Kategori: Türk Şiiri

Çam Kozalağı

Tohumların içinde saklıYumukçaSıkılısın AçılıncaPetek gibiKızarmıştır balın Sal sal tohumlarıVakti gelinceSal tohumları toprağaÇoğalÇoğalırsın Kuruyunca dalındanİnmelisinSincaplarınSevmesi için seni Önce yeşilsinBüyürken çam yeşiliBiraz da çayıra benzersinSonra sonra kahverengiKozalak rengiGözlerimsin. Hasan Varol/Çiçek Atlasım

İçimdeki Ağaç

Göğün çekici üstümdeDenizin hiçliği yanı başımdaBir gider bir gelirim sevgilimElimde hoş kokulu kırmızı bir elmaİçimde bir elma parlaklığı Neden ağardığını bulamazsın sevinciminBaksan da göremezsin sevgimin terlediğiniCeplerimdeki kuş sesleriBaşka bir şey değil, çağrıdır sanaHer yanıma yerleşen gülümsemene İçimdeki ağaç sensinYüzlerce kuş havalanır üstündenSevgilimSeni çoğala çoğala sevdiğim zamanTuhaftırGeyikler kente iner Ahmet Ada

Göl Düşleri

– Bir kız el ediyor gölün kıyısında. – Göl mutsuzluk söylemine hazırlıyor. – Yoğun bakım cehenneminden yeni çıktımGömleğim kanser lekesi, mutsuzluğumGünden güne artıyor, biçimini buluyor bendeKaçıp sığındığım hüzün – Sözcükler kör, göl durgun. – Çözülmek üzere geyiklerin indiği göl,Gök sancağını arıyor, sancaktarı olduğumdaÖzgürlüğün, ey çorak toprak, elini verRüzgâra bürünerek gel yanıma – Sözcükler kan, yeryüzü …

Devamını oku

Gitmek

gün gelir insan anlayıverirtek başına yaşlanan bir ağaç olduğunuo yüzden kederi yazmak isteyebilirrüzgarın gövdesinde açtığı yaralara sonbaharda şaşarak öğrenirsinyaprakların rengine inanmamayıve zamanın o müthiş yalanınıo müthiş yalanını tutkunun, ihtirasınanların, anıların,çılgın bir nehir gibi kör koşulardayaşadıklarının ve yaşayamadıklarının dağlarda, odalarda, avunmalardaçoğaldın sandığın azalmalardaışığını yitirmiş o ölü yıldızlardadüşen bir yaprağın son gülüşünde açanyankısız çığlıklarda şaşarak öğrenirsinzamanın ve …

Devamını oku

Düşünürken Sizi

sizi düşündüm birazsizi ve ellerinizivakit gece yarısından az ötedeydigeceyi giyinip,cüzdanıma birkaç şiir sıkıştırdımher an size acıkabilirim diye.. sahil boyu yürüdüm sankidudaklarıma takıldı bütün eski şarkılarfasıl muhabbetlerinde sabahlayan çocukluğumu hatırladımrakı kokan kahkahalarıuykusuz coşkularıdilimin ucuna gelip de bir türlü söyleyemediğim seviyorum’larıçok sonraları öğrendimasıl sarhoşluğun,sevdada olduğunu.. siz bilmezsinizilk defa hüzzamla seviştim beninkar etmeyeceğim,rast’la da kırıştırdımeh biraz da hicaz’laama …

Devamını oku

Üzülmedim Diyemem

Iey aşk, yaptığını beğendin mi:yetimler gibiyim ziyafetten aç dönenters yakılan sigara, hemencecik söndürülen-yoksulluk ile vakit geçer mi… uyanmış kalmışım, nasıl bir şey butoprağa baktım, yerinde yoktu;şiirden aşağıya attım kendimidüşerken düşündüm, ölmesem mi. anlatıyorum, hiç konuşmadan,buğdayın içini dökmesi gibi… IIbugün dalgınım, dün de dalgındımaç bile değildim aynaya bakmasaydımdünden kalmış yemekleri yerken ki gönülsüzlükgibi burdayım… burayı sevmiyorum, …

Devamını oku

Sığ Sularda

Siz hiç duyarsız insanlaraŞiirler sundunuz mu? Bir kıraçta kuru dala‘Belki’ sularını salıp,Yeşerir de al yemişlerVerir diye umdunuz mu? Ardı sırsız aynalaraYalnızlığı silmek için,Bakıp bakıp karşınızdaKaranlığı buldunuz mu? Aykırı isteklerdeSeslerin, sessizliğiSilip süpürdüğüOdalarda oldunuz mu? Siz hiç sığ sulardaBoğuldunuz mu? Şükrü Erbaş

Diğer Yarı / Uçurum

Ey anıkendini güneşe çıkar, canın sıkılsın ordakendini unut orda, sararkendinden kaçtıkça kendine rastlaey geçmiş ve sarı kumar. Uçurumu anladıminadım bitti artıkuçurumu anlayan haklıdıruçurumu anlayan susar. Sarı kumar ve kehanet boynundan başlayan o ipekuçurumdan atladım, uçurum ne demekikiye bölünmüş bir bütünoysa ben senin içindeğiştirilecek bir şeydimbu yüzden yüzüme tuttuğun rüzgârparçalarıma verdiğin asitseni de yaralayacakbeni olduğu kadar. …

Devamını oku

bir kör ve bir pusula….

  Hayatın bir pusulası var mı Ahmet ?Yönleri pek seçemem ki benyön körlüğü oluştu bende sonradan.Koklayarak buluyorum artık kuzeyi de güneyi deKuzey çürük kokuyor çokca, keskin bir amonyak kokusu yakıyor insanın genziniGüneyi ise lodosun getirdiği taze çiçek kokularından biliyorum…Gülme … .gülme, doğru söylüyorum AhmetDoğuyu aramıyorum mesela hiç,evimin doğusunda kırlangıçlar yuva yapmışseslerini duyduysam yönümü doğuya çevirmişim …

Devamını oku

Su Sızdı

Bazı şeyler kalır bazen yarım, bir sözcük , bir fırça darbesi yada eksik bir nota gibi bekler durur boşluk içerisinde zamanının gelmesini bazı sokaklar vardır çıkmaz her zaman aydınlığa her anahtar açmaz bazı kilitleri oynanır bazen sahnede provasız oyunlar ama her oyuncu kaldıramaz rolünün gereğini değiştirir bazen attığın ufacık bir adım baştan sona kaderi kaçırdığında …

Devamını oku