5 İşte ben hep böyle garip mahzun,Bir şey beklermişcesine yaşıyorum.Bazan öyle günlerim oluyor ki, Elâgözlüm,Ne oldu, nasıl bitti şaşıyorum..Bazı bilmem, gün nasıl başladığında,Kayıp kayıp gidiyor dünya bıkkın bakışlarımdan.Yaşıyorum, yaşıyorum da bitmiyor,Bir tutam sakız oluyor ağzımda zaman.. Yaşamak ne kadar çekilmez gelse de arasıra,Bu görmek, bu sevmek, bu aziz sıcaklık tende.Bu bir nimet, bu bir nimet, …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Bir Sokakta Giderken
Taşında otlar biten şu sokakta yürümek.Bir bahçe duvarının kokulu gölgesinden.Uzakta, mektepteyken okuduğumuz şarkı.Su içmek o tasasız günlerin çeşmesinden. Kalbe aşina bütün rastladıklarım,Herşey eskisi gibi, herkes bahtiyar, iyi!Bana büyük babamı hatırlatan ihtiyar,Çocukluk arkadaşım sarı benekli kedi Bütün günahlarımı affetmiş sanki Tanrım,Duyuyorum kalbimde tadılmamış sevgiyi.Ah, sade koşmak, koşmak istiyorum içimden:Aradığım diyara bu yol çıkacak gibi Ziya Osman …
Şub 23
Külçe
Yazmak -hâh- o güzel aldanma! Çocukluk kırık bir lehim.Ki onarılamaz bir daha asla!Ne kesif güller,ne mucizevi kanatlarla…Vural Bahadır Bayrıl Kaynak:Çocukluk ve Şiir / Zamanın ve Mekânın ÖtesiDr. Rahim Tarım / Özgür Yayınları / Nisan 2013
Şub 23
Arka Bahçe
Tenin cam tapınağı. Arzu kör__ elirse, tekrarlanmaz kalpte, çocukluğun o beyaz sabahları. Kariâ! Kimdim ben, sen değilsem? Ey yırtıcı hazzın müphem kaynağı. Kelimelerin, bazen üstünü hafifçe araladığı. Hafızanın manyetik alanı. O tahrip kâr cazibe. Meğer doğruymuş, insanın Oteki’ne gittikçe, hep kendine vardığı. Vakte bakıyorum. Zaman’ın dilden önceki sükûnetine. Zelzele! Kayıyor avuçlarımdan hızla, ömrün sırça yaprağı. …
Şub 23
Çeşme Küçük Kız Ozan ve Öbürleri
muzaffer buyrukçu’ya kaç yıldır akarım bilmem pazar yerinidinle ak bakışlı bir çeşme söylüyor– kaç yıldır akarım bilmem pazar yerini koparsınlar beni koparsınlar benidinle banaz’da küçük bir kız çocuk söylüyor– koparsınlar beni koparsınlar beni gün gelir anılar da değiştirir sözcükleridinle babanın eski bir resmi söylüyor– …
Şub 23
Bilemiyorum
Bilemiyorum yıllardır neredeyim?Hergün yediğim ekmek, susayıp içtiğim su,Kolundan tutup gitmek istediğim kadın,Yaşamak kaygısı, gök hasreti, ölüm korkusu,Ve Rabbim senin adın!Yıllar var ki içindeyim hayatın.Anıyorum gençliğimi, özlüyorum çocukluğumu,Fakat bilemiyorum yarını. Bilemiyorum Rabbim, maksadını, kararını.Hepimiz işte dünyadayız,Yataktaki hastamız, topraktakı ölümüz;Neyiz, ne olacağız?Birşey bilmiyorum… Nefes almaktayım yalnız.Rabbim! beni yaratmışsın,İnsan şeklinde görünüyorum,Terlerim yazın, üşürüm kışın,Düşünüyorum, düşünüyorum… Ziya Osman Saba
Şub 23
Hayy, Dar!
Hayy, dar! Bu ten bana zar!Kuşlar uçar… Uçmak ki tayy!Gül ise dirimdir. Zamir, derşaire her daim; hayy, dar! Dil, şer şebeke, aşikar! Vehmettikçe, mayi endişe, varlığasızar. Sayy ki, boşa çaba, boşatebessümlerdeki o ince ayar. Leyl akar. Hani serin bahçeler,çılgın, sere serpe, hani köpükköpük leylaklar? Anladım, şehrekabul edilmek’ çin, herkes önceöteki’nde uyuyan çocuğa kıyar! Şeffaf örüntü. …
Şub 23
Fay
kaç kişiyim bu yalnızlığın ortasındabir boğa, bir leoparArena ve Operaİyot ve RüzgarArsenik ve Sözcükler arasındayüzüm çalılıklarla kaplıaralayan gözüpek avcılariçin parslar geziyor kuytularındaiyi yürekli bir canavar saklanıyoryazdıklarımın ve yüzümünsatırlarında kendim için büyük bir tehlikeyim artıkilerliyorumiçimdeki yer çatlağı boyunca Murathan Mungan
Şub 23
Bahar Başlangıcında Düşünceler
Şimdi Palandöken’de çoban Ahmet’inTabanlarının üç metre altında,Sessiz bir bahar başlamaktadır.Yol bulmuş da, kar suları toprağaİnce bir sevda gibi işlemektedir.Böcekler tohumlar kıvır kıvırAkdeniz’de, meyve bahçelerindeÇocuklar erikleri taşlamaktadır. Benim de kötü geçmedi çocukluğumGeçende oturdum da düşündüm.Her gününde bir başka tad bulduğum,İstanbul’un bir kenar mahallesinde,Veya Eskişehir’de evimizdeyken.Şöyle birkaç saat düşteydim sandımSanki rahat bir toprakmışım da, içimeBir cemre düşmüş …
Şub 23
Üçlükler
I Gülümse! gör ölümsüz karşılığını bunuİşteLambalar, bardaklar, çiçekli güz sürahileri. II Günün ilk saatleriİyi biliyorum, ilk saatlerini gününPeki, nedir öyleyse bu sabah silintisi. III Hiçbir dilde söylenmemişHiçbir dilde yazılmamışSözler ve şarkılar içindeyim. IV Neden aklıma geliyor istasyon büfesindeki duruşunHava soğudu -kasımın son günleri-Kar yağacak, bembeyaz olacak unutulmuşluğum. V Bir gemi geçiyor, sessiz bir gemiOysa yolcularla …