En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Yaşamak bundan sonra, katlanılmaz eziyet!Bir ey istemiyorum artık ne zevk, ne para,Kaybolmuş baharıma beni götür, hâtıra,Hâfızam avut beni, beni kurtar ey şiir! Yaşamak bundan sonra, katlanılmaz eziyet.Bir şey istemiyorum, ne teselli, ne umut:Hareket edeceğiz!.. Kalbim dünyayı unut,Dağlar, taşlar, elveda; gün, hakkını helâl et! 1940 Ziya Osman Saba Bu şiir 15 Şubat 1940’ta Sevet-i Fünun’da “Yaşamak …
Şub 23
Kalbim, seninle bir gün yalnız kalacağız,Şu daha birkaç yıllık mihnetin sonundaBir dere kenarında, çimenler koynunda,Seninle hayallere, yalnız dalacağız. Kalbim, sen çocuk kaldın, tanımadın kini,Memnun olacağım senden bir baba kadar.Derken, ürperecek bir rüzgârla kavaklar,– Seher! Dinleyeceğiz, sonsuz musikisini… 1939 Ziya Osman SabaCümlemiz / Can Yayınları
Şub 23
Gün gelir, hatırlamak bile bir acı olur.Gençlik aşkı, sevinci, daha dünkü ümidi…Yumruklasan göğsünü bir boş yankı duyulur. Gün gelir, en gür çeşmeler damla damla kurur.Bakarsın, bir yazın ağaçlarında şimdiÜç-beş kuru yaprak çırpınır durur. Ziya Osman Saba
Şub 23
Bir gün de anneninseni emzirirkenkiyüzünü gör düşünde * Ölen arkadaşlarımyaşayanlardan çokSabah ağaçkakan gördümhafifledi acım * Taç yapraklarher geçen yılbiraz daha azalıyor * FırtınaTanıdığım bildiğimbütün kuşların dili tutulmuş * Bir sarılsanistediğin gibi Bütün çiçeklerimi dökerimaçık gizli * Kelebeklercenazelerdeki çelenkleregelmezler * Bahar yağmurunuyalnız bırakmıyorum Soyunup dinmesini bekliyorum * Yaş altmışyediSesini yeni duyduğumbir kuş daha * Bu yaştan …
Şub 23
Ne güzel şey hatırlamak seni :ölüm ve zafer haberleri içinden,hapisteve yaşım kırkı geçmiş iken… Ne güzel şey hatırlamak seni :bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elinve saçlarındavakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının…İçimde ikinci bir insan gibidir …
Şub 23
Ayın bilmirəm neçəsidir. Deyəsən yanvar ayıdı. Hə yanvar. Dayanın, ayı da xatırlayacam. Mən yenə ağlayırdım. Mən yenə narazıydım birşeylərdən. Mən yenə peşmançılıq çəkib də hiss etmirdim. Dərindən nəfəs alırdım metroda gələrkən. Onu tanıdığım günlərdən bəri səssiz ağlamağı öyrənmişdim. Metroda səssiz səssiz ağlayırdım. Gələcək hərşeydən xəbərsiz, ümidlə onu gözləyirdim. Bilirsiz, insanın ümidi olursa bir şeyin olacağına …
Şub 23
IUnutulan gölgelerle başlamıştıkAşklar yerinde durmuyor ki, açsanArkabahçeye bakan pencereyiKedi değil çocuk değil, çağırsanYakın bir harabeden. Unutulan gölgelerle unuttukBağdaş kurduğumuz döşekteBaktıkça küçülüyoruz zamanaGün boyu avluya açılan. Unutulan avluda unutulmuşÇamurlu çiçekler, kuşların gagasıGözü kanlı nar ağacı ve benKadim bir şehirde. Artık unutulan çıplaklığınıÇocuk yatağımdan toplamıyorum-Orda mısın? Şuramda duran harabedenBir daha seslensen. Metin Fındıkçı
Şub 23
Arkeolojik bir kazı alanında, ağustos’un en sıcak günlerinden birinde, cansipârâne vaziyette güneşin altında çalışılmaktadır. alışılageldik şekilde, civardaki köy halkından birkaç kişi de kazıyı an be an seyrediyor. Aralarından yaşlı bir amca yanımıza doğru yaklaşıyor, bir süre bakıyor, sonra soruyor; “Çocuklar kolay gelsin, nasıl gidiyor?” diye.. Güneşin altında, tozun toprağın içinde çalışmaktan yorulmuş ben cevap veriyorum; …
Şub 23
Suların da bir arkadaşlığı olur diyeGördüğüm her yağmurun ardından gittimVe en sonunda cebimde bitmemiş şiirlerYollara yakışan birisi oldum çıktım Suların da bir arkadaşlığı olur diyeÇıkarıp adresimi verdim hemen hepsineGidebileceğim yerleri söyledim bir birSonra yüzümü serdim ellerimin içine Suların da bir arkadaşlığı olur diyeYüzümü sadece beyazlığıyla örtebilecekBir mendil istedim gördüğüm herkestenSolgun bir söz de olsa benim …
Şub 23
Kıskançlıklarla, kuşkularla, hesaplaşmalarla süren sancılı bir aşkın orta yerindeki bir sevişmeden sonra adam seviştikleri odadan çıktığında başlayan bir hava bombardımanında ev isabet alıyor ve adamın biraz önce geçtiği bölüm çöküyor.Daha iki dakika önce koynunuzda olan birinin yok olduğunu görüyorsunuz.O korkunç anda kadın yaşadığı çaresizlik karşısında, aslında pek de inanmadığı Tanrı’ ya sığınıyor.Dizlerinin üstüne çöküp yalvarıyor.“İnandır …