Şiir Antolojim

En çok yorum alan yazıları

  1. Son Hatıra — 2 yorum
  2. Hüzünlü Bahar — 1 yorum
  3. Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
  4. Çamur Etkinliği — 1 yorum

Yazarın yazıları

Valiz

valizimi hazırlamama yardım etkollarından çekiyorlar saatinkollarımdan çekiyorlarbekçi elini düdüğüne götürüyoryardım etşimdi şimdi çocukların üzerini açtığı vakitdirparmak uçlarıma basarakuyandırmadan örtsem onlarıuyku,hiçbir gözeçocuk gözüne yakıştığı kadar yakışmazuykubana da yakışırmı? valizimi hazırlamama yardım etkelimeleri sol tarafa koysöylenmemiş olanları, yürünmemiş yolların yanınakollarını mavi gömleğimin boynunaayrı ayrı koy güneşli günlerle karlı günlerikarıştırma valizimi hazırlamama yardım etsağ köşeye biblolarımı koytahtadan, camdan, …

Devamını oku

Karabatak

ıslak kanatlarını açarak güneşi bekleyen kara kuşa bak kırılmış dalgalara karşı dalgakıranda tüneyen sarhoşa bak kömürden kollarını uzatıp çekiyor bulutun yakasından tam yırtarken gömleğini bir örümcek iniyor da arkasından yükleyip sırtına güneşin küllerini uçuruyor bir örümcek tüylerinin içinde bir rozet kadar sıcak bu homurtuyu ancak dik duran avcı çıkarabilir bu belalı harcı kancalı bir gaga …

Devamını oku

İmam Şafiî Şiirleri ya da Kitabın kitapçı rafındaki kaderi

Korku ve ümit; kal ikisi arasında.*Affın daha büyüktü*İntikam alsan da benden, ümitsiz olmam*Günah icinde yüzüyorsan bir buz parçası gibiKorkutuyorsa seni dönüş gunünün tehdidiBil ki Muheymin’in affı sana ulaşır*“Elestu Birabbikum” kadim ahdiyleEy meçhulken, bilinen isimleriyle!Tattır bize ünsiyet şarabından*Aklımı karıştıran bir şey olmasın dindeDünyamda, ahiretimde hep benimle olVe indirdiğin Abese Suresi’ndeki gibi*Haşredildiğimde.* “Birtakım yüzler vardır ki o …

Devamını oku

Sır

Gecenin bir vaktinde kapı çalındı, gidip açtım.Karşımda efendim duruyordu.Yüzünün nurundan etrafa aydınlık saçılıyordu. İşin ince tarafına bak ki; o gece de bizim yamuk tarlanın suyu vardı. Saat biri çeyrek geçe. Su ateş pahası. Tarlaya pancar ekmişiz. Lüksü aktırdım; bizim küçük oğlan yanımda, omuzda bel, elde kürek vaktinden önce yola düştük.Suyu Hanaltı’ndan kaldırıp tarlaya vuracağız. Pancarın …

Devamını oku

Şehir

Allahtan pencereler açmışlar içi sıkılan evlerepencereler olmasaydınasıl gezerlerdikaranlıklardaayağa kalkmış büyük böceklernasıl tırmanırlardımerdivenlerden tahta evler eski kutulardırapartmanlar yaldızlı nişan şekeri kutularıdıriçinde siyah ve sarı başlı böcekler otururbaşka küçük bir kutudanuzaktaki başka böceklerincızırtılı seslerini duymaya meraklıdırlar sevgilim bir böcektirtaşdan duvarlar içindekarafatmalarla yaşarbeş senedir getirdiğim şekerleri yiyipelimi ısırmıştır karafatmalar onu benden ayırdılaro şimdi bana küsülüdürkutu duvarları içinde Asaf …

Devamını oku

Boğuntu

Bıkmaz mıDağlar oturmaktan, sular akmaktanVe güneş her gün doğrulup aynı yöneDoğudan doğup batıdan batmaktan? Bıkmaz mıKara, kara olmaktan; ak, ak;Hep nane mi kokacak nane çiçeğiKonuşmayacak mı hiç şu kayalarEvlerde mi oturacağız hep böyleAyağımız kesilmeyecek mi topraktan? Bıkmaz mıAnlamsızlıktan şu sonsuzlukGizi çözülmeyecek mi oluşunHiç mi bilinmeyecek şu evrenYıldızlar sırıtacak mı hep uzaktan? Bıkmaz mı, ama hiç …

Devamını oku

Eda

N’eyleyim seni kartpostal manzaraRüzgarın yok o yerin havasındanUğuldamak yaraşır ormanlaraDenizin güzelliği dalgasından. Geyik dağdan dağa atlarken güzelNar dalında diş diş çatlarken güzelKestane mangalda patlarken güzelKişilik güzelliğin esasından. Beni saran şey suyun akışıdırYemiş yüklü dalların sarkışıdırAnanın çocuğuna bakışıdırSevdiğim geçilmez edasından Cahit Sıtkı Tarancı

İçerlek

Onlar evlerde yaşamazlar mı, şaşıyorum.Evlere uğramaz, evlerde iş yapmaz,Bakmazlar mı bir şeye, şaşıyorum.Bakkallar, kasaplar, çarşılar..Onlar evlere hiç bir şey almazlar mı, şaşıyorum.Yollarla, sokaklarla, kahvelerle iş bitmiyor ki!Trenler, gemiler, düşler bırakıyor insanı bir yerde,Sonra gene dönülmez bir yol gibi ev!Onların yolları, akşam üstleri, geceSona ermez mi evlerde, şaşıyorum.Yorgunlukları yollara yaymak, iyi ama sonu yok ki! Sevdalar …

Devamını oku

Zehir Zakkum Zamanlar

ömrüme zarar veren erkekler sevdim cam kırıklarıyla sundular bana tenlerini seviştikçe çoğalan ellerine inandım uzun… çok uzun ayrılıklardan sonra sabırsız bir çarmıh gibi açılan kollarına çarmıh sarmaşığıydım usul usul dolandım bana nazlı ölümler korsan ürpertiler bana bana aklı çelinmiş geceler kaldı ömrüme zarar veren şiirler sevdim aşka ait bir damar kesilmiş gibi kızıl atlar boşandı …

Devamını oku

Dudak dudağa yatıyorduk

Dudak dudağa yatıyordukParmaklarıma doluyordu çıplak memeleriBoynunun gümüş ovasında dörtnalaydı coşkun,                   birden: herşey bitti.Artık yatağına almıyor beni. Yarısını                    Aşka adamış gövdesinin,Yarısını usluluğa: arada ölen benim. Mabeyinci PavlosÇeviri: Cevat Çapan