En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Bir zamanlar öyleydiDiyelim duruyordun bir ağacın yanındaKış oluyordu diyelim, tek yaprak olmuyordu dallardaŞimdi kimse inanmaz buna amaÇiçekle donanıyordu ağaç bir andaKuşu bile oluyordu hatta Değdiriyordun diyelim parmağınıHüzne yavaşçaEriyip rengârenk bir uçurtmaOluyordu o anHüzün dokunmanla Diyelim bakıyordun ağlayan bir çocuğaDonup kalıyordu gözyaşları çocuğunAkarken yanağında Bir zamanlar öyleydiŞimdi yoksunMevsim kış, vakit hüzünVe bütün çocuklar ağlıyor İsmail Uyaroğlu
Şub 23
kuş kanadında bir avuç gökyüzügibi dalında ilk çiçekRabbim beni senden ayrı bırakmabir de bahar yağmuru kokan topraktan.. çok eskiden kalma o mırıltıçocuk yaşta öğrenilmiş bir duarabbiyesi silinmemiş yüzler ararsevap yazmak için melekler ne güzel çağırıyorsun ecel gönderipbiçilmiş çimlerin verdiği tazeliklecümle kapısından geçerkeno son cümle dudaklarımı mühürlesino son şahitlik gözlerimi Suavi Kemal Yazgıç
Şub 23
aldatılmış bir kumsaldır zamanparmaklarımı sayıp döktüğüm.herkes ölecek yaştadır oradatoprağı ayaklandıran bir yağmur altındadağlara doğru süpürülmüş barakalarve hüzün,en eski kavuştağımız,kendi hâlinde bir dağ aldatılmış bir kumsaldır zamansesimi yanağına düşürdüğüm.herkes ağlayacak yaştadır ordaişlek çarşılardan kovulmuşterazilerin bir kefesinde gözyaşıdiğer kefesinde kumve şehir ve lehebve yenilginin kokusukendi hâlinde bir sis aldatılmış bir kumsaldır zamankalbimi çevirip okuduğum.herkes boğulacak yaştadır ordaherkesin …
Şub 23
Bir gülün gölgesi düşmüş yüzüne Kötü gülün, zalim gülün, dar gülün Gel otur biraz yaşlanınca kalkarsın Yüzün biraz, sesin biraz, kal biraz Annenin elleriyle aynaları silersin Bir ahın gölgesi düşmüş yüzüne Derin ahın, yetim ahın, silahın Beni yalnız bir göl gibi düşünme Bir taşın gölgesi düşmüş sesine Kara taşın, boğuk taşın, gizli taşın Bende gölge …
Şub 23
Ben mişim -neymiş- su sesiymişOymuş -cam kırıkları gibi gövdemi yakan-Yanağında sardunya kokusuyla yazdanKimmiş o gelen ya giden kimmişBir yabancı mı, yoksa bir ermişDeğilmiş, bir çağrı bile yokmuş uzaktan. Güneş mi batarmış bir özel ismi bitirir gibiYanmış bir ağacın yaprakları mıymış kımıldayanNe kalmış bir önceden ya da bir sonradanKim koparmış dalından bu yabani incirleriYa kimmiş kıyıya …
Şub 23
Kendimle baş başa kalıncaÇok defa,Hava soğur, anılar tipisi başlarKar zerreleri yüzümü acıtır, burnum alnım buz gibiBu yağış, bazan iri taneli bir doluNerdeyse kafatasımı kıracak,Dua ve Ümitlerin şöminede yandığı Ruhumun dağ evine dönerim.Ümitler ısıtmaz insanı ruh kışında,Saman alevi gibi yanar ve sönerlerKurtarıcı olan dualardır ancak,Duaların ormanını beslemedikçeSonumuz donmak.Ayrıca ruhumuzun dağ evinde,Ölümden sonra da önce de Yalnızlığımız …
Şub 23
Bana anlattı vaktin çok geç olduğunu Çocuk,Konuşmuyordu tabii, sadece baktı, mahzun.Yerde ayak izleri “uzaklaşan O”nunYürekteki izlerse, gözlerinden;Bir goncaydı mutluluk hiç açılmamışken solgun.Aramızda da bir “Kan Kalesi”Ok yağıyor üzerime bardaktan boşanırcasına yoğun,“Bana öyle bakmamalıydın giderken,Cehenneme dönmemeliydi yokluğun.”Ardına bakmaların olmasaydı mahzun,Bu kadar ağrımazdı belki kalbim…Ama beni yalnız bırakıp giderken,Bakışlarınla yıkılmış,Gidişinle kimsesizim…Son sahnemiz bu olacaktı demek bizim,Arada yüksekte …
Şub 23
Bağdat Caddesi’nin hemen paralelinde yer alan Çolak İsmail Sokak’ta tren yolunun altında bir geçit var. Bu geçidin yüksekliğinin 2,80 metre olduğu bir trafik levhasına yazılmış ve görülebilecek bir yere de asılmış. Bu geçitte haftada en az bir kamyonet sıkışır kalır. Sebebi mi? Şoförün, kullandığı arabanın yüksekliğini bilmemesi, şöyle göz kararı geçide bir bakıp, “Buradan ben …
Şub 23
Kiraz Çiçekleri her yıl yeniden açarlar Kyoto’da. Genç kızlarının kalbi ürkektir, mutlulukları ise mevsimlik kiraz çiçekleri gibi geçicidir.*Çieko, parmaklığı tutup uzun süre baktı arkasından. Naeko, hiç dönmedi. Çieko’nun perçemlerine düşen hafif bir kar hemen eridi.*Çieko: “Mutluluk kısa sürer, yalnızlık ise çok uzundur. Böyle değil mi?” dedi. “Yatalım da öyle konuşalım bundan ötesini …”*“…Bahar ne çabuk …
Şub 23
· Tabiat ana daima hatanın yanındadır. · Çözülen her problem yeni problemler yaratır. · Aptalların dahi yapamayacağı şey yoktur, çünkü onlar da kendi çapında birer dahidir. · Smith-Wesson kare as’tan daima iyidir. · Tek boynuzlu gergedanla birde bir oynanmaz. · Düşürdüğün ekmeğin yağlı yüzünün halıya gelme olasılığı, halının yeniliğiyle doğru orantılıdır. · Asla Mrs. Murphy …