Ateşin ne kadar uzun bir sürede yanar hale gelmişse,o kadar uzun bir süre yanar-sen onunla ne kadar uğraşmışsan,seni o kadar çok ısıtır.-Tersi:ateşini ne kadar kolaylıkla yakmışsan,o kadar geçici olur o da;seni o kadar az ısıtır… Şunu bil:ancak zorlukla yakılan ateş,temelden,gerçekten,yanar-ve ısıtır… Ateşinin kolayına kaçamazsın. Ateş yakmanın,bir de odun taşıması vardır-ve,kül küremesi,ocak temizlemesi… Ateşlerinden fırlayabilecek kıvılcımlar …
Kategori: Şiir
Şub 23
Seniha’nın Günlüğünden 1
Gözlerimden uçtum -bırakıp eski gövdemi-Aynanın önünde durdum-Kenarları saydam yapraklı aynanın-Omuzları açık giysimi giydim -siyah-Topaz kolyemi taktımGöğsümün ortasına bir gül yerleştirdimAcı, apacı bir gülDışarı çıktımMuhassen’e uğradım -çağırdı demin-Firuze ve turuncu deniz kabuğu alaşımı Muhassen’eYedi lamba, yedi güvercin saçlarındaVe eşyalarında bir başkalık: ‘çabuk-güzel’Her şey ‘acele-sıcak’, ‘acele-yerli yerinde’Her şey, ama her şeyBir düğün öncesi gibiUzun bir deniz yolculuğu …
Şub 23
Nisan Tezleri
I (Kimine aşktır yaşamdır kimine, ama nisan bir isyandır senin sessizliğinde.) adını yasak metinlerde buluyorumbir devrin silsilesinde adını ve namını bazen mistik bir güç gibi misyonerler gizliyor bazen bir kitap gibi entellektüeller ve işçiler adını yasak metinlerde buluyorumbir başka devrin kafesinde yasak ve yaslı gizleniyorum bir düş gibi kaçarak gerçektengizlendikçe küçülüyorum ve katılıyorum yasına adına …
Şub 23
Trafik
kentin baskısı kaldı bizeve ışıkları trafiğin ya da kazası oysa biz hep bir düş kazasındayitirdik arkadaşlarımızı karşıdan karşıya geçerkeneli bırakılan çocuklardık o insan kalabalığındakison gülümsemesiydi annemizin sonra hangi tarafa geçsek karşıda kaldık! Zafer Ekin Karabay
Şub 23
Bazı Yaralılara
Nereye bakıyorsunİşte yaralı insanların fotoğraflarıİşte yangından çıkarılan çocuk cesetleriBu, savaşmış bir atlının sakat kalan ayağıBu kesik kol, önemsiz bir iş kazası Kime bakıyorsunİşte bacağından alınan üç parça kemikİşte bombardımandan sonraki yaralılarBu, sınırı geçemeyenin aldığı yaraBu yarım adam, küçük bir işkence hatası Neye bakıyorsunSayamazsın o ciğerdeki yaralarıKime bakıyorsunBilemezsin geçmişindeki yaralarıNereye bebeyken nazar boncuğuKime büyüyünce kurşun yarası …
Şub 23
Deli Kızın Türküsü
III Sana büyük caddelerin birinde rastlasamElimi uzatsam tutsam götürsemGözlerine baksam gözlerine konuşmasakAnlasan Elimi uzatsam tutamasamOlanca sevgimi yalnızlığımıDüşünsem hayır düşünmesemSenin hiç haberin olmasaSenin hiç haberin olmaz kiBaşlar biter kendi kendine o türkü Yağmur yağar akasyalar ıslanırBulutlar uçuşur geceleyinBen yağmura deli buluta deliBir büyük oyun yaşamak dediğinBeni ya sevmeli ya öldürmeli Yitirmeli büyük yolların birinde ne varsaBöcekler …
Şub 23
Üşümekten Değil Korku
Yorgun savaşçılarız, yengiler eskitti biziUtanırız tadına varmaktan içkilerimizinBiri bütün güneşleri toplar, vermeye bekletirÜşümekten değil korku, ısınır olmaktanYorgun savaşçılarız, sevgiler ürküttü bizi Tutulmuş dağ yolları oklar ve tuzaklarBiri dostluk adına bağışlar çirkinliğimiziDüz yollara düşeriz yeniden oksuz ve tavşansızYılgın savaşçılarız, sevgiler ürküttü bizi Gülten Akın
Şub 23
Açık Kalp Ameliyatı
hepimize yeter bu aşk aralık tut kalbini üşürsen temmuz tut, kar tanesinin yumuşacık süzülüşü gibidir sevişmek bu kalabalıkta her aşk biraz yaklaşmaktır kansız bir cinayete her aşk taslaktır, tasadır belki de yalnızca 5’i olan bir saate bakıp bakıp ağlamamaktır, tutmaktır kendini boşalırken bile kaybolan ya da ne bileyim güpegündüz çalınan kum saatidir, çingene sesidir, hepsidir. …
Şub 23
Bir Sokağı Yürümek
ağlar çekiliyor sulardan sular da biziz bir sokağı yürüyorum ardımda peygamber çiçekleri kaldırım taşları, unutulmuş bir an, tırnak izleri ardımda fistolu perdeler, özenle saklanmış tabancam bir sokağı yürüyorum ağlar çekiliyor sulardan herkes küçük bir hayatı doldururdu tıka basa anı biriktirirdi herkes; yaşamak buysa! usulca beklerdik sessizliğin çökmesini. susardık sonra yataklara ulaşırdık tören adımlarıyla bir sokağı …
Şub 23
güle ve aşka veda
Kalbinin durağında eyleşmeden geçiver verimli kuluçkada peydahlanan balçığın tahammülsüz atların sırtına bindirildi bırak da can çekişsin bir alabalık gibi ruhun kirli sularda gözeyi anımsama künyende tabiatı hatırlatan ne varsa rendele hafiflesin boynundaki ağırlık çocukluğunun masal küresinden sökülmüş ülkelerini bir bir geçir madeni ipten ve bu afyonlu çağın mabedinde tesbih çek güle ve aşka veda güle …