Kategori: Türk Şiiri

En Çok Ona Sarılmışım Hayatta

Ne söz yetiyor anlatmaya, Ne düzgün cümleler kurabiliyorum.Şiirlerde de başladı suskunluğum.Kendimi anlatamıyorum.Vazgeçtim sanma sakın,Sevmekten,Sanma ki istemiyorum.Her gün daha çok yakıyor bu ateş,Yandıkça sarılıyorum ateşlere!Ve daha çok seviyorum.Ben hiç bir şeyi yarım bırakmadım.Çünkü sana daha başlamadım.Şimdi çok yorgunum.Dinlenmek için, kendime çekiliyorum.Zamana uzanıyorum, susuyorum.Kimsesizliğim titriyor,Üzerimde yalnızlığım,Gözlerimi kapatıyorum.Seni düşünüyorum,Adın yüreğimde dövme.Şimdi kalbim bükük,Başım; yalnızlığımın omuzundaBir tek ona sarılmışım en …

Devamını oku

Acıyor

Mutsuzlukdan söz etmek istiyorumDikey ve yatay mutsuzluktan Mükemmel mutsuzluğundan insansoyunun Sevgim acıyor Biz giz dolu bir şey yaşadık Onlarda orada yaşadılar Bir dağın çarpıklığını bir sevinç sanarak En başta mutsuzluk elbet Kasaba meyhanesi gibi Kahkahası gün ışığına vurup da öteden beri yansımayan Yani birinin solgun bir gülden kaptığı frengi Öbürürün bir kadından aldığı verem Bütün …

Devamını oku

Gittin

Gittin, dağ gibi büyüdü yalnızlıkIssızlığın iki ucunda şimdi sen varsın Tam ortasında: yokluğun yokluğun yokluğun O konuşsa konuşur, sussa susarsın Gittin, taş atarak denizlerime Halka halka genişleyen anıların kaldı Girdin çıkmamak üzere dehlizlerime Birden yaşamanın hızı azaldı Gittin, boşandı içimde sevincin yayı Kim öğretecek bana ah, sensiz yaşamayı Sedat Umran

Çağımızda Her Aşk

Ayrıntılardan arındırsam hayatımı;desem ki: ben Elsa’yı çok sevdim. O kadar. Bir kapı aralandı kısaca: Bir başka dünyada, başka bir çağda mümkün olabileceğini gördük aşkın. Usulca kapandı tekrar kapı sonra. Uzun uzun durmasam üzerinde; desem ki: ben Elsa’yı çok sevdim. O kadar. Aşkın başkalarını dışladığı, sevdanın ille de bire bir yaşandığı yerde, biri bir başkasını ne …

Devamını oku

Gitme Kal

Nice nice acıları aklına getir Bunca yoksulluğu aklına getirGözyaşlarını aklına getir”GİTME KAL” var yok dinlemez bir çocuk isteğidirGitme aklına getirKıraç mı kıraç toprakların üstüneGüneşler açar yağmurlar kesilinceÇırılçıplak kayada yeşerir inci ağacıDağların kuytusunda bir uslu çiçekDağıtır mavisini kendi kendineGitme beraberlik içindeNasıl sevinirdik aklına getirHer şeyi her şeyi aklına getirGece yarılarını aklına getirSöylediklerini aklına getirSinsi yağmurlar yağıyorduSoğuktuYaktığımız …

Devamını oku

Ne

giderken sıkça yazacağını söylemiştin ve korkmuştun postacıya aşık olmamdan giderken sıkça arayacağını söylemiştin ve korkmuştum santral memuresine aşık olmandan oysa şimdi ne postacı ne memure ne sen ne ben Süheyla Taşçıer

Ayrılıkta Söylenmiş Bir Yaz Türküsü

Gözlerine bakar ağlarBu son şarkıSon umut Gitme hep burada kalBizimle kal bu kıyıdaHer yanına dokundum bakışınınHer yerini tanıdım göklerininGün boyu sende uçtumDinlendim dallarındaAtlılar gibi yoruldum yanındaUyudum Ölür kıyı ölür yazlarAlır götürür karakışHer bahar her umuda zorunlu muNeden yolcusun bu kadarGideceksenAl götür umudumuAl götür sonuna kadar Afşar Timuçin

Ağacın İkindi Türküsü

Açıklara çıkalım boğulmamak içinGünün kuytu yerleri şimdi harapİçimizde bir ezgi inceden inceyeBizi kendimize bağlarken akşam olurKaranlığı gümüş rengine boyar mehtap Oturup uzun uzun konuşsaydıkSevişmek nasıl olsa gene olur iyi kötüBir ıhlamur sıcaklığı yayılırken odamızaHer şeyi ince ince düşünseydikÖlümü kırgınlığı inceliği en baştaBütün eksiklerimize gülüp geçerek Belki de boşa geçti onca zamanBu da bir tür geçip …

Devamını oku

Marifet

Marifet hiç ezilmemek bu dünyadaAma biçimine getirip ezerlerseGüzel kokmakKekik misaliLavanta çiçeği misaliFesleğen misaliItır misaliİsâ misaliYunus misaliTonguç misaliNâzım misali Bedri Rahmi Eyüboğlu

Çakıl

Seni düşünürkenBir çakıl taşı ısınır içimdeBir kuş gelir yüreğimin ucuna konarBir gelincik açılır ansızınBir gelincik sinsi sinsi kanar Seni düşünürkenBir erik ağacı tepeden tırnağa donanırDeliler gibi dönmeğe başlarDöndükçe yumak yumak çözülürÇözüldükçe ufalır küçülürÇekirdeği henüz süt bağlamışMasmavi bir erik kesilir ağzımdaDokundukça yanar dudaklarım Seni düşünürkenBir çakıl taşı ısınır içimde. Bedri Rahmi Eyüboğlu