En çok yorum alan yazıları
- Son Hatıra — 2 yorum
- Hüzünlü Bahar — 1 yorum
- Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Ahşabı gıcırdıyorEfendimizNazik basabilir misiniz kalbimeSesiniz Gulliver kalıyorTahtakuruları inciniyorEfendimizSaat kulesinden atar mısınız sesiniziOysa nice şarlatandan ıskartaya ayırmıştım kalbimiKutsanmış sokaklarda ayak dirediRoma’dan kalan eski bir kitabe içindeYandı Neron’un emriyleÖksürdüm efendimizAmbara buğday doldurur gibi öksürdümAh bir bilsenizÇürük ceviz ayıklar gibi baktılar kalbimin içineŞişşSessiz olunTahtakuruları inciniyorOturma izinleri bitiyor ayın dönümündeTerkedilmiş sessiz bir mezarlık olacakKalbim ‘tahtalı köy’ kalacak Bu yazılanlaraEn …
Şub 23
Yaşamak azaptır çok zaman,Dualara açıldı ağız.Tükendi dizlerde dermanAkşamı bulamayacağız. Sürülerini götürdü BeniisrailGitmek düştü adamlara.İmdada yetişti Ebabil,Kuşlar vurdu camlara. Geceye, göklere minnettarım,Mütarekenin verdiği haz.……………………………………..Gün doğarken bozuldu tılsım,Sokakların çağrısı sabah olur olmaz. Beni kurtaracak biri yok hazırda,Ölümün takibi henüz çok geriden.Mihneti esvap gibi geçirip sırta,Yel değirmenlerine hücum yeniden. Behçet Necatigil Sonraki yıllarda, ilk şiirindeki “azap” için şunları …
Şub 23
Kâlb öncesi zamanlar vardı, Sonra mucize gerçekleşti, kâlbin oluşum süreci tamamlandı. Emir geldi ve kâlb atmaya başladı… O ilk darbe ânı ve hareketin başladığı hayat noktası “Fuad” ile sarsılır cisim… Gücü vardır, sesi vardır, ritmi vardır… Kâlb, hayata hevesle, tüm gerçekliği ile başlar… Hızlanmalar, yavaşlamalar, heyecanlar, korkular, aşklar, mutluluklar, hüzünler, müzik, coşkular, keskin şoklar, gider …
Şub 23
Dalında bırakmış kendini bülbülDurmadan üzüntüsünü yinelemeyeŞarkısında bulamadım hiçbir hileTuhaf gelen ezgisineİnsanlar dolduruyorlar plaklarını şiirleriylePlağı bülbülün işte bahçesiBir aruz vezni var bülbüllerin: O da köstekliyor düşüncelerini. Bir şarkısı var bülbülün serbest vezin o daSaklıyorsan bülbüle acınıSayıp döker önünde açıkça türküleriniSaklıyorsan ondan gözyaşlarınıBülbüle gelince duruyor önünde silahsızKomşusu yitirdi mi yuvasınıBöyle iççekip duran dolaylardaAkbaba geçirdi mi kılıçtan dosyalarınıHıçkırıkla …
Şub 23
Açlık, organizmanın yeterli enerji alamadığında hissettikleri ve bu hissettiklerini yansıtmasına verilen isimdir. Yoksulluk ise, başta maddi olmak üzere insanın yaşadığı zamana göre belirlenen asgari ihtiyaçlarının karşılanamaması demektir. Açlık, ilk insandan beri bilinen ve insan gelişimi için önemli motivasyon sağlayan bir organizma cevabıdır, yoksulluk ise modern çağla birlikte kullanılan sosyal bir tanımlamadır. Yoksulluğun en doğrudan sonucu …
Şub 23
Birine adanmanın, Kendi hayatımdan kaçmanın bir yolu olduğunu anladım.. Kendimi düşünmekten çok daha kolaydı, Başka birinin mutsuzluğunu düşünmek ve mutlu etmeye çabalamak.. Uzun yıllar boyu. ** Kendime ait bir hayat istediğimi anladım..Sadece bana ait bir hayat..Acıların, düş kırıklarının, korkuların,Olması gerekenlerin, adanmışlıkların,Başkalarının kurallarının yönetmediği bir hayat..Pişmanlık gibi değil..Gitme zamanının geldiğini nasıl anlayabilir insan..Nasıl anlatabilir..Yalnızlığı özlüyorum,Yüzümde gölgeler …
Şub 23
(Bu film 1963 yılında Oberhausen Film Festivali, Belgesel dalında en büyük ödülü kazanmıştır. Metin yazarlığını, montaj ve yönetmenliğini üstlenen Furuğ Ferruhzad, yapımcı İbrahim Golestan’ın yardımcılığını da üstlenmiştir. Furuğ’un ölümünden sonraki festivalde, festival Furuğ’un adıyla onurlandırılmıştır. Film boyunca arka plandaki şiir okuyan Furuğ Ferruhzad’dır) Kara tahtaya yazı: Ev Karadır Bir erkek Sesi (İbrahim Golestan): “Dünyada çirkinlik …
Şub 23
Âh, bir güvercin gibi kanatlarım olsaydıUçar ve huzurlu olurdumÇünkü şiddeti ve kavgaları gördümBu dünyada çok acı çektim. Bu dünya gebe ve haksızlık doğuruyorAllah’ım, senin gücün ve senin huzurun dışındaNereden sığınak bulurum?Eğer şafağın rüzgarlarına asılsam ve denizin derinliklerinde yaşasamYine de elinin ağırlığını üzerimde hissederdim.Beni kararsızlıkla sarhoş ettinSenin yolların ne kadar gizemliSenin yolların ne kadar gizemli. Yüreğimin …
Şub 23
İkide bir çıkıp geri geliyorsun hüzün,Yanarak sona eriyor altın rengi bir gün. Kibirsizce boyun eğer acıya her sabredenHoş bir sada ve hafif bir çılgınlıkla çınlayarak.Bak! akşam oluyor daha şimdiden. Tekrar geliyor gece ve inliyor bir ölümcülVe acısını paylaşıyor bir başkası. Sonbahar yıldızlarının altında korkarakHer yıl daha öne eğilmekte baş. Georg Trakl
Şub 23
Şimdi üzgünüz arkadaş Yolumuza çıkmayın üzgünüz… Cahit Zarifoğlu Bir fotoğraf:Fotoğrafta Suriye Kürt’lerinden genç bir çift…Savaşın seyreldiği bir yer bulmuş da çömelmiş bekliyorlar,Dünyanın durmasını bekliyorlarmış gibi. Yanlarında hayatlarını sığdırdıkları küçük bir valiz,Yanlarında artık yeni evleri olan küçük bir valiz. Kadının kucağında bir bebek,kadının fistanında çiçekler,kadının fistanındaki çiçeklerde dünyaya bir yakışmazlık. Adamın çenesinde birleşmiş elleri,adamın çenesindeki ellerinde …