En çok yorum alan yazıları
- Son Hatıra — 2 yorum
- Hüzünlü Bahar — 1 yorum
- Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Hele bir kanatlansın ufuklar,Hele bir içini çeksin orman,Hele bir kere güneşler yansın,Kertenkeleler üşümesin,Hele bir kere toprak kansın,Mevsim demlensin,Hele bir ballansın böğürtlen dikenleri!Gelincikler bedava,Gökler sahipsizBahçeler zilzurna..Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Dudaklarında kalın kabuklu bir portakal kokusu,Tabanlarında, kınalı keklikleri bol dağların rüzgarı karıncalansın..Hele bir kere dallarda sallansınİri kalçaları …
Şub 23
Sevgilim çocuklarbencilliğin kuyusuna düşmedendüş gömüsü masallarınızınsevgiyi öğretmelisinizfotoğrafını çekmelisiniz yanıp kül olmadanson kırıntısı. Böyle değildi büyükler çocukkenhangi kıyımda kalmıştır bilinmezsolgunlaştı yeşil saçlı peri kızlarızamanı tomurcuklandırırken evrenunuttuk ebruliyibahçesinde kara üzüm, dutpırtlatan bal masalı bir de. Hep böyle gülemezsinizağaçlara tırmanmanın çağı da geçerönce pembe bir bulut geçer sevdanızın üstündenher zaman dirimi ansıtmaz yağmuryağmurla gelen günler. Günlerin sabahını anımsayın …
Şub 23
Hangi kapıdan girsekbir üçgen kuruyoruz seninleikimiz sığamıyoruz bu odaya,bir fol düşlemek gerekiyorkesintisiz ötekine. Uzaktakibir dost, yakındaki bir eşya,içimdeki kangren yaklaştırıyorkafandaki duvarı kafamdakiduvara: Ne yapsak toplanıyor,benden çıkartıyoruz bağrımızdakiseni. Le Rouge et le Noir: Aradaki romansfarkı bu. Üşenmesek yakmaya sobayı,bir çay demleyebilsek uzun kıvrakgeceye, huysuz uykusuz sevinebilsekikimizde azalan kırbaçsı yalnızlığa… Şimdi kar yağsa, üşüyorum desem,eldivenim atkım olur …
Şub 23
I Sokağa çıkacağız,sorumsuz güz çırpınırkenbir kepenkte. Büyüsek deyeni olduğunu savunacağızevrimin.Uzadığını düşleyeceğiz, sokağın,çoğaldığını, dar, bir geçenekgelişimi içinde karıştığınısarmaşığa. Sıçradığını çamurla,bulaştığını kararsız bir adıma,girdiğini içeri,ürkütücü, yıpratarak, içeri. Sokağa çıkacağız,tamlâmbaların yandığı an: Susacağız,susarsak. II Gece bir dolama gibi düşecek,ilkyaz sıyrılırken maviden. Toprağa çıkacağız,sürgün.Yırtılan güllerin arasında,çoğu kez,tutamayacağız kendimizi,yürüyeceğiz.Boynueğik yivlerine alışacağızsağanağın. Çoşkuhafif tüyünden işleyecek içimize. III Güneşe gideceğiz. “Sev bizi” …
Şub 23
Soğuk suda çarpa çarpa yıkadımYüzümün niyeti bir aşk şiiri AyçiçeğiGümüş çiçeği, Kavun Karpuz MevsimiÇiğdem: yağmur sonu çiçeğiİlk cemreden sonra bulduğumuz çiçekler Gül güldür, Gül de güldürBen bu kadar anlarım bu işten Ekinler sarardı biçtik güz geldiEskiden sevdiğim kızlar çiçeğiÖpemedik birbirimizi işte bunun çiçeğiTay gibi dururdu tay gibi bir kız çiçeği …
Şub 23
Cümleyi nereye kuralım, sokaklar hayli eski,yenisi fazla evlerin odalarından geçtim, cümlekapıları bile yok! Balkonu kursak da önceyükseğe çıkarsak cümleyi, temiz bir dizeçıkmaz ya kirli bir cümleden:Balkon, evlerin yenihayvanı güneşe çıkaralım onu, cümleyi desokağa salalım ki sıyrılsın bütün imalardancümlemize sayıklayan o hayvan! Güneşe,yağmura çıkmayışımızın sebebi o da,bulutluoluşumuz cümlenin tabiatından, göğe erken mibakmışız gönlümüzde bir ima battı, …
Şub 23
evimi bir sokakla aldattım, üstümdeay var bu gümüş semtinde bir sokağınüçüncü katıyım, deniz bana bakıyor,ben artık yalnızca denize karşıyım üstüme gelme ay hanım, Kuzguncuk otelindeiyilik katına çık, senin konukların ağır,ben bir anıyı ağırlamakla geçen hayatlardanım ruhumun bir otelde ilk kalışı buaynı, oda, aynı yatak, aynı aynadabirbirimizi ilk görüşümüz, başka veda yok,üstümdeki yabancıyla uyumalıyım ruh semtinden …
Şub 23
Erkenden aşındırır aşkını Odaların köşelerine zamansız oturur Duyarsa bir çocuğun Oyundan çağrıldığını Başının her seferinde döndüğü kumarı Gönlünü bir tarzla kurularken kazanır Anlarsa yenilen bir kadının Darda kaldığını Kendi kendine ardaşak kaçağı Arada bir bakınır ne yaptığına Süresiz kapılır tablolara yangelir Ve oturdu mu bir masaya Hakkını verir çay içmenin Bu adam kitapların uçlarına Çizilmiş …
Şub 23
İstanbul’un kapısı hala Haydarpaşa’dır. Bir şehir nereye kapı açar, bir şehrinneresinde kapı açılır diye aklınıza getiriyorsanız, Haydarpaşa’da akrarkılmanız kaçınılmaz olacaktır. Trenden inersiniz, gar binasından geçersiniz vemerdivenlerde bir an durup bakarsınız, işte o an kapıda geçtiğiniz andır, sizeuzaktan baka biri, bu şehre kaçıncı kez geldiğinizi, kaçıncı kez o kapınınhayatınızın bir sınırı olarak ardınızdan kapandığını anlayabilir. O …
Şub 23
22 yıl reklam yazarı olarak çalıştım, bir yıl üniversitede araştırma görevlisi olarak bulundum, bir-iki başka işle birlikte, toplam 27-28 yıllık bir çalışma hayatım oldu. Son bir yıldır da ‘evdeki adam’ durumunda oturuyorum, Türkçesi işsizliğe çalışıyorum. Doğru bir Türkçe oldu mu emin değilim ama, işsizliğin Türkçesi böyle cümleler kurduruyor insana. Ordan burdan, hayattan, insanlardan, anılardan, …