ağlama bebeğimsaat onikiyi vuracak soldurma gözlerinde açan çiçekleri bak sana bir nehirden beyaz köpükler sunayım bu yüzden kalem ellerim kırılsın susuz hazan yaprakları gibi kış ellerimi üşütmedikten sonra gövermesem de nice baharlar geçtim ne domur domur filizler ne erguvan çiçekleri açacak gövdemde ağlama bebeğim mutlaka nisan gelecek kirpiklerini bir yaz sayfasıyla sildin ve gittin kan …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Gecenin İplerini Çektim
gece sağanakları -ı- gecenin iplerini çektim artık barış taraftarı değilim savaş baltamı çıkardım topraktan depremleri yadırgamıyorum sınır istiyor yorgun ellerim yolum memleketlerden geçiyor ırgatlar yollarda güneşi içiyorlar kızılca şerbeti kesin bir yargı belirtmiyor gülüşleri gecenin iplerini çektim zehir içmek bir avuçtan yudum yudum benim savaşı istemem yüzümün mimiklerinden belli sen bir yarısı aynada boğulan kendinin …
Şub 23
Ellerimde Bir Demet Karanfil
Her sabahHayatın alışkanlıklarına karşı durarakEn yakın ve uzak mesafeleriBirlikte tarayarakBaşlarız güne Aşk ve ölüm iki yanımızda dururbirlikte ve iç içe yürürler hayatın yokuşlarındaBiri sonsuza kadar alınganDiğeri cesur Sen meydanlarda büyümüş çocukcaddelerde ve sokaklardaher söze açıkBir yapraktın belkiEsen rüzgarlarca kımıldayanHava kararır ve gökyüzüBütün yükünü boşaltırken üstümüzeUnutulmuş bir zamandanSesler ve sözler hatırlatan ellerinleDikkatli ve tedirgin basıyorsun hayatın …
Şub 23
Manolya
Bana biraz gökyüzü getirTek bir kelime bile konuşmadan Suyun kıyısında durup Işaret ver kalbime Gözlerin hangi çiçekten renk almışsa Mecaz duruşuyla o dalga Beni de içine çağırsın Konuştukça azalıyor güzelliğim Dalından düşen bir yaprağın kaderini yaşıyorum Aynalar kırılınca Fotoğraflar da düşüyor suya Muğlak bir cümlenin peşine düşüp Üşüyorum Rüzgâra açık bir yanında oluyorum hayatın Merhametin, …
Şub 23
Kadife Şairler
ölüyor kadife şairler…pazarların tozunda ve kulenin sisinde gömülü gün geceye akıyor…gece güne…ölüm yaşama akıyor yaşam bilince… bilinç de akar/daha karar vermedilergitse odalarından/gitse odalarından birileri… Yalnızlık ve melankoli… heryerdeydiler…dönecek yerleri yok şimdi… Lale Müldür
Şub 23
Oranj
Seni ilk gördüğüm gün, sonbaharın yabanılkahverengi geyiği benim için olduğunuanlamıştım. boynuzların iletken elektrodlargibi, tuzumsu bir karla kaplanmıştı.ağaçların etrafında yavaşça dolaşanbuğuların ve serpiştiren buzdan iğnelerinarasında mor’u tanıdım. Omurganda yanan ışıkla oryantal ikonlarınkaranlık gölgeleri ardında kırmızı vemaviyi karıştırıp moru elde ediyordun:gizin rengini. Beni ilk gördüğün gün senin içinolduğumu anlamış mıydın? bal peteklerindenbir yağmur yağıyordu. defne ormanlarınınarasında oranj’ı …
Şub 23
Kış Bitti
“Vedalaşmaların ilmini yaptım ben,”Sürgünlerin uzmanlığını.Bir vapur nasıl kalkar bir limandan.Tren nasıl acı acı öter, öğrendim. Yıllarca mektuplarla yaşadım.Kaçak tütün, yasak yayınLarla beslendim.Unutmadım. Unutmadım. En çok yelkenleri özledimBozkırın buzlu yalnızlığında.Dağlar yoktu, dağlar yoktu,Rüzgârlara yaslandım. Çılgın mıydım, tutsak mıydım?Yüreğinde karanlığın?Kan kurudu –Ben gül oldum açıldım. Cevat Çapan
Şub 23
Veled-i Rüzgar
Daha uzun söyleyebilirdim bu sevinci kendimeBekledim biraz serinlesin yeryüzüCümle ağrıların beni beslediği toprakŞimdi seninle sözleşecek bir ömrüm daha var Ellerimde birdenbire çoğalan parmakKessem de azalmıyor nafile bendeki akşamBir yarımdan doğan sana sığındım af eyleOnun adıdır artık Yeryüzü boydan boya dolaşacak o efsunlu rüzgarTenimden akıtılmış sütler içindeBeşiğinde el kadar oğullar biriktiren toprakEvvelinden tövbekar dünden lacivertSana ülendim …
Şub 23
Acı
seni de vururlar bir gün ey acıuçuşup durduğun kanatlarındansazın sözün türkülerin tükenirellerin koynunda kalakalırsın şakaklarına kar yağıyor bilesin ey acıgül açan yüzlerimizdegöğeriyor rengin senin de biz senitâ eskiden tanırız hanigöğüslerimize taş olur inerdenavuçlarımızda hira dağıydın al atların tan yerine ayarlanmış yelelerindeakdeniz rüzgarlarına karışan sendin biliyorumhiçbir tarıh yazmayacak ve birsır gibi kalacak yakılan kitaplardagöbek bağı anasından …
Şub 23
Sakın Geç Kalma Erken Gel
Usulca gir kapıdan zile basmaHiç telaşlanma ben daha dönmemişsemYoldayımdır nerdeyse yokuşun dibindeSuların kararmasını bekliyorumdurTuğla harmanlarından gelen yanık havanın Bahçedeki akşamsefalarına sinmesiniGüç bela dizginliyorumdur içimdeDörtnala sana koşan küheylanları Bütün gün kağıttan dağlar arasındaydımNabzım ileri giden saat gibi işledi durduDilekçeler kararlar tozlu makbuzlarHep adını okudum silinmiş satırlardaPencerede kuleler minareler kirli gökDurmadan kuşlar uçtu bir bacadanRüzgara karışan saçlarını …