— 1 —Karanlık hayatımda çok önceParıldayan tatlı yüz,Yitti gitti şimdiDört yanım gece.Karanlıkta çocuklarGönülleri daralınca,Bastırmak için korkuyuTürkü söyler yüksek sesle.Ben de çılgın bir çocuğum.Sesim neşeli değilse deTürküler çağırdım karanlıkta,Korkumdan kurtuldum. — 2 —Öylesine üzgünüm,Bilmem ki neye yormalı;Hiç aklımdan çıkmayanEski bir masaldan olmalı.Durgun yavaş akıyor Ren,Hava serin, kararmak üzre;Doruğu tepeninParlıyor akşam güneşinde.Oturmuş yukardaGüzeller güzeli bir peri;Altın saçlarını …
Kategori: Şiir
Şub 23
Zangoç
Sabahın arınmış, saydam, derin havasınaYayıyor yine çan, sesini, aydınlık, duruOkşuyor, lavantalar, kekikler arasınaDuasını bırakan küçük bir çocuğu, Çıkmış üstüne eski bir ipi geren taşın,Dilinde dua, zangoç, üzgün, mırıldanarakDinliyor inişini uzak çınlamalarınBir kuş geçiyor yanından, ona dokunarak. Ben arzulu gecenin o adamıyım. Yazık!Boşa çekiyorum Ülküyü çalan halatıBir tutam tüy söylüyor soğuk günahlarımı, Çok usul geliyor kulağıma …
Şub 23
Sıkıntı
Sana geliyorsam bu akşam, ey hayvan, amacımne bir halkın günahlarıyla dolu gövdeni yok etmek,ne de öpücüğümü akıtan onmaz sıkıntı altındave iğrenç saçlarında hazin bir fırtınayı eşelemek; Azabın bilinmeyen perdeleri altında uçanhiçliği başkalarından daha iyi tanıyan seninancak kara yalanlardan sonra tadabildiğindüşsüz ağır uykuyu istiyorum yatağından; Çünkü, katıksız soyluluğumu kemiren çirkefsenin gibi beni de kısırlığıyla damgaladı.Ama, senin. …
Şub 23
Olmak Ya Da Vurmak Öldürmek
Bir suç oluyorum ben de külümü karıştırıncaKimleri, kimleri, kimleri vursamÖnce kendimden mi başlasam şakalaşmayaÖnce kendimden mi başlasam Ben istesem Horoz gibi öterim Alıngan ve içli çocuk olduğum içinRahatlarım Bankanın camını kırsamSularım sonra atımı bir deredeNe zaman ne zaman kırlara kaçsam Ben istesem Kilidimi kırarım Kumral bir Yaz peşimdedir, dolaşırım benAltı yaşında tütüne gittim, oğlak güttüm, …
Şub 23
Çıkış
Yol, kendine bir yer bulamamışkişinin özlemidir. Kendi yerini yerleşikliktebulamayan kişi,onu yolculukta arar. Nasıl, bir yer, bir yolun başı ya da sonu;bir yol da, bir yerden önceki ya da sonrakibir durumsa — kişinin durumu da,hep, öyle, ya da, böyledir… Yerini yitiren kişi,yola çıkmak zorundadır. Yola çıkan kişi, yeni bir yer arıyordur— ama yola hep bir (eski) …
Şub 23
Terden Bembeyaz
iki kere yoruldum, ateşe atılırken birismailin gözünü bağlarken bir de,ey kimsenin istemediği dedim,seni bana versinler ödül olarakbir kuş olup uzağında durayımbakayım içine uykumu açıpkuzular çiğdemler ıhlamurgillerve güzel havalar, bu değil elbet. bir şey geldi bize, bereketi olmayanekmeksiz yenilen yemekler gibi şu sıkıntı, ne kadar düşkün banatitriyor üstüme bile annemdenen dar vakitleri esirgemiyorbozulmuş planları görülmüş hesaplarıne …
Şub 23
Düşerken
Şu ihtiyar yaşımdan bırakıp kendimiDünya denen şu umarsız boşluğaHani bir tutan olur diye belki elimiGeri gelmek istersem diyeDüşerken gözlerim değdi gözlerineBir saadet anı, ansızın sönüverenBir serap, yaklaştıkça uzağa gidenBilmem kavuşur mu her bekleyenDönmek ister mi içindeki boşluğu görenSen dönsen dünya durmaz, o da döner yenidenBaktığımda çok ama çok içeri baktım gözlerinden O sen değilsin Kemal …
Şub 23
Vasiyet
Her yıl vasiyetimi yazardım bir kağıda,insan birdenbire ölebilir ve bıraktığı izlersayısız kararsızlık doğurabilir korkusuylakalanlar için – soru işaretleriyle tıkabasadolu kalanları gördüydüm: Rahmetli bendensonra tufan diye mi düşünmüştü, yoksaaklına mı getirmek istememişti öleceğini,anlamadım hiçbir zaman nasıl yaşanabilirölüm düşüncesinden bunca firari: Birdengidenlerle ağır ağır gidenler doldururkengünlerimizi, neydi ki vasiyet bellediğim:Kâğıt üzre kâğıt üzerindeki vaziyetti.Vasiyet gidenle ilgili benim …
Şub 23
Fa Bemol
Sanmıştım ki: Gidersem dönebilirim.Bilirsiniz, hem de nasıl basmakalıptırzaman tüneli imgesi. Girdim oysa ben,çıkamadım: Uzun, hızlı, girdaplı birtek yöndü – vardığımda ne kendimdimartık, ne başkası: Ne canlı, ne cansız,eskimiş nota kâğıtları üzerinde bir avuçkanlı ses, mürekkep lekesi, iç çekiş;ne olmuşum, ne olmamış. Enis Batur
Şub 23
FUGUE XVII
“Ne Zaman Bitiyor Peki Kitap?” “Nerede ne zaman başlıyorsunuz bir kitabasözgelimi?” diye soruyor kadın. “Bilemiyorum”diyor şair: “Başlangıcı sonra farkediyor galibainsan: İlerlemiş bir hastalık gibidir şiir: Hemenhep gecikir teşhis”. Birkaç aydır kitabı kuruyor.Hayatlar geri duruyor artık: İmgeleminde yüzenyüzler, kesitler, sanrılar bırakıyorlar yerleriniharflerin ve boşlukların yarattığı pürüzlere.“Vazgeçtiğim kelimeler”: Gülümsüyorlar, uzunbir sessizlikte aynı anda karar kılmadan önce. “Ortaya …