Ah, nasıl da sevecen ve kör bir tutkuylaSeveriz son demlerinde ömrün…Parlasın parlasın veda aydınlığı Son aşkın, batan günün… Yarı gök gölgeyle kaplandıSadece batıda bir ışık parçası,Uzasın, uzasın bu büyülenmişlikAğır ol, ağır ol ey akşam ışığı. Yürekte sevecenlik azalmıyorDamarda kan azalsa da;Sen hem mutluluk hem umutsuzluksunEy son aşk, son sevda! Fyodor TyutçevÇeviri: Ataol Behramoğlu
Kategori: Şiir
Şub 23
Şu anda yine tek düşüncem o.
Şu anda yine tek düşüncem o. Şarkılar vardır unutulan Birden hatırlarsınız Sesi kulaklarımda böyle bir şarkı Bilhana
Şub 23
Eller bakar geçer kayıtsız
Eller bakar geçer kayıtsız Benim kalbim çarpar görünceÇiçekler gözlerine benzer de. Trivalluvar
Şub 23
Ölüye İlahi
Bir daha görmeyeceksin gökteki güneşi Yavrusunu kucaklayan bir anne gibi,Bağrına bas onu toprak.Bir kadın nasıl örterse kocasını Sende onu öyle ört Vedâlardan
Şub 23
Avcı dişi bir karaca gördü ormanda,
Avcı dişi bir karaca gördü ormanda,Gözleri arzudan alev alevdi,Birden hatırına cananı geldi,Avcının oku düştü elinden. Kalpleri birlikte çarpan yıllarca Yıllarca birlikte ağlayıp gülen,İki sevgiliden biri can verse,Hayatta kalandır gerçekte ölen. Hâlâ
Şub 23
Yiğit kocamaya görsün
Yüzü akken kara olurYiğit kocamaya görsünEllere maskara olurEli titrer, gözü akarGüzeller yanından kaçarKarısı “ah, ölse” diyeDua eder biteviye. Tukaram
Şub 23
Yangın ve Saklambaç
Bir şubat gecesine saklanıpAralık kapısında kalan adama:Ona kadar sayacağımÖnüm arkamSağım solum AŞKSaklanmayan ”sobe! ” I Dualı köy yollarındanMeleklerin sofralarına uzananHem herkes hem hiç kimse olduğunEfsunlanmış bir rüyanınCennetten indirildiğiYolculuktur aşk.Aşk gelirYangın başlar…(Yangın ısıtır, yangın acıtmaz.) II Yanına bir adam gelirVeGelincikler artıkSon yazda da açmaya karar verir.Söyleme aşkı sus!Sus gözünü seveyimAşk kocaman bir gizdir.Haramlar helalHelaller haramHem de …
Şub 23
Turuncu Tren
Güneşte gülüpYağmurda ağlamakKolaydı…Düzenin çocuğuydun sen!UsluVeMutlu…Duydum ki,Haksız zamanlarından kurtulmak içinUmutlu;Pazara çıkarmışsın mevsimlerini…Bir kasım akşamının âhını alanSonbaharmış elinde kalan… O yalnız ağacın selamı var!Halâ tek başınaO eski yerindeBakışlarını sayıklarBaharın feri söndüğünde… Oysa;Güneşte de ağlayan bir kadın vardıYalnızlığın çok güzel olduğu bir şehirde…Sadece gözleriDeğişmeden kalmış yüzünde…Gelmemiş senden amanAğlamaya alışmış,Çaresiz, kocamanBulutlarla yarışmış… Ey sen!Düzene düşüp aşka küsünceOyuncaklarını toplayıp giden …
Şub 23
Bir Yaz Gülü Gibidir Hayatım
Bir yaz gülü gibidir hayatım, Sabah göğüne açılan; Akşamın gölgesi çökmeden üzerine, Yere düşüp, ölmeye yüz tutan. Alçakgönüllü yatağında, Gecenin en hoş çiğleri serpilmiştir; Sanki, yitirdiklerine ağlayacak; Ama, kimse benim için gözyaşı dökmeyecek. Bir sonbahar yaprağı gibidir hayatım, Ayın solgun ışığında titreyen; Çelimsizdir dokunuşu, kısadır randevusu, Huzursuzdur ve hemen son bulur. Yaprak düşüp yok olmadan, …
Şub 23
Cinayet Kışı
I “Bir kereye mahsus yaşanan her ankendi hatasını bir daha düzeltilemiyecek biçimdeiçinde barındırır” Bana kanatlarımı bıraktırdılar,Bana ihaneti öğrettiler. Başka haber yok. II İkiye bölünmüş bir bütün gibi yaşadımBir yanım öbür yanıma düşmanSağımda kızgın kumlar gezdirdimSolum üşüyor eski bir anıdan. III Mum: alıngan. Kendi ateşiylekendini yok eden yumuşakça.Erimek üzere varsın, kaderine inanırsın.Ölürken fark edilmez, ışığın solduğu …