En çok yorum alan yazıları
- Son Hatıra — 2 yorum
- Hüzünlü Bahar — 1 yorum
- Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Şimdi nerde olmak isterdimKadıköy’de Fikirtepesi’ndeMurat Sineması’nın karşısındaki kahvedeYa daSarıyer’de iskeleye çok yakın bir evde AmaBurası da iyi Halim Şefik Güzelson
Şub 23
“Ben demek kör şeytana yakışır” Dedem Sen kalbi kırıkların Rabbisin Yani önce, en çok benim Çaresizlik nedir, çare nedir bilmeyenler için? Ben artık hiç bir şey olmak istiyorum. Galiba büyüdüm. Yok bir teselli yaşamak gailesine Bir türlü kapanmadı bilanço yazılmadı veresiye Her gün yoklamalarda var yazılmış olmanın hüznü Bir zaman sonra hangi şarkıyı söylesem eksik …
Şub 23
İnsan sessizlikte ve asansörlerde yaşlanmıyorBizim için cennetten yer ayırtacak diye uğurluyorsun ölüleri İnsan haksızlığı ve atların titreyişini sevmiyor Çünkü tatlı tatlı yaşlanmanın da keyfi yok Kimsenin kimseye aşkı Ortadoğu’da planları altüst etmiyor Mermisini evde unutmuş avcının şaşkınlığı Namlunun ucundaki kuşun hakikatine kader Üzülme sen en güzel yarının bir öncesisin Sen en kötü günün ta kendisisin …
Şub 23
Banyo yaparken uzattığım bacağımı incitmeden tilifliyordum. O an, gasilhanede gassal tarafından yıkandığımı düşündüm. Yabancı bir el, hoyratça bacağımı sabunluyordu. Birden hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Ağlarken bir yandan da -gayri ihtiyari- edep yerlerimi kapatıyordum…
Şub 23
Küçük bir sarmaşığın yıllar içinde bir ağacı sarıp sarmalaması misali her geçen gün birbirini sessizce benimserler. Bir zaman sonra sarmaşığı ağaçtan ayıramazsın, söküp atmaya çalışırsan ağaçta izleri kalır, kuruyana kadar geçmez, sarmaşığınsa yeni bir ağaca tutunması zordur. Zamanları, anıları, zevkleri farklıdır. İkisi birbirine hiç benzemez; görünüşleri, yaprakları, mevsimlere dirençleri, hazan mevsimleri… Çoğu zaman bu ikiliden …
Şub 23
Dağınık kaşlarınızın sınırlarını çizdiği o ışıltılı gözlerinizden bir pırıltı uçuverdiğini sanki görüyorum. Aşkı aşk yapan duygunun, bütün kadınların peşine düştüğü o suçortaklığının tadını tadıyorsunuz. Bu yazı size bir suç armağan ediyor. Sanırım Stefan Zweig’ı pek okumadınız, zaten şu sıralarda pek moda değil… Eğer, Zweig’ı okusaydınız, onun bu yazının başlığının tam tersi bir başlık taşıyan muhteşem …
Şub 23
Beni çevreleyen sükunet içimdeki sükunetle birleşti, ben sabahın solgun sessizliğine karıştım.Küçük bir sazan balığı, bir dağ yemişi, bir zakkum çiçeği gibi o sakin güzelliğin bir parçası oldum.Böyle bir sabah vakti inci grisi bir gölü, nefti dağları, sulara çizilmiş lacivert çizgiyi, kızılımsı zakkumları sevmek için buraların sahibi olmak gerekmiyordu, burası benim vatanım olmasa başkalarına ait bulunsa …
Şub 23
İki şehri var gecenin, biri gözümdetütüyor, birinin dumanı üstünde yağmurgibi çöken siste, bana bu uykusuzşehri niye bıraktın, göze alamadığımbir şehrin yerine bütün şehirlerdesin,gece değil istediğin hayli karanlıkbakışlı bir şehrin gözleriyle çarpışmakhevesindesin! Gözlerini anlıyorum henüzbağışlayabileceği gözleriyle çarpışmadı kimsenin;gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnızgöze alamadığımız yakınlıklar da acıtır,ve gözleri ancak gözler bağışlayabilir,öyle acıyor ki gözlerim kim bağışlayacak,sis değil, …
Şub 23
Bu gün mah-ı Muharremdir, muhibb-i hanedan ağlar.Bu gün Eyyam-ı matemdir, bu gün ab-ı revan ağlar. Hüseyn-i Kerbela’yı elvan eden gündür. Bu gün Arş-ı muazzamda olan âli divan ağlar. Bugün Âl-i abanın gülşeninin gülleri soldu, Düşüp bir ateş-i dilsuz, kamu ehl-i iman ağlar. Bugün Gülzar-ı Muhtar-ı Hüda’ya bir hazan esti, Zemine düştü vaveyla, felekte kehkeşan ağlar. …
Şub 23
Yaz yağmuru sıcak:Nasıl ki ağır bir damla düştüğündesarsılır tüm yaprak.İşte öyle sarsılır yüreğimsen düştüğünde içime Erich Fried Bu yağmur kanımı boğan bir iplikTenimde acısız yatan bir bıçakBu yağmur yerde taş ve bende kemikDayandıkça çisil çisil yağacak.Necip Fazıl Kırık ikindiler üstüneKuşkulu bir yağmur yağıyordu Bekir Sıtkı Erdoğan yağmur dindi sevgilim bak dinleher şey dindi, acıysa dinmemiş …