Şiir Antolojim

En çok yorum alan yazıları

  1. Son Hatıra — 2 yorum
  2. Hüzünlü Bahar — 1 yorum
  3. Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
  4. Çamur Etkinliği — 1 yorum

Yazarın yazıları

gitme/sen

o değil de; hani birgün gidersen, bir gün, beni öylece yolun ortasında koyup gidersen, bu gece de bir ezberi tekrarlatır gibi,  adınla voltaladığım sokaklara ne hesap vereceğim. hani beni boşver diyorum, mühim değil, bilirsin zaten ben hep, “beni boşver” derim, ve bilirim aslında boş veremeyeceğini.. diyorum ya; hani bir gün,  sahiden boş veriverirsen beni, aylak …

Devamını oku

Ben, bu resmi çizebilirim Abidin / Sana inat !

Ben, Bu resmi çizebilirim Abidin,Sana inat..Ve inadına, tepemde dolaşan akbabaların.İstediği kadar , paletimi saklasın hayat,Gökkuşaklarından renkler aşırırım.. Sen,Beni bilmezsin Abidin..Sen, benim inadımı da bilmezsin.Öfkelenip, parçaladım diye tuvalimiSanırsın,Sanırlar ki ; vazgeçtim.. Fırçalarımı mı kırmışım tek tek!Ne gâm!Bak ellerime Abidin! Parmaklarıma iyice bak! O parmaklar, ellerimde durdukça,Çizemeyeceğim resim yok benim , unutma! Ne sandın Abidin , sen …

Devamını oku

Kırlangıçlar

Şehrin kıyısında, ufacık bir derenin kenarında, dalları suya sarkan ihtiyar bir söğüt ağacı vardır. İlkbaharın başlangıçlarında bu söğüdün dallarına bir dişi kırlangıç gelip kondu; derenin bir başından bir başına yıldırım gibi uçan, beyaz göğüslerini suya dokundurarak şeffaf kanatlı küçük böcekleri yakalayan diğer kırlangıçlara bakmaya başladı. Başını hafif hafif sallıyordu. Derin düşüncelere daldığı belliydi.Söğüdün dalları hışırdadı. …

Devamını oku

Evdeki

Bugün karşı arsaya yığılı kalasları kaldırdılar. Kocaman kamyonlar onca kalası iki saat içinde aldı gitti. Hiç ayrılmadım pencereden. Annem bir iki kere “ne oturuyorsun, ortalık süpürülecek” dedi: aldırmadım. On yıl önceki arsayı düşündüm durdum. Okul dönüşü bu pencereden top oynayan çocuklara bakardım.“Kız, koca mı arıyorsun orada?” derdi annem, utanırdım. On yıl önce annemi de severdim. …

Devamını oku

Son Kuşlar

Kış, Ada’nın her tarafında yerleşebilmek için rüzgârlarını poyraz, yıldız poyraz, maestro, dıramudana, gündoğusu, batı karayel, karayel halinde seferber ettiği zaman; öteki yakada yaz, daha pılısını pırtısını toplamamış, bir kenara, oldukça mahzun bir göçmen gibi oturmuştur. Gitmekle gitmemek arasında sallanır bir halde, elinde bir pasaport, çıkınında üç beş altın, bekleyen bu güzel yüzlü göçmen tazeyi benden …

Devamını oku

Mikail’in kalbi durdu

Mikail’in kalbi durdu. Soğuk ve yorgun bir hesaplaşma gecesinin sonunda, bakımsızlıktan eksilmiş dişleri bir türlü tamamlanamayan iki küçük çocuğunun ve dudaklarından kahırlı beddualar dökülen karısının hazin bir sessizlik ve fakirlik içinde oturdukları,duvarlarından acı sular sızan evinde; ağladığını değil, yenilmişliğin acısıyla ağladığını saklamaya çalışırken, ansızın kalbi durdu. Onun kalbinin durduğu anı ben çok iyi biliyorum. Çünkü …

Devamını oku

Uçurtma

İnci idiUçurtmanın adıİpi kopmuşBirUçurtma gibiBir çocuğuNokta Benim UçurtmamBir gün Unuttu ipiniKopardı gittiBilmediğim bir yere Özdemir Asaf

Hayy, Dar!

Hayy, dar! Bu ten bana zar!Kuşlar uçar… Uçmak ki tayy!Gül ise dirimdir. Zamir, derşaire her daim; hayy, dar! Dil, şer şebeke, aşikar! Vehmettikçe, mayi endişe, varlığasızar. Sayy ki, boşa çaba, boşatebessümlerdeki o ince ayar. Leyl akar. Hani serin bahçeler,çılgın, sere serpe, hani köpükköpük leylaklar? Anladım, şehrekabul edilmek’ çin, herkes önceöteki’nde uyuyan çocuğa kıyar! Şeffaf örüntü. …

Devamını oku

Bilemiyorum

Bilemiyorum yıllardır neredeyim?Hergün yediğim ekmek, susayıp içtiğim su,Kolundan tutup gitmek istediğim kadın,Yaşamak kaygısı, gök hasreti, ölüm korkusu,Ve Rabbim senin adın!Yıllar var ki içindeyim hayatın.Anıyorum gençliğimi, özlüyorum çocukluğumu,Fakat bilemiyorum yarını. Bilemiyorum Rabbim, maksadını, kararını.Hepimiz işte dünyadayız,Yataktaki hastamız, topraktakı ölümüz;Neyiz, ne olacağız?Birşey bilmiyorum… Nefes almaktayım yalnız.Rabbim! beni yaratmışsın,İnsan şeklinde görünüyorum,Terlerim yazın, üşürüm kışın,Düşünüyorum, düşünüyorum… Ziya Osman Saba

Çeşme Küçük Kız Ozan ve Öbürleri

                      muzaffer buyrukçu’ya kaç yıldır akarım bilmem pazar yerinidinle ak bakışlı bir çeşme söylüyor– kaç yıldır akarım bilmem pazar yerini koparsınlar beni koparsınlar benidinle banaz’da küçük bir kız çocuk söylüyor– koparsınlar beni koparsınlar beni gün gelir anılar da değiştirir sözcükleridinle babanın eski bir resmi söylüyor– …

Devamını oku