I Kusura, vardım Benimdir dedim bu eski söz Kime açıldıysa kapılar Kapananı benim dedim Beni bir avuntudan oldurmuşlar De ki sıkıntının içini oymuşlar Böyle böyle sezdim dilin de sabrı var Akşamdan hızla geçen sesin de II Biter şimdi gecenin susmayan ağzı Eğer beni söze doğru karanlık O eski dudaklarla düşlemek seni Boynunun bahçesini bu ölü …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Çığlık
Bir gülün rengine katıp ömrümün tüm ayazlarınıDudağımda senden kalma yarım ıslıkKolaysa yağmasın bu gece yağmur, düşlerken seniKolaysa silmesin gece yüzümün çizgileriniBütün oyuncaklarımı topluyorum, gülüşler silikEksiltiyorum biriktirdiklerimiçorak tarlalarda sekiyor kurşunlarKorkuluklar çıplak geziniyor geceleriBarut kokuyor bıkkınlıklarGöremiyorum karanlıkta sürdüğüm izleriİntihar çiçekleri çalıyorum aşk bahçelerindenDipte görünmüyor gidenlerin yüzleriÇığlıklar büyüyor, bütün çığlar üzerimeÇareler direnemiyor, gözlerinin büyüsüneBütün oyuncaklarımı topluyorumDamarlarımda gezinen, değiştirmiyor …
Şub 23
Ölü Bir Deniz Yıldızı
Ey sonbahar! ey düşsel yolculuk! seniDolaştım yaz sıcaklarında, bekledimDuydum ki benim değildi artık, doğanınKalbiydi uçurumlar toplamı kalbim. De bana, anlat bana, öyleyse neden hatırlıyorum onuO fırtına kuşunu gölgesini yere düşürenGittiydi geldiği yere, uzaklığınaDöner mi bir daha dönmez mi bilmemYüklenip yittiydi gözden onca çırpınışlarıNe sevinç bıraktıydı içimde, ne keder, ne acıBir sen kalmıştın sen, ey sonbahar …
Şub 23
Yabani
sen hatırlamazsın bile ben unutmam sonrakonuştukça ruhuma insan bana dokunmadokunur gibi yan koltuktan dirseğeotobüste basamakta otomatik kapı önündecamı kırınız kırılsın acil durumlarda kalpler bir olsungöz görmeyince katlanırmış gönül görüncetüm ikiler bir olsun tüm kalpler körbi parkın banklarında güneş çarptığındakuşsuz sabahsız Bakırköy meydanındaanlamazdan gelir gibi önümden geçer gibigeçip giden bitmeyen her allahın günündenerden doğarsa doğsun bu …
Şub 23
Kalbini ferah tut
sana kinim vardır elbet senden başka kimim varkimim kimsem yok değil kesilmedi zürriyetimkesilmedi hiç nefesim koştumsa da ateşlesu olsun diye yazdım bana kimler sus desinkonuşan özneyim işte, isteyenin mezarına tükürenkin kimi öldürürmüş belki yaşarız böylecekahpenin dümeniyle yaşamanın seyrindenamerde mert der miyiz ölsek onun yerine beleş bir iş değil beni kendine düşman edişinbu cüreti sevmişsin pahasını …
Şub 23
İlle düşünce
Bir şiir; bir darlık bir dargınlıktırİnsanla insan arasındaKapıyla menteşe arasında,El ile kalem arasında Ve düşünceİlle düşünceTutunulamayanBiri vardır Hayriye Ünal
Şub 23
Saatler Geyikler
SU’ya: bizim uslanmaz ruhlarımızhiç kumrulaşabilir mi?suskuyla yanyana oturan iki kumru..iki sevgili yanyana oturarakuzun süre hiç konuşmadanyani kumrulaşabilinir mi? dünya tatsızlığı kristalleşirken kimyasal bir çözeltide,hiç bir şeyi çözemezsin…bileklerini de kesemezsinanti-maddeye kaçmak istersin sadecebazen ama bir insana bir şey olurkısa süren bir şeyiki geyiğin sıçrayıp havada öpüşmesi gibibazı insanlarla yıllarca görüşsen de bir şey olmaz.…ormanda bir kuş …
Şub 23
pirinç
pirinç ülkesi pervazlarda beliren ilk bir erik yeşili gibi dağılan tepelere güneş nasıl kayarsa gölge-tarlaların üzerinden kalem öylesine kayıyor pirinç kelimelerle bu sabah yatağımın kenarında bütün günahlarımın silindiğini gösteren bir işaret buldum: kayık şeklinde bir leğenin içinde yüzen bahar dalları… ah evet, uzak okuyucu, günahların hatırlanmadığı bir yer olmalıydı bizim için… Hiç kimsenin göndermediği artık …
Şub 23
Y-Faktörü
o bana suda birşey aramaktayardım etti. yaşamımdakisaklanmış şey bulundu.bir inci kolye dizdimkadın olmanın anlamını düşündüm.onun için elinde çam dalıtutan bir gelin olmak isterdim.yok aşk değil,uyuşmak,anlaşmakbütün o boktan şeyler değil.yok yok aşk değil, aşk hiç değil. Onun bir sözcüğüyle yaşamımdaYer alan herşeyi çöpe atmak isterdim.Gelgelim aşk değil bu, aşk hiç değil.Bir şey arayan bir kadının aradığı …
Şub 23
Garip Kuşun Yuvası
Bu evden içeri biyol girene,Oh çekmek yasak;Sofrasında tuz, lambasında gaz yasak!Öyle bir evdir ki bu,Hayale yakın, akla uzak;Delibozuk kapılarıToz bürüdü salkımsaçak;Daha açık konuşalım:Bizim evin merdiveni,Bilemedin üç basamak. Oturmuş kös dinleriz;Kimimiz arif, kimimiz ahmak;Bir babamız vardı katı yürekli,Ektiğini biçemedenGürledi gitti. Gazhane yollarından toplayıpKömür koydum mangala;Şubat sonlarında bir kış gecesi;Oy dingala dingala…Yalın ayak, başı kabakAnamız geldi;Eğildik eteğini …