Geldiğinde bana sen, davetsiz, ansızınÇağırıyorsun beni Hatıraların beklediğiEvvel zaman odalarına. Bir çocuğu avutur gibi,Tavan araları bana sunduğun, Günlerin bir avuç tortusu,Öteberisi kaçamak öpüşlerin, Ödünç aşkların pılı pırtısı,Ve sandıkları gizli sözlerin, AĞLIYORUM Maya AngelouÇeviren: Faris Kuseyri
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Bu Bakire Fahişeyken
Bu bakire fahişeykenevlenmeyi düşlüyordu ve çoraplar örmeyiama sonunda yine kendi halinde birbakire olmak istediğindegündelik rutinleri vardı artık ve bir de kocasıözlüyor şimdi o eskiyağmurlu ve müşterisiz gecelerio herkesle yattığı yatağına uzanıpevlenmeyi ve çoraplar örmeyi düşlediği. Mario BenedettiÇeviren: Bülent Kale
Şub 23
Meşe Ağacının Solunda
… Tanrıyı düşünüyorum bazenöyle çok da değil amazamanını çalmak istememhem zaten o uzaktaama sen yanımdasın şimdi keder içindeyimkeder içindeyim ama seviyorum senidaha nice saatler geçecek biliyorumbir nehir gibi akıp sokaklar geçecekhep yanımda olan ağaçlargökyüzüve dostlar geçecekama öyle şanslıyım kiseni seviyorumçok eskiden çocukkençok eskiden, her neyse boş verbasit bir tesadüftü zatengözlerinde kaybolmak gibi tıpkıizin ver kaybolayım …
Şub 23
IL CUORE
Artık kimse kazımıyorduvarlaraağaçlara luis ile maria raguel ile carlos alfonso ile martadiye iç içe geçmişiki kalbin ortasına şimdi çiftler yalnızcaokuyorlar bu eskigereksiz duyguluklarıduvarlardaağaçlardave yorum yapıyorlar ne aptalca şeyler diyesonsuza dekayrılmadan evvel. Mario BenedettiÇeviren: Bülent Kale
Şub 23
Bir Pus Gibi İçimde
İçimde beni saranVe hiç olanBir özlem var hiçliğeBir istek belirsiz bir nesneye. Sanki sis gibiSarıp sarmalamış beniVe küllükteki cıgaramın ucundaParıltısını görüyorum son yıldızın. Duman duman tükettim hayatımıNe kadar belirsiz gördüklerim, okuduklarım.Bilinmeyen bir dilde bana gülümseyenAçık bir kitap dünya. 16 Temmuz 1934 Fernando PessoaÇeviri: Cevat Çapan
Şub 23
Denize Övgü
Santa Rita Pintor’a Rıhtımda kimsesiz, yapayalnız, bu yaz sabahıBakıyorum kumsalın kıyısından, bakıyorumBelirsizliğe,Bakıyorum ve küçük, siyah parlak bir vapurunYaklaştığını görmekten mutluluk duyuyorum.Uzakta, öyle açık seçik ve bildik ki kendinceArdında kendi dumanından bir bayrak bırakıyor havaya.Limana giriyor ve sabahı da birlikte getiriyor ve nehirdeDenizcilere özgü bir canlanma başlıyor,Yelkenler açılıyor, çatanalar yaklaşıyor,Rıhtıma bağlı gemilerin gerisinde motorlar gidip geliyorHafif …
Şub 23
Yolcu
Gurûb vakti eşyanın yorgun huzûrundaGörüyordu vaktin hacmini bekleyen bir bakış. Ve masanın üstünde birkaç turfanda meyvenin hayhuyu.Gitmekteydi ölümü idrâkin belirsiz semtine.Ve bahçenin kokusunu, rüzgâr, ferâgat halısının üstündeSaçmaktaydı yaşamın saf hâşiyesine.Ve zihin, yelpâze gibi, çiçeğin parlak sathınıTutmuştu eliyleVe yelpâzeliyordu kendini. Yolcu otobüsten indi:“Ne temiz gökyüzü!”Ve caddenin uzayıp gitmesi aldı götürdü onun gurbetini. Gurûb vaktiydi.Geliyordu kulağa bitkilerin …
Şub 23
Kiraz çiçeği gibi kızarırım hemen
Ne zaman sake koyacak olsamsevdiğim delikanlının kadehine,kiraz çiçeği gibi kızarırım hemendaha kadehi dudağına götürmeden. ?
Şub 23
Ben dizeler toplayan, sen çiçekler devşiren
“Fakat fırtınadaki korkunç rüzgarBütün tasarılarımı alıp götürdü…” ~ François Coppée, Haziran “Sık sık düşündüğüm bir mutluluk rüyası,Kırlara bakan bir barınak sahibi olmaktır…” ~ François Coppée, İç Gezinti “Zira aşkla dolu kalbimAcılarının arasında bulur,Aziz çiçekler arasında senin bakışınıVe kokular içinde senin nefesini…” ~ François Coppée, Mayıs “Ve leylakların çiçek açtığını gördümTeskin edilemeyen acımla birlikte…” ~ François …
Şub 23
İlahi Komedya
Birinci kanto Yaşam yolumuzun ortasındakaranlık bir ormanda buldum kendimi,çünkü doğru yol yitmişti. Ah, içimdeki korkuyutazeleyen, balta girmemiş o sarp, güçlüormanı anlatabilmek ne zor! Öyle acı verdi ki, ölüm acısı sanki;ama ben, orada bulduğum iyilikten söz edeceğim,gördüğüm, başka şeyleri söyleyeceğim. Oraya nasıl girdiğimi bilemeyeceğim,öyle uykum gelmişti ki,doğru yolu bırakıp gittiğimde. Ama yüreğimin içinekorku salan vadinin bittiğitepenin …