte bizekatılsaydın ikiye bölmeye yeryüzünü”dedi …
Şub 23
1Boya kutusunu önüme koyuyor oğlumBir kuş çizmemi istiyor bendenKül rengine batırıyorum fırçayıBir dörtgen çiziyorum, üstüne bir kilit ve çubuklarOğlum, gözleri dehşet dolu, diyor ki bana:“Ama bu bir hapishane…Yoksa bilmiyor musun baba, kuş çizmeyi sen?”Oğlum, diyorum ona, ayıplama beniKuşların biçimini unuttum inan. 2 Kalem kutusunu önüme koyuyor oğlumBir deniz çizmemi istiyor bendenKurşun kalemi alıyorumSiyah bir daire …
Şub 23
Herkes bir avuç toprak atıyorBense, onun üzerineBirkaç parça gökyüzü atıyorumBirkaç güney Arnavut türküsüZeyrin dalları altında o bunaltıcı sıcaklardakiBirkaç ağustosböceğiİyi yürekli babacığımBunları çok severdi… Fatos Arapi
Şub 23
Yüzüme dokunurdu Elsa.Oturmuş ben kitap okumaya çalışırken.Metroda seyrederken karşımda oturanları.Denizden çıkmış rüzgarda üşürken.Elsa yüzüme dokunurdu.Rahatsız olurdum ben. Tıraş olurken dün aynanın karşısındaAklıma geldi birden.Duyar gibi oldum parmaklarını yüzümde,Yanaklarımda, dudaklarımda. Düşündüm de sonra,Üç yıl olmuş;O yüz başka yüzdü,Bu yüz başka… Roni Margulies
Şub 23
Siyah tülün altında sıktım elini…“Bugün neden büründün bu solgunluğa?”İçirdim ona buruk kederimi,Sarhoş ettim sızdırasıya. Nasıl unuturum, yalpalayarak çıktı gitti.Eğri bir acı konmuştu ağzına.Korkuluklara değmeden merdiveni indim,Ardından koştum avlu kapısına. Soluk soluğa bağırdım: “Şaka,Tüm bu olanlar. Gidersen beni öldürürsün.”Güldü tüyler ürperten bir rahatlıklaVe dedi: “Rüzgârda durma üşürsün.” Anna Ahmatova Koyu tülün altında ellerimi büktüm“Niçin bu kadar …
Şub 23
Her yere yetişilirHiçbir şeye geç kalınmaz ama Çocuğum beni bağışla Ahmet Abi sen de bağışla Boynu bükük duruyorsam eğer İçimden öyle geldiği için değil Ama hiç değil Ah güzel Ahmet abim benim İnsan yaşadığı yere benzer O yerin suyuna, o yerin toprağına benzer Suyunda yüzen balığa Toprağını iten çiçeğe Dağlarının, tepelerinin dumanlı eğimine Konyanın beyaz …
Şub 23
Yol uzun, güzergah zorlu; ne demeliyim?Zarif kardeşim benim, Seni aldım yanıma, ikizimi almış yürüyor gibiyim. Sana yıldız sana güneş mi demeliyim, Günümde hayret gecemde hayret istedim Yer yer senin gibiyim ben yer yer kendim. İnsan olan yerlerim çok ağrıyor, Olsun, yine de sen kapanma, şu sıra benim, Yerine bırak ben incineyim. Birhan Keskin
Şub 23
Bir bulut İstanbul’un üstündeBeyaz bulut sarı bulut siyah bulutSabahın 5’iSaint-Antoine’de tıs yokBiri ne yapmış bu adam diyorSonra gene kendi cevap veriyorHepimizin uyuduğu saatteGökyüzünü çalmış.Biz ne yapıyoruzAsıyoruz. Ha haHa ha Ne diyor bu kalabalaıkÜç gündür dua ediyoruzGökyüzü yok. Ruhum ipini kopardıGökyüzü düştü düşecek. Ne tuhaf şey şu gökyüzüBir mendil gibiCebe sığacağını bilmezdik. Bir kımıldama kalabalıktaİpi kim …
Şub 23
Gözlerin demeyelim,Bende sürülen izlerinNadir bulunan her şey.Vapurla seyahat edenBir kırlangıç örneğin,Deniz aşırı gelmiş çiçek. Git o insanlara kadın,Güzelliğini vur görmemiş tanımlara.Keşfettiysen sakladığım ne varsaHadi uykulardan konuşalım. Demeyelim ama ne denir,Gözlerin nadir bulunan her şey.Tesadüfen ortaya çıkanGeç kalınmış bir mektup,Pencereler, tüller, endişen,Belli belirsiz bir benOlmaz havada aşık olup. Yorulup durduğum solukların,Ağulu aklın,Anmaya çekindiğim adınlaDikine yürüVebalı topraklarımda.Övülecek …