Ayağı kayan bir çocukKadar şaşkınım, bilemedimDüz yolda yürümenin imlâsınıKanayan dizlerime bakıp daAğlamayı öğrenemediğim gibi Sevgilisi değildim kadınlarımınBir papağan tüneğiydim belkiAma birkaç sözcük öğrendiysemKadınlardan öğrendim, yine deBilemedim sevgilim diyebilmeyi Büyülendim ama büyüyemedimAklım ermedi aynalara ve suyaYüzümü gösterip kalbimi nedenSakladıklarını öğrenemedimŞaşkınım, cahilim ben bu dünyada Ahmet Telli
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Sığınak
Sözün yine hep aşktan yanaysasevgilim sen sakla bir kaçağıbelki yorgun ve yaralıdır hâlâölüm basmıştır son sığınağıSus ve sadece dinle sessizliğiperdeleri çek ışıkları söndürbir selam bir haber gönderir belkisesleri hiç duyulmayan dostlarBir cigara sar bitlis tütünündenbir çay demle sonra, anısı kalsınbekle başında onun sabaha dekBelki benim sana böyle sığınanyapayalnız ve öylesine yorgunkimliği duvarlarda kalan bir kaçak …
Şub 23
Sözde Sararır
Olur, aramam seni ve kimseyiAnıları pas tadında bırakırımKonuşacak ne kaldıysa kalsınSusmaktır birşeylere saygılı kılanAyrılık da bir olanaktır bilirsinİnce bir sis, bir hüzün örtüsüDumanlı bir ıslık yakışır şimdiDudaklarıma, bırakıp giderimSöz / de sararır biterken bir aşkKediye iyi bak çiçekleri sulaDiyorsam da aldırma sözlerimeAlışkanlık işte başka birşey değilSöz / de sararır biterken bir aşk Ahmet Telli
Şub 23
İhtiyarlar Balladı
onlara ün mü gelir bazı ses mi duyarlaryumuşak bir kedere ufalır bakışlarıidam mahkumlarıdır aslında ihtiyarlarölüme koşullanmış bütün davranışlarıyorgun öksürükleri oturup kalkışlarıyaşayıp durmaktan gizlice utanırlarher gece artık gitmek vaktidir sanırlargeçmiş günlerinden bir destek aranırlaruysal bir gülümseme tek sızlanışlarıidam mahkumlarıdır aslında ihtiyarlarölüme koşullanmış bütün davranışları yolculuk sabaha mı yoksa akşam üstü müaylardan bu ay mı günlerden acaba …
Şub 23
Yeniliş
Açılmamış bir şarap şişesiydimKi öyle kaldımAcımı köpürtmedimİçime sağdımGözyaşlarımı göstermedimKi sildimÖzgürlüğüm beni tutsak düşürdüBaşaramadım İçimde kara kara bulutlar sallandıKi sallandılarDışarı yağamadım Ve yenildim ve sustum Edip Cansever
Şub 23
İnsanlar
İnsanlar da ülkelere benziyorSınırları var, yüzölçümleriYasaları varBayrakları, ilkeleriKimi dağlık bir arazidir.Kimi kıraçKimi bereketliKimi dardırKimi engin gözalabildiğinceKiminin sınırlarından sıkı pasaport denetimiyle girilebilir.Elini kolunu sallayarak girersin kiminden içeriSonuçta ne küçümse insanları kızımNe de önemse gereğinden çokAma anlamaya çalışNedir ve ne kadar genişleyebilir yüzölçümleri Ataol Behramoğlu
Şub 23
Ben mi? Evet..
ben mi? evet…bir gün çıkıp gideceğim kapıları, evleri, dergileri, hüzünler bırakarak…bir çiçek merhaba diyecek…hoşgeldin diyecek dağ…orman gülümseyecek…anımsayışların, bekleyişlerin, ümitlerin ya da ümitsizliklerinhırsların, yarışların, tasaların kalktığı yerdetam anlatının, salt anlatının kaldığı yerde başlayacak şiir…hiç kimseye seslenmeyen, kendi kendine yeten sadece…kendi mantığı; kendi güzelliği içinde tutarlı…ama halkın yaşantısı girecektir oraya, çünkü yaşayan büyükbir şeydir halk…deniz ve ufuk …
Şub 23
Çok Sevdim Bir Zamanlar
Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine deAlıp başımı gitmeyi yollar boyuncaSeyretmek bir bozkır akşamını camından bir otobüsünMasal şehirlerini geçerken hızla Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine deÜrpertili, sımsıcak tenini kadınlarınSalmak serin sulara gövdemiDüşüp gitmek ardına şiirin ve aşkın Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine deVarolduğumu düşünmeyi, ürpererek…Karanlık bir odada küçük bir çocuk gibiYağmurdan ve yalnızlıktan …
Şub 23
Aşk
Hayatın hızıyla yaşadık o aşkıHer şey bir anda başladıYaşandıVe bitti… Yan yana gidip de bir süreAyrı yönlerde uzaklaşanİki tren gibi… Ataol Behramoğlu
Şub 23
Sakız Ağacı
O bir sakız ağacıydı, alelade;Bir gün o yeşil sahile çıktı geldi,O zaman bu zamandır memnun yerinden;Seyreder bulutları, göğü, denizi. Titreşirdi rüzgarla güneşli yaprakları;Ömür sürdü öyle hoşnut dünyasından,Aydınlıktan uyku tutmazdı bazı gece,Motor sesleri duyulurdu uzaklardan. Tanrı adın işitmedi ömründe;İnanmadan da madem yaşanıyor diye,Rüzgarlı bir kıyıda, sevinç içinde,Yaşamak dururken düşünmek niye? Anmadı geçenleri bir defa bile;Ne uğraşır …