Kategori: Şiir

Bir Saat beklemek Çok Uzun İş

Bir saat beklemek çok uzun is,Aşk biraz ötede duruyorsa;Kısadır sonsuzluğu bekleyiş,Sonunda aşk armağanı varsa.. Emily DickinsonÇeviren: Talat Sait Halman

Ayna

kırılınca bir büyük aynaşarkılar da yarım kaldıbüyü bozuldu, durdu saatlersuda suretimiz asılı kaldı. yoktu, şehirler gezdim ülkelerdüşlerim sahipsiz kaldıve şimdi kim bilir nerdelergül güle değdi solmuş kaldı. anıları öğütür değirmenlerbir aşk söyleyin ki banadaha başlarken öl demeler. kırılınca bir büyük aynaaşk bitti şarkılar yarım. Behçet Aysan

Cam Seslerinden Bir Anı

kısacık bir andı, bana cam sesleri gibibir anı kaldıkısacık bir andı, o çok duyarlı dengeleryansıdı ipe dizilen incidünya ile kişi ilk yazdı, sonradan saydam birşeyleryağdıuyum karıştı ince havaya kısacık bir andı, belki farkında biledeğildin senben sonsuz kişiydim, o kapıdançıkarken anıların cam kırıkları gibitoplandığı o anbaşka anıların anılarıgeçiyor aklımdan… Lale Müldür

Küpe Çiçeği

oraya acıdığım yeredokunduğun zamanbana iyi geliyorsunama her zaman değilseni beklemektenseoraya taze bir yaprakkoyarım daha iyi Lale Müldür

eskil bir aşk öyküsü

boynumda yağmurdan bir kolye…ıslak taşlara oturuyorum bugünlerde…bir siyam kedisi ve ben… pek çok şeyi geriye doğru unutuyoruz…eski rus bir sevgilim vardı…başka birisini göze alamam bugünlerde…öykü safir aynalı bir salonda geçiyordu…herşey önce çok güzel başlıyordu…sen, gözünde siyah bir bant, beni dansa kaldırıyordun…ben seni portekizli bir korsan sanıyordum…sonra ortaya çıkıyordu eski bir rus soylusu olduğun…yelkenbezi fularını çıkarıp… …

Devamını oku

Diyarbekir Kalesinden Notlar

1. Varamaz elimAyvasına, narına can dayanamazken,Kırar boynumu yürürüm.Kurdun, kuşun bileceği hal değil,Sormayın hiçLaaaaal…Kara ferman çıkadursun yollara,Yarin bahçesi tarumar,Kan eder perçem Olancası bir tutam can,Kadasına, belasına sunduğum,Ben öleydim loooy…Elim boş,Ayağım pusu.Bir ben bileceğim oysaNe afat sevdim.Bir de ağzı var dili yokDiyarbekir Kalesi… 2. Açar, Kan kırmızı yediverenlerVe kar yağar bir yandan,Savrulur Karacadağ,Savrulur zozan…Bak, bıyığım buz tuttu,Üşüyorum …

Devamını oku

Sürgünün Yakınmaları

Ve sen, sürgün: Konup göçücü olmak, hep konup göçücü,han misali bir dünyave bizim olmayan gökleri seyretmek,bizim olmayan insanların arasında yaşamak,bizim olmayan şarkıları mırıldanmak,bizim olmayan bir gülüşle gülmek,bizim olmayan elleri sıkmak,bizim olmayan gözyaşlarıyla ağlamak,bizim olmayan sevdalara salmak kendini,bizim olmayan yemekleri tatmak, bizim olmayan tanrılara yakarmak,bizim değilmiş gibi adımızı işitmek,bizim olmayanı, şunu bunu düşünmek,bizim olmayan bir parayı …

Devamını oku

Rüzgarını Özlüyorum

Bırakıp gittiğin zaman beniDünya terk ediyor beniBir garip duyguyla öyleYapayalnız kalıyorumKısa sürüyor verdiğin esenlikKuşkular ikircikler içindeBaşlıyor bekleyişin işkencesiHiçbir yere sığamıyorumHele bir de uzadı mı arayışınUnutulmak korkusuyla tedirginTükeniyor kalbimin direnciAykırı sularda bungunBir çürük tekne gibiRüzgarını özlüyorum. Şükrü Erbaş

Estetik Monodram

dirimin inceliğini yazdığım monodram bittive içimdeki deniz çekildi kurudum tuzum hasret yığını sol boşluğum ferfecir yemen ellerine s a v r u l d u m yoluna kurban olduğum farkında değil miyim sanıyorsun ustaca gözlerimden çekilmiş zamanın ağında bilirim, gösteri balıkları yaşamaz artık çırpınış balıkçıl kuşlar için bayram sofrası bin kıratlık inciyi kaybederek yaşamak karada …

Devamını oku

Duygu Yaraları’ndan

*ah kafeslerdeki hayvanlaracınız ne kadar yabancı banabilseniz ne kadar uzak dilinizve canavarca. *gözlerimden ufak gözleri var kuşlarınellerimse onların ayakları gibiyürümek isterdim sevgilimin yolunda böyleçektiğim acıları hiç tanımadanbir selam bile vermeden. *kaybettiğim ne kadar çok şey varunuttum artık gülmeyiağlarken gülüyorum. bir sahtelik yok artık davranışlarımdadünya gözle görülen bir varlık değil artıkbir kuş gibi yakalandım uçamıyorumgönlümün dilediği …

Devamını oku