Kategori: Şiir

Dönüş

Nihayet İşte mağlûbum  Ey aşk Şimdi beni bir muzaffer gibi karşıla Beni bağışla  Beni kabul et  Bana sükûnetini ver Ahmet Şirin

Güvercin Gerdanlığı’nın Avlusuna Yuva Yapan Güvercinler

Beyaz ipek gibi yağdı karBir kız kardan hafif yüreğiyleGeçip gitti güvercinleri anımsatarak. Ataol Behramoğlu Sen elimden tutuncaBir mavilik çökerdi gözlerimeSonra tüm denizler çekilirBir orman uğultularla sarsılırBir güvercin sürüsü havalanırdıKış bürümüş yüreğimden Tuğrul Tanyol onu vurdular gözümle gördüm onubir güvercin havalandı. Behçet Aysan başını menekşeye koydu, uyudubir güvercin çalılığın orada Edip Cansever Güvercinlere emanet ederdim yüzümüAç …

Devamını oku

Göz

Kuzeye doğru Gidiyor şiirim  Ateştir ve gidiyor  Hüzündür ve gidiyor Ta Van üzerinde duruyor ve bükülüyor Şafağın turuncu penceresi üzerine yağıyor  Ve Dersim’in gözlerinde eriyor.  Şiirimin gözleri  Annemin gözleri  Dersim’in gözleri  Aydınlığın ırmaklarıdırlar  Onların kaynakları karın yüreğindedirler  Kar da ebedi bir aşk  Ve hiç sonu gelmiyor! Şerko Bekes

Fısıltı

Akşamdı.Boyacı çocuk MehmetŞam’daBüyük Meydan’ın bir köşesindeyorgun başını büküpincecik gövdesini hızlı hızlı sallıyorduelindeki fırçayla beraber.Akşamın küçük Mehmet’ikendi kendine fısıldıyordu:Sen, öğretmen, kolunu indir!Sen, bezirgan, kolunu indir!Polis… Casus… Asker… Cellad.İyi insanlar… piç insanlarsiz, hepinizsırayla indirin kollarınızı.Kimse kalmadıyalnızca Allah…İnanıyorum kiöbür dünyada daAllah ayakkabılarını boyatmak içinbir Kürdü çağıracak.Kim” O Kürt ben değilim!” diyebilir kiAh anneciğim!Sence Allah’ın ayakkabıları kaç numaradır?Ne kadar …

Devamını oku

Taşralı Uzak Akraba

– Kapıda tanrı olduğunu söyleyenbiri var, han’fendi! – İşte bir deli daha!Sayıları gün geçtikçe artıyor.Bir ekmek parasıveriver gitsin. – Sadaka istemiyor ki, efendim… – Bak işte bu kötü!Neymiş derdi peki? – Dün gece yatarkenyardıma çağırmışsınız onu.İsminizi söylüyor;aynı köydenmişsiniz. – Demek, tam tımarhaneden bu deli!O köyden öyle biri yok de, burada;üstelerse kapıcıya haber ver;o onun dilinden …

Devamını oku

Birlikte

Bir akşambir kör bir sağır ve bir dilsizbirkaç saat içinbir bağda kürsülerdedoğru ve yalınfakat kahkahaylaOturmuşlardı.Kör sağır olanın gözüyle görüyorduSağır dilsizin kulaklarıyla işitiyorduDilsiz onların ağız ve dudaklarından anlıyorduÜçü de birlikte veAynı anda gül kokluyorlardı Şerko Bekes

Eyvah! yine hüzün

uyandım ki masamda duruyor kırmızı gülleronları kim koydu kırık dökük dizelerin,solgun harflerin arasına?harabeye çeviriyor gönlümü bitti desem de bitmiyor bendeki aşk hüznü..eskiden ne çok inanırdımgüllerin mucizelerine, geyiklerin bütün biryeryüzünü dolaşıp buğu içinde döndüğünekarlı kış gecelerine aşk bitti desem de hüznü kalıyoryılkıya bırakılmış bir at hüznübir serçe ölüsünün hüznüiçimdeki sıkıntısı, tortusu.. uyandım ki bu bendeki hüzne …

Devamını oku

Bellek

sözün belleği yok kopardığı dalları bahçesine taşırkenunutuyor az önce terk ettiği ormanıkaybolduğu patikalarda döküp saçıyorözündeki anlamı -geri dönülmez artıkkorkmayalım kuşlardan- yolun belleği yok eksiliyor dil yolundayürekte döllenen dirimher şiirin bir ölüm oluşubelki de bundan -merhumu nasıl bilmezdinizaz mı su içmişti pınarınızdan- ölümün belleği yok adak değilsözcüklerin üzerine diktiğimtitrek alevli mumlarsarhoş geceyegünün yolunu gösteriyorlar -gecenin teni …

Devamını oku

Üzüm

sıyrıldık yaz aşklarındanEylül’e döndü yüzünpuslu, hüzünlü, ıslakEylül’ün hüneri hasatve şaraba dönme umudu üzümün Aslı Durak

Kapalı Mekân

Ne kadar güzeldi, kirazların TürkçesiEkmek ören kadınlar, bahçenin sesi-Giderken görürdük kimi kızlarıEllerinde baharın şaşkın dalları! Bir gül düşün, gönülsüz açanOlan her şeyi solduran zaman;Çocuklardan önce yatan babalarGelmiş ve kalmış o yorgunluklar… Artık durmadan kırk yaşındayımCebimden çıkmıyor dünyanın eli,Nereye dokunsam eskiyor hemenGünler günleri örtmüyor şimdi. Kimsenin gücüne gitmesin diyeEzberledim yolları, sulardan önce-Bir kusur aradım, yalnızlığıma;Ağaçlar gövdesinden …

Devamını oku