Yanlış düşler içinde dalgın dalgın yürüyenBaşını çarpıp kanatan ara-sıra gerçeğeİkide bir karıştıran ağaçtaBir dal mı olduğunu yoksa yaprak mıYoksamaya çalışan alaycı bir ormanıSensin toz kumaşlı giysiyi sevenİnce bir uğultunun küçük kardeşiSevdanın son Kerem’ine benzeyen Seni bir yerlerden ısırıyor gözleriAntika eşya gibisin aşkın sergi salonundaGörkemli gösterilerin yapay oyuncularıTükrük üretmeye alışkın ağızlarcaBilgiç laflar ediyorlar karşındaKonuşsun susmayı beceremeyenSen …
Kategori: Şiir
Şub 23
Çünkü Biz En Çok Aşkı Sustuk
-daha bağları yazacaktım uzayıp giden masalını ninemin bin bir geceden- çünkü biz en çok aşkı sevdik, sedefli inci taneleri aradı ince ellerimiz boncuk terli ayasında mavinin yedeğimizde hep bir kırba sevinç tabanlarımızda can kırıkları özümüz her yandığında inceden elenen h’ûn aşk ile aşılanan ol yaralı nesteren -dağları yazacaktım daha kavi ıhlara vadisinde yatan gemileri- çünkü …
Şub 23
Otobiyografi
Sana artık Ahmet Erhan diyorlarYalnızlık, ölümün üvey kardeşiEve hep geç saatlerde gelen babalarınayak izlerinden yükselen buğuBir toprağın, dalına dokunamadığı yerde büyüyen boşlukAyışığında kaldırımları süpüren bir kadınınikide bir durup, burnunu önlüğünün koluna silmesiGibi boğuk, gibi çıldırtıcı, gibi silik Sana artık Ahmet Erhan diyorlarNereye gideceğini yitirmişyol, uçurum, dağ, bayır, çölBir kuşun kanadından çıkan kavBir kibritin ömrünün, bir …
Şub 23
Aşk Kocaman Bir Kent
sana taşıdım kendimi aşk boyuncasenden taşındım yoksul yoksul ve ince gelirken yeniydiyollar evler çatılarsen yeniydinyeniydi çiçekağaçlar taşındım sanaiçim sıra ırmaklar sende oturdumaşk kocaman bir kentti o sıralar o sıralar gök mavisu berrakekmek doyurucu senden taşındımkuru toprak, soğuk hava ve batakgözlerim eskitmiş seniçok bakmalar yol mu kısa, ömür mü azdaha var, varaşk,insan yaşadıkça yaşar Arife Kalender
Şub 23
Lilâ
içi hava dolu ağır vücutlar yükselirkenpatlayan elektriğin itimat ettiği mahluklarsuyun döndürdüğü nehrin vals kıyısındatığla örülmüş kızlar korosu önündeküçük çocuklar pişirecekler acıkmış cinlereve mevsime sözü geçen dolunaysavurarak rüzgâra ölümün ih(ti)mallerinicesedimi yeryüzüne peşin ödeyecek! eski caz cinayetinden beri suçsuz tutsağımkaç şüpheye ikram edilerek üzüldüm üzüldümmü ay erir de akardı dünyaya tutunup,karnı doyan cin artık çocuklara masal olurdukarnı …
Şub 23
Ay Valsi
1/ Yeni ay: vaktidir, kalksın dağınık uykulardanrüyasını gerçek sanan sarhoş zaman yaktığınız köprülerin ışığıdaha ne kadar aydınlatır karanlığı nereye kadar kökler kayış koparan otlarıhafıza tarlasından? kaç kere kırılabilir kalbin kristali? kaç kere kopabilirinceldiği yerden sesin telleri daha ne kadar uzak olabilirsiniz: değer gördükçe kibirlenir insan… 2/ Hilâl: yüreği küllüğe dönmüşe ne desin ateşne denir bir …
Şub 23
Sestiniz Sesi Gördüm
1/ Sestiniz, sesi gördüm bir akşamüstü apansız: sanki eski bir göğü tutuşturupsürmüştünüz yüzüme elişi kuşlar, bergüzar ağaçlarsermiştiniz çocukluğuma: iğde dalı koklamış olmasaokşar mı topraktopuklarını tohumun amberi özlemese, sever mi çiçekellerini dolaşan saçındarüzgârın omzuna yaslanınca asmalarınbir ağır akşamyıkıldı yıkılacak gölgeliğe… 2/ Sestiniz, yüzüne dokundum gürültülü bir gecenin: kalbim, o derin uğultusesinizi kor sandı şefkatle değil, ah …
Şub 23
BAŞKALARININ TOPRAĞINA KÖK SALAN AĞACA, DALLARINA DOLANAN KUZEYRÜZGÂRININ SÖYLEMEDİKLERİ
ne çok giz vardır anlatmakla yükümlü olduğum, ne çok sizbeni ben yapan inceliği silkeleyip kabuğumu sevdiniz. “ne zaman geldimse gittiniz / ne zaman yaklaştımsa ittiniz.”ne zaman uzansam kuşkunuz düşer önüme.bir kayayı örerken varlığını unuttuğunuzve her nasılsa göz bebeğinize açılanuçurumu düşerim, sizi size anlatabilmek için.kendini kin ve öfke ile savunmayı henüz öğrenmemişbir çocuk solumasa, çatlağınızdan sızabilmek …
Şub 23
KARDAN ADAM VE KARLAR ERİDİĞİNDE DONMUŞ BULUNACAK KEDİ YAVRUSU
ürkütseler güvercinleri uçacak ellerin, okşansa bahar sanacaksaçımda gezinirken, yazılsa tarih olacak bir aşkınterinden soğuyacağını bilmez. çağrılsa gözü karasevgili olacak bakkalın yanından geçerken, öpülseyaraları iyileşecek dizlerin, karanlıkta bir çift vatkanınve alelacele giyinilmiş kesin ifadeninpeşinden dolandığını da bilmez. üstelik gürül gürül akan hayatınbir kadının açılan bacağından olmadığını düşünmezsin henüzbeklemeyi bile öğrenmemişken. usulca yerini alan selamlarla başlarsın sabahçı …
Şub 23
Koro Her Zaman Haklıdır
Koro Yaşamdan başka ölüm yoktur Mutluluk çocuklara mahsustur Onların da ölümleri damla damlaBirikir aylarla, yıllarla Yürüdükleri yollar bir tabuta dönüşür Her insan kendi tarihiyle başbaşaBoyuna dünyayla ilgili kitaplar okur Sokağa bir ilmek gibi açılan camlarda Bir katılma isteğinin acısını dokur Kendi ayakizlerine basar oysa Kendi kendine konuşarak büyür Ben Keşke yeniden doğmak gibi bir şeylere …
