Karanlık gözlerinde yaş yok. Tezgâh başındalar Önlerinde kumaş yok… Gıcırdıyor dişleri:– Sana kefen dokuyoruz… Sana tezgâhımızda üçüzlü beddua dokuyoruz Dokuyor, dokuyoruz… Lânet olsun önünde diz çöküp yalvarılan puta, Kışın soğuklarında ve zalim pençesinde açlığın Boşuna bekledik, boşuna umduk, O bizi aldattı, bizi oyaladı… Dokuyor, dokuyoruz… – Lânet sana ey kıral, Sefaletimiz karşısında taş kesilen Ve …
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Fatma Savcı
akşamlara doğru yürümenin yoruldu adımları,buz tuttu hayallere giden bütün yollar Fatma Savcı Dağa gitmek ani bir karar değildi, iki yıl düşündüm. * Düşünün; ben Türkçe’ye hâlâ küsüm. Çünkü zorla öğretilmiş. Biz Kürtçe konuşunca öğretmen nar ağacı daha çok incitiyor diye nar dalıyla vururdu. Böyle öğrendiğin herhangi bir dille nasıl barışık olursun?*…zorla öğrendiğim ve nefret ettiğim …
Şub 23
Yalnız
Haykırışan kargalar Darmadağın uçuşuyor kente doğru. Neredeyse yağacak kar Yeri yurdu olana ne mutlu! Donmuş kalakaldın, Hanidir gözlerin arkada! Boşuna kaçışın, ey çılgın, Kıştan uzaklara! Dilsiz ve soğuktur binlerce çöle Açılan bir kapıdır dünya! İnsan senin yitirdiğini yitirse Bir yerlerde duramaz bir daha! Sen şimdi solgun, sarı Kış gurbetlerine lânetli, Hep soğuk gök katlarını Arayan …
Şub 23
Daha Sonra
Şiirlerde daima farklı görünür.Başkalarınca yazılan cümleler okuyuncaher şey açık ve kolay görünür.Yangına hâlâ dayanan bir kâğıt gibi,üstündeki kül izlerini pekhissedemeyen. Avlumdakül öyle kapsamlı ki.İlüzyon gibi. Esinlendiren bir resim gibi. Çoğu kimse kayıp güzellik hakkında yazar,aniden başa gelen ve terk edilmiş suskun bir kalbiniçine sürünen talihsizlik hakkında.Ama ben avlum hakkında ve pencereden görebileceğiniznehir hakkında yazmak isterim.Bir …
Şub 23
Kişi Yurdundan Uzak Kaldığında
Kişi yurdundan uzun süre uzak kaldığında,dili sadeleşir, saflaşır,hiç yağmur yağdırmayan bulutlar,mavi gökteki berrak yaz bulutları gibi. Bir zamanlar âşık olanlarbazen yine böyle konuşurlar aşkın dilini –kısır, her şeyden azade, değişmeyen,hiçbir karşılık uyandırmayan. Ama burada durmuş bekleyen ben, ağzımve dudaklarım ve dilim kirli. Sözcüklerimderuhun çöplüğü, şehvetin döküntüsüve toz ve ter. Bu çorak toprakta, arzununçığlıkları ve mırıltıları …
Şub 23
Başka Dünyaların Haikuları’ndan
hem sımsıkı giyinmişhem de uzatmış dilinikar tanesi yakalıyor Raj K. Bose
Şub 23
Duvarcının Aşkı
Kendimi öldürmeyi düşündüm, ben olup olacağım bir duvarcı, sen eczanesi olan bir adamı seven bir kadınsın diye. Alıştım, umurumda değil; tuğlaları eskisinden daha düzgün diziyorum ve şarkı söylüyorum inceden, elimde mala, öğleden sonraları. Güneş gözlerime gelip de merdiven titrerse altımda ve tuğlaları da yanlış yere koyarsam, …
Şub 23
Sanki
Hiçbir yerden hiçbir şey…Ve birdenbire gökyüzünde –babamak bulutlar sürüsü içinde Bojana Apostolova
Şub 23
Üzülme
Yusuf-ı güm-geşte bâz âyed be-Ken’ân gam ne-hor Külbe-i ahzân şeved rûzî gülistân gam ne-hor Döner yine Kenân’a kaybolan Yûsuf, üzülmeÜzüntüler kulübesi gül bahçesi olur bir gün, üzülme İyileşir durumun ey gam çeken gönül kaygılanmaGeçer bu çılgınlığın, sakinleşir başın, üzülme Dönmese de felek bizim arzumuzca iki günBir kararda kalmaz devran her zaman, üzülme Gelirse ömrün baharı, …
Şub 23
Yaşarsın şiirimde sevenlerin gönlünde
Ne yaldızlı hükümdar anıtları, ne mermerÖmür süremez benim güçlü şiirim kadar;Seni pasaklı Zaman pis bir mezara gömer.Ama satırlarımda güzelliğin ışıldarSavaşlar tepetaklak devirir heykelleriÇökertir boğuşanlar yapı demez sur demez,Ama Mars’ın kılıcı, cengin ateş selleriŞiirimde yaşayan anını yok edemez.Ölüme ve her şeyi unutturan düşmanaKarşı koyacaksın sen; yeryüzünü mahşereYaklaştıran çağların gözünde bile sanaBir yer var övgüm seni çıkarttıkça …