Ben seni seviyorum ve sanırım toplum buna hazırUmurumda bile olmaz nükleer denemelerBıraktım Nietzsche’yi Kant’ı kafam hiç karışık değilRuhum en güzel yaşında ve sen yeterince büyüksünKitaplarda tanıdığım tüm kadınlardan güzelsin.. Ben seni severim ve ikimiz de bundan yararlanırızŞiirler demlerim sana otlar yetiştiririmBeşiktaş’ın maçı olur meselaDiğer kanalda da senin sevdiğin diziMaç için öbür odaya geçmemSeninle dizi izlerim.. …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Tuhaf Bir Aşk
Kırılıyoruz, ya sen ya benya da kırılmışlığımız öyle derin öyle onarılmaz bir yol arıyor yüzeye vurmak için bir bahane. Onarılamıyoruz onaramıyoruz, ekimiz görünmeden sen ve ben aramıza gerilen sahte deri katılaşmış, çatlayabilir ancak, çatlıyor sızıyor kan senden ya da benden bazen ikimizden bilemiyoruz yaşamayı severek ve sevmeden belki hem severek hem sevmeden böyle parçalanarak dağılarak …
Şub 23
Boşlukta Bir Akarsuyum
Boşlukta bir akarsuyumBir uçtan bir uca geçen boşluğuZaman oynaşır içimdeGüneş emer toprak sorarGöz kamaştıkça o tatlı yanılmalarOysa ne başlangıcım ne sonumAkan bir gümüş madeniyim geceGündüzüm elmas uykuSesim var kuşlara şakaGövdem uzanır yıldızlaraKi varlığım boşluğa damla damla sızıntı Varlığım yadırganmaz bir yeryüzü konuğuYadırgansa da acı vermez koynu yalnızlığınKuşların konduğu bir noktayım gökyüzündeHiçlik kadar koyuHissettim bunu senin …
Şub 23
Ömrün Bir Ânı
Ömrün bu yakasındaAnılar öreni dünya Yaşadıklarım umarsızca geriDöndürüyor beni, günlerim eskiGünlerin solgun defteriBu yazı kimden kalmaAnlaşılır mı buralarda bu dilBu yürek nasıl direnmiş kuşatıldığında Ne kaldı yüzyıllarımdanBirkaç hayat dersiBozukdüzen bir sesAcı veren gururdan başka Bazı ânların altındaÖlü kelebek mezarlarıAhdlar, anıtlar, ukdeler…Arasında yapraklarınKalbim, güzel başlangıçO resimli mağaraBir göçükte ağzı kapanır mı onun da Kazancımmış yitirdiklerimBir ömrüm …
Şub 23
Suya Su Demek
Bu da olduGök bahçesinde boğuldum Işık içimde kaldıBildiklerimden soğudum Söz her şeydiYalnızlıktı unuttuğum Bir tel saç imişYirmi dokuz harf çırpındığım Ana rahmimdi gittiğim her yerDünya diye avundum Küller güz ağaçları duvar dipleriYazgınızdı büyüdüğüm Güneşin sevinciniYıldız mezarlarına gömdüm Bitti kalbin suçuSuya su demeyi öğrendim Acı güzellikSana inandım senden korktum Anladım ve öldümBir hoş mutsuzluk içinde yaşadım. …
Şub 23
anımsamalar
I. Tek çocuk olduğum günler gibiydi. Yaz tenhası cami avlusunda o öğle saati, annemin tabutuyla .. Annem, yıkadığım bir mum bebekti. Kendine ve bana yabancı. Yabancı son yıllarda tüm çektiklerine. Güleç ve dingin. Ne ellerinin kınalanmasına bir şey dedi ne küpelerinin alınmasına. “Zaten hep uysaldı” sözü uymaz ki ona. Tek çocuk olduğum günler gibiydi. O …
Şub 23
Sevincin İzini Sür
Şiirimi ne vakit armağan etsem sana,Canların canı olur, canevimde durursun, Öpücükler kondurup bu küçük armağana Şiir-söz taşıyan bir güvercin uçuruyorsun. Beni ayakta tutan başka ne olabilir? Şiirin büyüsüyle hayata bağlanırım Ve aşkı bu büyünün en büyük gizi bilir, O yüzden gerçeği düş, düşü gerçek sanırım. Övgülerimle en çok şiir kuşatır seni Dizeler arasında bir gider, …
Şub 23
Eskişehir Şiirleri
2.Ben küçükken (Bütün kusurlarım görünür söz ederken kendimden… ) doğduğum şehirde (Ne çok masalı saklayan bir oyuncak sürüklenir derenin birinde) pelin biterdi her bahçede kokusu acı çiçeği sarı (Küçücük bir taş fincandı ninemle kahve içtiğim Babamın fincanıma kattığı sıcak bir acıydı) Nerde bilmem ninemin mezarı (Dargındım babama söylemek zor annemin kefeni solmamıştı) babam da bana …
Şub 23
Sevgi Öldü
Sevgi öldü duydunuz muSevgi öldü insanla sevişirkenEn önemlisiydi aykırı düşlerdenTozlarını silkeliyordu güneşHer kayan şiirin ardındanÇocukların kışkırttığı sendikalı işçi arılarÇiçekleri solluyordu tutsak gündeGömleğinden pul pul türküler dökülenBir çocuk koşturdu haberiKaldırıp taa uzaklara hatta sonsuzaİnsansız düşmansız yerlere attı isminiÇınladı derin uçurumlar dağlarSevgi öldü, öldü sevgi. A. Kadir
Şub 23
yanılgı çiçeği
işte buraya, pembe boyalı duvara kapkara kalemle çiziyorum resmini sessizliğin dalıp gitmişliğin halini ocak başında; geçmişin aşk masalını anlatırken yaşlı çınar, avurtları çökmüş bulutlar yanaklarını önce beyaza sonra sarıya boyarken karanfili güneş, onu da hüznün ortasına konduruyorum baykuş fırtınasında… zaman duracak elbet aşağıda; dilin sözcükleri kemirmesini bekliyorum, sesli-sessiz ne varsa örneğin: sevişirken kuşları, öpüşürken gülleri, …