siyah beyaz tuşlarında piyanomunseni çalıyorum şimdiçaldıkça çoğalıyorsun odadasen arttıkça ben kayboluyorum seni doğuruyorum geceyeadını koyuyorum aya bakarakher şey sen oluyor her yer senben ölüyorum sesini duyuyorum rüyalarımdagözlerimi kamaştırıyor ışığınrüzgar sen gibi dokunuyor banaben doğuyorum duymak istediklerimi söylemiyorsun hiçdokunmuyorsun banasen gibi bir şimşek çakıyortam kalbime düşüyor yıldırımıben gidiyorum Özdemir Asaf
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Neden Sonra
Bir gün demek ne kadar hazinAnılarla dolu geçen yıllara!…Bakıp da ardında kalan yollara;Geri dönememek tek bir an için! Büyüttüğün artık umutlar değil,Şimdi tek gerçek var; çaresizliğin.Bak! Fırçan kırılmış, bomboş tuvalinNe biraz renk kalmış, ne de bir şekil Silinmiş o portre, göremezsin ki!Daha yakından bak dilersen, eğil;Hani o maviler? Hani o şekil?Uçup gitmiş mi ne? Hani …
Şub 23
Nazar
Gece, Leylâ’yı ayın on dördüKoyda tenha yıkanırken gördü.“Kız vücûdun ne güzel böyle açık!Kız yakından göreyim sahile çık!”Baktı etrâfına ürkek, ürkekDedi: “Tenhâda bu ses n’olsa gerek?”“Kız vücûdun sarı güller gibi ter!Çık sudan kendini üryan göster!”Aranırken ayın ölgün sesini,Soğuk ay öptü beyaz ensesini,Sardı her uzvunu bir ince sızı;Bu öpüş gül gibi soldurdu kızı.Soldu, günden güne sessiz, soldu!Dediler …
Şub 23
Nedamet
Tanrım açamadık içimizi Arık buluşmamız mahşere kaldı. Ne yelken ne gemi var limanda Kaçmak bir uzun sefere kaldı. Mercan bir sahildeymiş gemiler Bulmak kasvetli günlere kaldı Rüştü Onur
Şub 23
Eski Zaman Âşığı
Ben eski zaman âşığıyım Sevda çeker düşünürüm ağlarım Bazen tilki kadar kurnaz bazen akılsız Bazen çocuk gibiyim bazen bakakalırım. Herkes âşık olur sevdalanır Bir yolu var gönül çekmenin de Benimki sevda değil ateşten gömlek Bir kor düşmüş ışıl ışıl yanar içimde Ama ben eski zaman âşığıyım Sevmek kadar kanatlanmak da gelir elimden Gece hayalimde gündüz …
Şub 23
Beşiktaş Tramvayı
Bahçemdeki dut ağacıvurdu ince dallarıyla penceremin camına,bir Beşiktaş tramvayı geldi aldı beni,bir Beşiktaş tramvayı götürdü sana. Çemberlitaş, Şehzadebaşı, Saraçhane.Almışım parmaklarını ellerime,Beşiktaş tramvayında giderim yane yane.Terzi Adem, berber Ali,dikimaneden Emine teyzeve Makbule.Üç sarışın birader,Kapalıçarşı terlikçileri.Bir küçücük simitçi çocuk,levent bir hizmet eri. Hep iyi insanlar bunlar.Dert yüzü görmesinler.Eksik olmasınlar.Vatman ağabeyimiz de eksik olmasın.Her akşam böyle götürsünler seni …
Şub 23
Ben Sensiz Burda
Yaslanıp omuzuna geceninsabahı karşılar gibi,ama dünyaya günaydın diyemeden. Yatar gibi çimenler üstünde,ama çimenlerin kokusunu alamadan. Koşar gibi denize doğru,ama denizde kulaç atamadan. Uzanır gibi bir çocuğun başına,ama çocuğun başını okşayamadan. Tırmanır gibi gürbüz bir ağaca,ama ağaçtan bir meyve koparamadan. Kavuşur gibi eski bir dosta,ama eski dosla kucaklaşamadan. İş başında türkü söyler gibi,ama sesimi ben bile …
Şub 23
insan yürüdüğü yola benziyor
İnsan yürüdüğü yola benziyor,günlük defteri oluyor gözleri.Okunuyor, nasıl bir yağmur yağmış hayatınave nasıl bir kar. Örneğin, bir düş yüzünden hapiste yatmışsanız eğer,yılların ördüğü oya gibi bir iz utangaç bir tavırla içinizi beziyorve kamçı izleri gibi esaret günlerinizyüzünüze vuruyor. İnsan yürüdüğü yola benziyor.Eğer yüreğiniz aşk tınılıysa,aşk kokuyor üstünüz başınız. Metin Cengiz
Şub 23
gizemli bir sofrada
Hiç olamadım bir çerçeve içindeAma sonradan çerçevelendimSoyut ve soylu bir resim gibiİnsanın soysuzluğunu bildim Bile bile kendimi kandırdımUzak düşler edindim Tarihin uyumsuz belleğine Kurşun sıkan bir eşkiyaUçveren kardelen şimdiYalnız, kimsesiz, çukurunda Yedi vadiler aşmış, yedi deryalar geçmişYeniyetme yetimler düşleriyle yatmadaUzak iklimlerin kara kışındaKendini sorgular başkaları adına Kendini yemek işiGizemli bir sofrada Yanlışlar kimi zaman bir …