Ey ağır yükle koşan insanlarSadece engellerle karşılaşan ayaklarınıza bakmayınBazen başınızı kaldırıp dağ taş dört bir yandakiRahatlatıcı dünya güzelliklerine bakın Yemeğin tatlı ya da acı olması ağza bağlıdır Şerefli veya rezil olmanın sevinci ve üzüntüsü de yüreğeBir bak güneş batsa da ay doğarAyın son gecesi hava kirliyse dinlenin de öyle gidinEy ağır yükle koşan insanlarNefes nefese …
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Bulut
Şuradaki şu bulutu yakalayıp üstüne binipKan kırmızı rengine boyanan şu bulutuGece olunca kararan şu bulutuYakalayıp üsütüne binip yüreğim şu uzağaEngin gökyüzünü uçarak geçipUykuya dalmış senin kucağınla kucaklanmak isterdim‘Boş ver öyle yapamazsın’ dedinSevgilim dinle, yağmur olupŞu bulut sana yağarsaDüşün gece gözyaşımı Gim So-VolÇeviren: Hatice Köroğlu
Şub 23
Ağıt
Parçalanıp kırılan ismin!Boşluğun ortasında dağılan ismin!Çarılınca da sahipsiz kalan ismin!Çağıra çağıra öleceğim! Yüreğimde sakladığım bir kelimeHiç söyleyemedim‘Sevdiğimdin’!‘Sevdiğimdin’! Kızıl güneş batıdaki dağın ortasına takıldıGeyik sürüsü de üzüntüden ağlarParçalanmışçasına duran dağın üzerindeBen senin ismini haykırırım Üzüntüyle kederle haykırırımÜzüntüyle kederle haykırırımHaykırışlarım yok olurGökyüzü yeryüzü arası o kadar engin ki Ayakta durduğum bu halimle burada taş olsam daİsmini haykıra …
Şub 23
İleride Bir Gün
İleride bir gün beni ararsanO zaman ben ‘unuttum’ diyeceğim Kalbinin derinliğinde bana sitem edersenÖzlemin sonunda ‘unuttum’ diyeceğim Sen hâlâ sitem etmeye devam edersen‘İnanmadığımdan unuttum’ diyeceğim Bugün de dün de unutmamıştım‘İlerde bir gün de unuttum’ diyeceğimİleride bir gün unuttum Gim So-VolÇeviren: Hatice Köroğlu
Şub 23
Açelya Çiçegi
Beni görmekten sıkılıp daGidersen Tek bir söz söylemeden göndereceğim seni Yongbyong’daki Yaksan dağındanAçelya çiçekleriniKucak kucak toplayıp yoluna sereceğim Adım adım giderken Yoluna serdiğim o çiçeklere Hafifçe basıp gidin Beni görmekten sıkılıp da GidersenÖlsem de gözyaşı dökmeyeceğim. Gim So-Vol (Açelya Çiçeği/agora kitaplığı/Çeviren: Hatice Köroğlu) 진달래꽃 나 보기가 역겨워 가실 때에는 말없이 고이 보내 드리오리다. 영변에 약산 …
Şub 23
Alıp Götüren Koku
Gözlerim kapalı, bir sonbahar akşamındaSıcak göğsünün kokusunu içime çeker Dalarım, gözlerimden mesut kıyılar geçer Hep aynı günün ateşi vurur sularına Sonra birden görünür, baygın, tembel bir ada Garip ağaçlar, hoş meyveler verir tabiat Erkeklerin biçimli vücutlarında sıhhat Ve bir safiyet kadınların bakışlarında O güzel iklimlere sürükler beni kokun Bir liman görürüm, yelkenle, direkle dolu Tekneler, …
Şub 23
Seyidimin Şarkısı
Seyit’in Sürgünlüğü… Gözlerinden boşanarak gözyaşları ne şiddetle,çevirdi başını ve şöyle yokladı bi’. Gördü açık kapıyı ve kırılmış kilidi,ve tahtayı tutmayan, o paslı çivileri, ve şahinsiz ve atmacasız, tüy değiştiren. İç çekti Seyidim, öyle büyük bir keder var onda. İyice anlattı Seyidim ve ihtiyatla: “şükürler olsun ulu babaya, yücesin sen!“Hain düşmanlarım yaptı bunu bana”. Orada davrandılar …
Şub 23
Bilmiyorum
Geldim, nereden bilmiyorum, fakat geldim,Önümde bir yol gördüm ve yürüdüm,İstesem de istemesem de devam edeceğim yürümeye,Nasıl geldim, yolumu nasıl gِördüm?Bilmiyorum! Bu varlık aleminde yeni miyim eski mi?Özgür müyüm yoksa bağlarda esir mi?Kendim mi yِönlendiriyorum hayatımı yoksa yِönlendirilen miyim?Bilmek istiyorum, fakat…Bilmiyorum! Acaba bu şeklimle bir insan olmadan ِönceBir yokluk ve hayal miydim yoksa bir şey mi?Var …
Şub 23
Nirvana
Geleceği pek parlak değildi.Sebepsiz dolanıyordu.Kuzey Carolina civarındaOtobüsle bir yerlere gidenGenç bir adamdı işteKar yağmaya başlamıştıDağlarda küçük bir kafedeMola verdilerGenç adam tezgahta oturduBir şeyler ısmarladıGelen yemek harikaydıKahve de.Garson kız tanıdığıBaşka kadınlara hiç benzemiyorduBozulmamıştı.Doğal bir mizahVardı her halindeAşçı deli deli konuşuyorduİçerdeki bulaşıkçı gülüyorduTemiz düzgün bir gülüşleGenç adam camlardan kara baktıBu yerde sonsuza kadarKalmak istedi canıİçine tuhaf bir …
Şub 23
Alçıda
Asla kurtulamayacağım bundan! Şimdi benden iki tane var:Bu yeni büsbütün beyaz kişi ve o eski sarı olanı,Ve beyaz kişi kesinlikle daha üstün olandır.Yiyeceğe gereksinim duymaz, gerçek azizelerden biridir.Başlangıçta nefret etmiştim O’ndan, kişiliği yoktu –Ölü bir beden gibi benimle yatmıştı yataktaVe korkuyordum, çünkü biçimi tıpkı benim gibiydi. Sadece daha fazla beyaz ve kırılamaz ve şikayetsiz.Bir hafta …