Sevdiklerim göçüp gidiyorlar birer birer, Ay geçmiyor ki almıyayım gamlı bir haber. Kalbim zaman zaman bu haberlerle burkulu; Zihnim düşünceden dağınık, gözlerim dolu. Kaybetti asrımızda ölüm eski hüznünü. Lakayd olan mühimsemiyor gamlı bir günü. Çok şey bilen diyor: “Gidecek her gelen nesil Ey sâde-dil! Bu bahsi hayatında böyle bil ! Hiç durmadan, hayât öğütür devreden …
Kategori: Şiir
Şub 23
Dar Zaman
Daha katı günler yolda, yakın. Dönekliğe ayarlanmış zamanlar görünür gitgide çevren çizgisinde, çekip bağlarsın yakında ayakkabılarını, köpekleri avlulara geri kovalarsın. Balıkların içi çoktan buza kesmiştir çünkü yelde. Yoksulca yanar ışığı kandillerin. Sisi tarar bakışların: Dönekliğe ayarlanmış zamanlar görünür gitgide çevren çizgisinde. Ötede sevdiğin kuma batıyor, çıkıyor kum dalgalanan saçlarına, doluyor sesine, düşüyor ortasına dediğinin, sevdiğine …
Şub 23
Karıncaların Dili
Karıncaların diliyle geldimBir dağ anlatısıydı sunduğumCüssemi hesaba katmadanYoruldu şimşir dualar şimdiGüneşten süzdüğüm bahtımKör karanlıkta yoğruldu Aşkın en yoğun felsefesiElmada gizli Adem’den beriSeni yalınkat bırakanlar ne bilsinNe bilsin bit pazarına nur yağdıranlarRüzgârımdaki derviş nefesiniGüllerdeki peygamber kokusunuOysa ben alnımı pusula bildimTek bir yöne doğrulupHayat bu kadar ucuz muHep bunu sordum Karıncaların diliyle geldimBeni yalnız sen anlarsınEy içimdeki …
Şub 23
Karanfil Karinesi
Neye üzülüyorsak ona iman ediyoruzyekûnu etten sütunlarla taraçalanmış şu yer kabuğuna sövüpiçimizdenbiri çıkıp fersiz gözlerin perdelerini aralaya dursunellerin ayalarını kara düzen hesaplara sayıpşaklatarak parmaklarını son ütücülerebir güle sırf dikeni için katlanabilmek müşkülpesentliğiniiçimizdenalçalıp biri koynundaki yılanları bastırsa topuklarınayüzlerce yılın zehriniaşağısına aşağıların anlatsabiz biliyoruz dese sen de biliz sürücüleridir o atın dizginlerini sıvazlayanpek cevvalo meydandao pıhtılaşmamış kalbi …
Şub 23
Şair
Geceleri uyuyamıyorum çoğu zaman,Yaşam acı veriyor,Şiir yazıp kelimelerle oynuyorum o zaman,Kötüsüyle ve iyisiyle,Kurumuşuyla ve dolgunuyla,Açılıyorum onların parıltılı denizinde.Uzakta, palmiyeli adalar yükseliyor maviden,Mis kokulu rüzgar esiyor sahilde,Ve bir çocuk oynuyor renkli kabuklarla,Yeşil kristalde kar beyazı bir kadın yüzmekte.Denize yağan renk sağanağıRuhumun üstüne de yağmakta;Şehvetle akıyor, matem içinde donuyor,Dans edip koşuyor, kaybolup duruyor,Sade elbiseler giyinip kelimelerden,Sürekli ton, …
Şub 23
Çöl’de Aşk Yağmuru
Çöle çıktım, Aşk yağmıştı yağmur gibi ve yer Aşktan ıslanmış, öyle ki insanın ayağı çamura batacak gibi benim ayağım aşka batıyordu! Bayezid Bestami
Şub 23
Pervin İtisami: İran Şiir Semasının Pervin’i
Pervin İtisami: İran Şiir Semasının Pervin’i Pervin 1906 yılında Tebriz’de doğdu. Babasının adı Yusuf’tur. Pervin’in babası İtisamu’l-Mulk lakabıyla tanınan döneminin önemli yazar ve ediplerindendir.Pervin ailesiyle beraber çocuk yaşta Tahran’a gelir ve burada yaşamaya başlar.Pervin çocuk yaşlarda babasının yanında Fars ve Arap edebiyatıyla tanışır ve evlerine gelip giden babasının dostları olan o zamanın tanınmış edipleri ve …
Şub 23
Münzevi
Bir sonbahar akşamı… SahillerdeyimGamlı bir heykel gibi kayalarda benDağınık saçlarımdan pervasız esenRüzgârların elinde bir kırık neyim. Engin bana yâd eder yetimliğimi,Gözyaşlarıyla düşer dalgalar kumaIssız bir yoldayım ki hasta ruhumaHerkes yabancı: Kimden sorayım kimi? Gökler esmer ve derin, sular dalgalıSahilden uzaklaştı son yolcular da;Enginleri dinliyor yalnız kenardaSararmış bahçesiyle virân bir yalı. Dumanlarla örtülen bir deniz gibiCanlanıyor …
Şub 23
kasîde der tevhîd-i hazret-i bâri
قاصیده در توحید حضرت باری gül faslı gelip oldu gönül bülbül-i şeydâ hem başladı efgâne görüp bir gül-i ra’nâ گل فصلی کلوب اولدی کوکول بلبل شیدا هم باشلادی افغانه کوروب بر کل رعنا gül aşkına eylerse anâdil bu figânı ey gonca-i ra’nâ ne içün sende bu sevdâ کل عشقینه ایلرسه اکادل بو فغانی ای غنجه …
Şub 23
Çoban Çeşmesi
Derinden derine ırmaklar ağlar,Uzaktan uzağa çoban çeşmesi.Ey suyun sesinden anlayan bağlar,Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi? Gönlünü Şirin’in aşkı sarınca,Yol almış hayatın ufuklarınca;O hızla dağları Ferhad yarınca,Başlamış akmağa çoban çeşmesi O zaman başından aşkındı derdi,Mermeri oyardı, taşı delerdi.Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi,Değdi kaç dudağa çoban çeşmesi! Vefasıs Aslı’ya yol gösteren bu,Kerem’in sazına cevap veren …