Okurken çizdiği bir satırı gördüm o elinbir kitapta. O eli gördüm, o elin ışığını.Sahipsiz bir karanlıktan çıkardı beni.Kitap oradaydı ve bilmiyordum oradaolduğunu. Kitabı okuyan oradaydı vebilmiyordum, çizilmiş satırı görene değin. Senin elindi o satırı çizen, bir sayfayıçevirince incecik bir ışık düşüren geceme.Elimden tutan senin elindi o ışığa doğruyürürken. Bilmiyordum ve öğrendimyıllar sonra yeniden okurken o …
Kategori: Şiir
Şub 23
Çıkalı göklere âhım şererî döne döne
Çıkalı göklere âhım şererî döne döneYandı kandil-i sipihrün cigeri döne döne Ayagı yer mi basar zülfüne ber-dâr olanınZevk u şevkîle virür cân u seri döne döne Sen turup raks idesin karşuna ben boynum egemİne zülfün koca sen sîm-beri döne döne Şâm-ı zülfünle gönül mısrı harâb oldı deyüSana iletdi kebûter haberi döne döne Sen olasın deyü …
Şub 23
Bir Çizgi Daha
Üstünü örttüler bir çocuğun. Anlamadılarörtülen çocuk değildi. Boğulup kalanbir dünyaya-geliş çığlığıydı, bir sessizliktifırlayıp çıkmak isteyen boğazından, gökyüzünebir bakış, rüzgârını aralayıp bulutların. Üstünü bir şiirle örttüler. Görmedileraçılıp kapanan dudakları. Suskunluğunoyup boşalttığı bir okyanusta, sularladibe inen ve bir daha yükselmeyen son ışıltıları. Bilmediler onu nasıl çıkarmak istediğiniörtülen şiirin altında, nasıl soluk verdiğinidudaklarına, yeniden su yüzüne çıksın diye …
Şub 23
Eskiden
EskidendiKelimelerin kalbini açar bakardım.EskidendiUçar üzerinden bozkırınÇocukluğa giderdim. Yine giderimAnnenin yüzü hâlâ masumHâlâ acılı bakışları. Ağlamak içinKalbimi ağaçlara bağladığım zamanlarOrmanların derinlerindeYaprakların açılmasıVe konuşmasıEskidendi. Sonra kelimeler geldiVe oturdu karşısına kalbinGitmedi. Bejan Matur
Şub 23
Son Söz
Boş eller ve gözlerle duruyorum yaşamın ve ölümün eşiğindeVe sesini duyduğum bu deniz;Boğulanları geri vermeyen bir denizdir zamanVe benden sonra dağıtacaklar ruhumu, ezik düşlerimSözlerim şimdiden ıslak dudağımdaBir yaprak gibi kuruyor işte Bu dizeleri kollarım sonuna kadar açıkken yazacağımDuyulsun kalbimin orda dört kez çarptığıGeçeceğim boğazımı ve sesimi ve nefesimi ve şarkımı ölümü göze alarak Bendim seçen …
Şub 23
ve taş düşmeye devam ediyor bir yıldız derinliğine
sevgilim, hiçbir şey söyleme, bırak düşsün bu sözcük sessizliğin içineuzun zaman avuçlarımda parlatılmış bir taş gibihızlı ve gösterişli bir taş kihayatımızın içine düşer gibi derinkatettiği bu uzun yol olsa olsa uçurumla buluşmak içinhani o sonu gelmez sessiz yolla zamandan önce buluşmak içinve bir korku doğar işitemeyince hiçbir su sesini uzaklardanhiçbir yere çarpmayınca vurmayınca duvardan duvarahiçbirşeye, …
Şub 23
Deniz Feneri
Ufkum puslu karanlık;Tayfa çığlıklarıyla doluGünlerim gecelerim.Başım önüme eğik,Öyle dimdik değilim.Tozlu merdivenlerimdenKendimi içten içeBir çıkar bir inerim. Ben batık bir gemininMetruk deniz feneriyim.Gömüldüğünü gördümDenize bir serenin,çırpınışını yırtık yelkenlerin.Gördüm derin iç çekişleriniKendini bir çorap gibiTersine çevirenlerin. Yuvarlanıp dağıldığınıBaşıboş varillerinGizledim herkestenAma görmek istedim;Kanın tuzlu sudaZambak gibi açıldığını.İşlenmemişCinayetimdir bu benim. Rivayetlere dayanıyorBelirsiz geçmişim.Bir fotoğrafın arabı gibiDonuk bakıyor gözlerim.Belki de …
Şub 23
Hangi Eşikte
Hangi eşikte, hangi akşamdaAyrıldı yan yana yürüyen gölgelerimiz,Hangi aydınlık yuttu seniNasıl taş taş ördüm benBu yalnızlığı dört bir yanımda… Gül toprağın gecesine yaslanırOradan güler güneşe,Bütün sazlarKendi akşamını hazırlar,Bir şüphe damlar geceyeSabah raksına başlar. Sen sesini yıldızlara verdinBüyük rüzgârların uğultusundaArayıp bulsun diye beni… Ahmet Hamdi Tanpınar
Şub 23
Ölüm Yıkanması
kadınlarla yatanlar kazandı ve parlamentocularşimdilikgüneşin doğuşunu ve batışını hiçleyipve sonra sessiz sedasız dünya işleriorman kanunu evlenmek filân gibi şimdi bunların hepsi olur, nasır gibidirsen bana bir haber ver geçtiğin yerlerdenyollar güvenli mi buğdaylar nasılpilleri var mı radyolarınözellikle pilleri var mı radyolarınbak olduğu gibi söyle elin nerelerdeaklının akşamı nerde batıyorbaşkakaç çocukla yetiniyor herkesherkes gülmüyor mu bazı …
Şub 23
Sonnet
– Yalnızlık için* Çekemezsin bir yere sineden başka.Biliyorum günler hep böyle geçecek.Ne akşamleyin komşu, ne bir akraba,Ne bir dost, oturup karşılıklı içecek.. Yalnızlık sade şurda burda değil,Düşüncede, hatırada ve dilekte.Hangi taşı kaldırsan, nerde “of!” çeksen,Bir dudağı yerde, bir dudağı gökte.. Bilmem rengi nasıldır, boyu ne kadar.Biçen her kimse yıllardır yanlış biçiyor.Bir elbise ki, alabildiğine dar.. …