Nakışlandı bin elvana çiçeklerKalbim irşad oldu gönül sevindiBir can bağışladı cane çiçekler Yeşillenir budaklanır allanırYüzbin renkte noktalanır hallanırKimi yeşillenir kimi allanırKimi batmış kızıl kane çiçekler Seher ağladı rahmet elendiGüzel gözlerinde yaş danelendiÖğle güneşinde fervahelelendiAz kaldı eşkimden yane çiçekler Bağrımdaki hançer midir ok mudur?Benim derdim çiçeklerden çok mudur?İlahi bunların derdi yok mudur?Bilmem neden güler bu divane …
Kategori: Şiir
Şub 23
Garip Hal
Geçici değil mi dostum,şu gördüğün bütün güzellikler?Bütün güzellikler gibigüzel günler de çabuk geçer.Çabuk geçer yaz günleri,bayram günleri,düğün günleri… Zamanla bu güzel günlerbirer anı olur.Ve onları hatırladıkçayürekler burkulur… Recep Küpçü
Şub 23
Döndüler Evlerine
Evlerine döndüler ve karılarına, bir defa bile hayatlarında, tanımadıklarını söylediler benim gibisini,Ama… Döndüler evlerine. Evin ne kadar da temiz dediler bana, hiçbir sözüm kimseyi incitmezmiş hatta, havam da gizemliydi belli ki,Ama… Döndüler evlerine. Bütün erkekler beni övüp dururlardı, ne de güzel gülüşüm, aklım, kalçalarım vardı, yine de bir gece geçirdiler benimle, belki üç, …
Şub 23
Geldiğinde Bana Sen
Geldiğinde bana sen, davetsiz, ansızınÇağırıyorsun beni Hatıraların beklediğiEvvel zaman odalarına. Bir çocuğu avutur gibi,Tavan araları bana sunduğun, Günlerin bir avuç tortusu,Öteberisi kaçamak öpüşlerin, Ödünç aşkların pılı pırtısı,Ve sandıkları gizli sözlerin, AĞLIYORUM Maya AngelouÇeviren: Faris Kuseyri
Şub 23
Bu Bakire Fahişeyken
Bu bakire fahişeykenevlenmeyi düşlüyordu ve çoraplar örmeyiama sonunda yine kendi halinde birbakire olmak istediğindegündelik rutinleri vardı artık ve bir de kocasıözlüyor şimdi o eskiyağmurlu ve müşterisiz gecelerio herkesle yattığı yatağına uzanıpevlenmeyi ve çoraplar örmeyi düşlediği. Mario BenedettiÇeviren: Bülent Kale
Şub 23
Meşe Ağacının Solunda
… Tanrıyı düşünüyorum bazenöyle çok da değil amazamanını çalmak istememhem zaten o uzaktaama sen yanımdasın şimdi keder içindeyimkeder içindeyim ama seviyorum senidaha nice saatler geçecek biliyorumbir nehir gibi akıp sokaklar geçecekhep yanımda olan ağaçlargökyüzüve dostlar geçecekama öyle şanslıyım kiseni seviyorumçok eskiden çocukkençok eskiden, her neyse boş verbasit bir tesadüftü zatengözlerinde kaybolmak gibi tıpkıizin ver kaybolayım …
Şub 23
IL CUORE
Artık kimse kazımıyorduvarlaraağaçlara luis ile maria raguel ile carlos alfonso ile martadiye iç içe geçmişiki kalbin ortasına şimdi çiftler yalnızcaokuyorlar bu eskigereksiz duyguluklarıduvarlardaağaçlardave yorum yapıyorlar ne aptalca şeyler diyesonsuza dekayrılmadan evvel. Mario BenedettiÇeviren: Bülent Kale
Şub 23
Babam
Babam iki tek atınca,“Hadi seni karpuzlara götüreyim” derdi(Karpuzlar Gebze’de oturan kızlardı)Annem kızarır, kızar,“Bey çocuk daha küçük” diye çıkışırMutfağa gider ağlardı.Babam karpuzdan anlardı. Cevat Çapan
Şub 23
İstanbul’daki
İstanbul’da bir sevdiğim vardıKeçi yavrusuna benzer,Rüzgar eserdi hafiften gözlerindeHalden anlardı. Bütün Şehzadebaşı bilir hikayemizi,Gülhane parkı bilir, gemiler bilir,Gelip geçen bakardı. Yanakları güz elmasına benzerSoğuk havalarda.Ormanlar gibi bakışları;Çocuktu, aceleci, bir hali vardı.Bahar günleri geldi miydiSaçları uzardı. Adını bile unuttumYüzünü de, gemileri de,Yalnız ara sıra aklıma geliyorSabah akşam iş başındaVe asfalt caddelerde. Cahit Külebi
Şub 23
Kiraz Dalı
Haziran’da kiraz dalıÇocuklar uzansın diyeYere doğruEğilir Arif Damar Şiir bana annemin çocukluğuma dair anlattığı bir anekdotu hatırlattı. Annem bahçede babamla beraber kiraz deriyorlarmış. Bende o sırada 2-3 yaşlarındayım ve bahçede oynuyorum. Önümde mama önlüğü varmış ve onunda ön tarafında cebi bulunuyormuş. Bir süre sonra babamın yanına gelmiş ve kiraz ağacının alt dallarından topladığım henüz olgunlaşmamış …