bir pazar gününe sabah nasıl iner göklerden nefesi tıkanmış soluk soluğabir parka kuşlar gibi kimsesiz nasıl iner yoksul kanatlarıylasiz hiç ağaçların sarsıla sarsıla …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Davet
hiç mihiçaklımda yoktu sevişmek ta kikuşhavalanıncaya dek Süheyla Taşçıer / On iki saatlik sevgili
Şub 23
Tabl-ı tehîden gümdür suhanler Bî-hûde Gaalib ef gaan edersin
Gencînen olsam vîrân edersinÂyînen olsam hayran edersin Tîr-i nigehden dâğ-ı derûnaBaksan ne işler seyrân edersin Saki keramet sende ya bendeBahri habâba mihmân edersin Nezzâre-i germ etdikçe ey çeşniÂteşle âbı yek-sân edersin Ey huşk zâhid dem urma meydenDest-i duayı mercan edersin Zâhid o meh-veş bir nurdur kimBüttür demezsin îmân edersin Mâdâm uçarsın gözlerde ammaRûyun perî-veş pinhân …
Şub 23
Ayrılıklardan
Böyle sessiz ayrılıklarda,her şey önceden belli olur.en güzel zamanında, aşkın ve hayatıninsan deli olur… O, kadırga taraflarında bir evden çıkmıştır.masum bir yalanla -halama diye-gözleri pabuçlarında, mahcupellerine yapışmış gibidirharçlığından arttırıp aldığısevimli hediye… ah, insan nasıl çıldırmaz nasılbir çaresizlik,bir umutsuzluk sarmış her yanı.aranızdan insanlar geçer.bulutlar geçer.O, kırmızı mürekkep gibi dudaklarıyla, zorunautanarak gülümsemeye çalışır. bu gülüş en aldatmazıdır …
Şub 23
Gethsemâne
Gercekte nasıl düşündüğümü öğreniyorum. Adonay elehenu adonay ehad Lâ ilâhe illallah Süleyman ner’desin? Beni niye yalnız bıraktın? Kulağıma niye üfledin? Baba, yalnız kaldım… Beni bıraktıklarınla yalnız bıraktın. Hayâldin aklımda gezdin. Ben aklımda gezdim. Var mısın, var mısın, var mısın… Ya Râb! Ben sana inanıyorum,sen bana inanıyor musun? Seyhan Erözçelik
Şub 23
Davet
durma, kendini kendinden,çöz eski bir tekne gibi…kafa tasını bir yelkenolarak kullan ve de ki,“düşüncelerim esiniz!” yakındır o hain davet…muradına ermek için,hudut dışına firar et!seslere ses vermek için,de ki, “gelmiyor sesiniz!” Halit Asım
Şub 23
Baba
Çocuklar acıdan ölmezannesizlikten ölür.ay denizin sessizliğinden Ölümün sesi evden yayılır dünyaya yaz bahçelerine kar yağar koparılır annesinden çocuk dalından koparılır gibi nar. Rüzgârını yitirmiş dağ gibi taşır kucağında tabutu baba Baba gülen bir çiçeğe bakarken kırların kundağına gömülür çocuk Mustafa Ruhi Şirin