“…sana dün çarşıda dolaşırken aldığım o atkıyı kaybetmemeye çalış… belki ilerde bu olanların gerçek olduğunu hatırlamana yardım eder… ben bana aldığın yüzüğü kaybetmemeye çalışacağım… bunların yaşandığını hatırlamak için… sanırım ben hayatım boyunca hep olanaksızları istedim… onları benimle isteyecek bir kimsenin varlığına ise inanmadım… şimdi zaman zaman senin varlığına inanmadığım gibi… bazen inanıyorum var …
Kategori: Altı Çizili Satırlar
Şub 23
Babalar bir kere sevildi mi hemen kısalıp ölüyor
Beni burada unutsalar. Perdeyi sımsıkı çekip savulsalar. Şakağımda bekleyen namluyla baş başa kalsam. Oturup kendime üzgün, uzun bir çukur açsam. İçine girip uyusam. Uyudukça tenhalaşsam. Uzak olsam.Çünkü onlar annelerini erken, babalarını ölümlerine yakın seviyor. Onlar en çok bunu biliyor. Babalarsa sevilmeye gelmiyor. Babalar bir kere sevildi mi hemen kısalıp ölüyor. …Gerisi mi? Hah! Istırap, ah …
Şub 23
“Yâ Rabbi Muheymin… Bizden hayır yok… Sen gözet, Sen goru o yavrıyı…”
Duasının boşa çıktığını tezelden öğrenince, odanın tavanına sitemkâr bir bakış attı Hüdai Ağa. “Hiç mi yanımda olmayacaksın Allah’ım?” …Bir taraftan, bundan sonraki üç sene çaya para vermeyip sıcak suyu tepesine tepesine dikse, içindeki demle idare ederdi,… …Olacak olan oluyordu… Kader, Zül Celâl’in; ‘Böyle yazdım, böyle yapacaksın.’ dediği şey değildi. ‘Senin ne yapacağını biliyorum. Aha da …
Şub 23
Tehlikeli Oyunlar’dan
“Batılılar, kendilerini tutmasını bildikleri için büyük başarılara ulaştılar, değil mi? Ölsen bir yudum su vermezler.” “Başkalarını mühim bulmayanlar, bir gün kendilerini de mühim bulmayanlarla karşılaşacaklardır, fakat bu hakikat, oların mühim bulmamış olduklarının mühim olduğu manasına da gelmez…” “Albayım sakindi, ‘Her şeyin birden unutulmasına çok ihtiyacımız var’ diyordu.” “Beni hep durduruyorsunuz albayım. Bir gün beni kimse …
Şub 23
Milan Kundera – Bilmemek
“Dönüşü seçti. Bilinmeyenin tutkularla dolu keşfine, bilineni yüceltmeyi tercih edecektir (dönüş). Sonsuzluğa (çünkü macera asla bitmeme iddiasını taşır), sonu tercih edecektir (çünkü dönüş hayatın sınırlılığıyla barışmaktır).” (s.10) “Bütün öngörüler yanılır; bu, insana bahşedilmiş çok nadir kesin bilgilerden biridir. Ama öngörüler gelecek hakkında yanılsa da, kendilerini dile getirenler hakkında doğruyu söyler, onların şimdiki zamanlarını nasıl yaşadıklarını …
Şub 23
Beyhude Ömrüm
Pembe-beyaz şeftali çiçekleri, süt köpüğü gibi kabarmış erik, kayısı, vişne, kiraz çiçekleri; sarışın kızılcık çiçekleri yağıyor üstüme, serpiliyor gökten. Aman Allahım, ne güzel, ne güzel. Yağsın durmadan, yağsın ve örtsün üstümü bu çiçek kokuları, nerdeyim ben? Gözlerimde yaş, dilimde dua. Öldüm ve bir bahçeye gömüldüm. Beyhude Ömrüm / Mustafa Kutlu
Şub 23
İstanbul Geceleri
Boğaziçi Sevgilimiz vardır, yanımızda, tâ yanı başımızdadır; ammâ gene de ona yakınlığımızın şiddetinden; ya da yakınlığına kanamamış olmamızdan: Sen kimsin, kimsin sen? Nesin, neredesin? demek isteriz. Kâh ele geçen, kâh kaybolan, kâh okşanan, kâh hırpalanan bu sevgiliyi, an olur ki bir his ihtilâli, bir afet, bir hezeyan içinde âdeta tanımaz oluruz. …
Şub 23
Aşkın Cep Defteri
· Daha iyi bir insansam, bunu aşka borçluyum… · Aşkınızı herkesle konuşmayın: Ben bu hatayı, hayatım boyunca yaptım. Bazı konular, herkesegöre değildir. Hayatın diğer alanlarında kendimize, iyi-kötü bir sınır, bir ölçü getirirken, aşk sözkonusu olduğunda, herkesle konuşulabilir bir şey sanırız onu. Oysa aşk da siyaset gibidir,herkesle tartışılmaz. Aşk korkutur. Kendi aşkınızla başkalarının korkularına dokunmayın! Bırakınaşksız …
Şub 23
Artık bizim soframıza melekler inmiyor!
Sanki kendi kendisine konuşuyor. Neresinden tutmalı, nasıl başarmalı? Yıllardır kesilen, esasen belki de hiç kurulmamış olan; yani Fetanet olmadan, onun ağır gövdesi her şeyi ve her yeri kapsayan varlığı düşünülmeden, bir suyun mecrasında akışı gibi zorlamasız, yapmacıksız ve olması gerektiği gibi olan bir ilişkiyi, bir baba-oğul ilişkisini; işte böyle şeksiz şüphesiz ve gecenin bir vakti …
Şub 23
Elveda Gülsarı
– Senin işlerin neden uz gitmiyor biliyor musun Tanabay? derdi. Çok tezcanlı, çok sabırsız oluşundan. Vallahi ondan! Aynı anda ‘hem havadakini kapmak, hem yerdekini yalayıp yutmak’ istiyorsun. Dünya çapındaki bir devrimin hemen gerçekleşmesini diliyorsun. Öyle bir çırpıda olmaz bu işler. Dünya devrimi şöyle dursun, sen bizim şu eski Aleksandrovka yokuşunu bile araba ile ve araba yolundan …
