Kategori: Türk Şiiri

Üşüyorum!

Bir coşku var içimde bu gün kıpır kıpırUzak çok uzak bir yerleri özlüyorumGözlerim parke parke taş duvarlardaAçılıyor hayal pencerelerimHafif bir rüzgar gibi süzülüyorum Kekik kokulu koyaklardan aşarakGüvercinler ülkesinde dolaşıyorBir çeşme başı arıyorumYarpuzlar arasında kendimi bırakıpMis gibi nane kokuları arasındaRuhumu dinlemek istiyorum Zikre dalmış her şeyGüne gülümserken papatyalarDualar gibi yükselir ümitlerimGüneşle kol kola kırlarda koşarakSiz peygamber …

Devamını oku

Artık ayrılığına kendimi alıştırarak avunmağa çalışsam yeridir

Vechi var kasdeylesem hicrinle ülfet etmeğe, Cenânî

Nutk-i Şerif

Bu aşk bir bahr-i ummândır buna hadd ü kenâr olmazDelîlim sırr-ı Kur’ân’dır bunu bilende âr olmaz Süre geldik ezelîden pîrim Muhammed Alî’denŞerâb-ı lâ-yezâlîden içenlerde humâr olmaz Eğer âşık isen yâre sakın aldanma ağyâreDüş İbrâhîm gibi nâre bu gülşende yanâr olmaz Kıyamazsan bâş ü câna uzak dur girme meydânaBu meydânda nice başlar kesilir hiç sorar olmaz …

Devamını oku

Çöl

Yağmur oldum, paranoyak oldumCanım sıkıldı, bir votka içtimDeniz kıyılarında ağlama noktalarını ben seçtimHiç değmedi gözlerim yaşlarına Sabahı polis korkusuyla aydımDurdum yaslandım bir iş ilânınaBin kere evlendim ben bu Hayat’laBir kere adam gibi boşanamadım Telef oldum, uzun bir şiirdeBaktım hiçbir naneye yaramıyorYaranamıyor gönlüm bu sularaDeniz eskisi bir göl oldum Adım ummandan uzak… belki çöl oldum Ahmet …

Devamını oku

Buradan Bakınca Gökyüzü

(I) az şey değil bir kızı bir babadan çekip almakbir konup bir havalanmış diye tam tepesinden gökyüzüşarkıya tam başlamışken, uzaktan, ama çok uzaktankanat çırpar gibi geçerken bir ölünün düşürdüğü çığlıksakin bir liman arıyor herkes, yeter ki terlemesin diyebir el bir avuçta, geriye doğru yazılmış mektupları anarakyani ölsek te yaşıyoruz, bir bu üstesinden gelemediğimizbir de karıştırmadan …

Devamını oku

Elemim Bir Yüreğin Kârı Değil

Hakkın Sesleri / Âyet Meâli (Neml, 52)“İşte sana, onların kendi yolsuzlukları yüzünden ıpıssız kalan yurtları!..” (Kur’an, Neml, 52) Geçenler varsa İslâm’ın şu çiğnenmiş diyârından;Şu yüz binlerce yurdun kanlı, zâirsiz mezârından;Yürekler parçalar bir nevha dinler reh-güzârından.Bu mâtem, kim bilir, kaç münkesir kalbin gubârındanHurûş etmekte, son ümmîdinin son inkisârından? Evet, son inkisârından ki yoktur cebrin imkânı:Batıp gitmiş nazarlar …

Devamını oku

Önce Ölür Babalar

Hayat müşterek değildir, müsriftirÖnce erkekleri harcar hayatKombiler, benzinler ve ekstreler yoluylaPatronların evdeki üç çocuğu umursamazlığıylaBir işçinin yerin en az beş kilometre altındaFeci şekilde can vermesiyle ilgilenmeyen işletmecileriyle, sigortasızÇılgın ev partilerinin, lohusaların ve evde kalmışların ıstırabıylaOklar ve mızraklar hayat babalarıKöylere, toplantı masalarına, dağlara Önce ölür babalarÇünkü yalnız çeneleri vardırKoynuna cüzdanlarını alan kadınlarınMemleketini bir kez görmek isteyen …

Devamını oku

En Zoru

  insani yardım görevlisi olarak çalışırken                         bir ABD bombardımanı sırasında                         iki bacağını kaybeden ve hasta yatağında                         kelle avcıları tarafından …

Devamını oku

Karıma

Sofalar seninle serinOdalar seninle ferahGünüm sevinçle uzunYatağında kalktığım sabah Elmanın yarısı sen yarısı benGünümüz gecemiz evimiz barkımız birMutluluk bir çimendir bastığın yerde biterYalnızlık gittiğin yoldan gelir Oktay Rifat

mecazlar üzerine bir hikaye denemesi

nakkaştır ter döken narıma nara sarkıtıp vuruldum yangınıma konağım diye kat kat derine nam salan kuyulara indimve cumbalarına tüneyip çağıltılı nargile ırmaklarına kandımtelvesiyle alev alev yanan boğazımda bad-ı sabamıydı herkeste sır olsun diye payettiğim yalnızlığım yalnızdım. içe doğu bir burguyla bungun sabahların meltemini taşıdımyüksünüp nar çiçeklerine içlendiğim münhaldi. zira hüzünler içinde bin haldim.yazgım tereddütler ve …

Devamını oku