En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
May 19
O gidiyor gevşek ve titrek adımlarlaO gidiyor, elinde eski bir bavulKar başladı ve derin bir gece yeni başlıyorO işin sonunu böyle bir başlangıca bağladı O gidiyor, ama nereye? Bir dostun semtine mi?Bir misafirhaneye mi? Ya da akrabalarının yanına mı?Acaba kim hiçbir şey söylemeden kabul edecekOnun böylesi karışıklığını, şaşkınlığını, perişanlığını? Onun her adımındaki uzunluk bir cadde …
May 19
Gökyüzü boş, bomboş, onun aydınlığını kim götürdü?Ay’ın tacı olan Samanyolu’nu kim götürdü?Gecenin saçları karışıklıktan perişandırNil Nehri’nin saçının süsünü kim götürdü?Kavisli yıldızını kimse görmüyorOnun karanlığını kim kırdı, onun yayını kim aldıBahçıvan yalnız, onun çevresinde dikenden başka bir şey yokSöğüt ağacını, gülü, erguvan çiçeğini kim götürdü?O çınar yıllarca beyhudelikten yorulmuşNağmeler söyleyen kuşların yuvasını kim götürdü?Irmak hayat arkadaşlarının …
May 19
Gücünü bitiren bu zor işin ücretiniBir ayın sonunu elle geçirdimArzu dolu ve sıcak bir gönülleHemen eve yöneldim Fakat, Ne yazık ki, azıcık ücretimBiriktirdiklerimin hepsi alacaklılara gitti!Gözüm açılınca gördüm, AhNeyim varsa gitmiş Çocuğum geldi, şaşkınlıkla gözlerime baktıOnun iki siyah elmas gibi gözleri vardıArzuyla yanan gönlünün kıvılcımlarıGünahsız bakışlarıyla isyan ederek: “Ah anne! Geçen ay demiştinBana elbise alacağını …
May 19
Çarşamba, 2 Ocak 1957 Sayın babacığım, umarım iyisinizdir. Muhakkak size uzun bir süredir mektup yazamadığım için incinmiş ve sizi sevmediğimi düşünmüşsünüzdür, ama bu doğru değil. Ben hep size mektup yazıp, sizinle dertleşmek istiyordum. Ama ne zaman mektup yazmağa niyetlensem, kendi kendime soruyorum ne yazayım, sizinle benim aramda oluşan bu arayı ne ile kapatabilirim diye. Ben iyiyim, sağlığım …
May 12
Yordu bütün yıl bizi işlerve ilişkiler: Buraya ondan geldik.Korkmuştuk korkularımızdan,coşkularımızdan bıkmıştık,ne yavaşlıyor ne de hızlanıyorduçarklar, kimseye rastlamıyorduk,kendimize bile: Buraya ondangelmiştik. Bulduk aradığımız yeni oyuncuları,öğrendik ve öğrettik basit ve karmaşıkkuralları, neden böyle oldu pekanlayamadık: Kağıtlar ve zarlar,pullar ve kibrit çöpleri atıldıtek tek bir köşeye: Bir gençlikoyunuydu, benimsedik birden. Kamera kontrol, döndü makaralargeceden geceye: Rolden role girdikgördüğümüz, …
May 12
Sufînin biri, gündüz evine geldi. Evin bir kapısı vardı. Yâni savuşacak aşka bir kapısı yoktu. İçerde karısı bir kunduracı ile beraberdi. Kadın nefsinin hilelerine uymuş, bir kunduracıya kul köle kesilmişti. O bir göz evde, o tek odada sevgilisi ile buluşmuştu. Kuşluk vakti sûfi gelip de hızlı hızlı kapıyı çalınca, ikisi de şaşırdı. Çünkü ne, bir …
May 12
“Şair görmüştür, size de gösterir; gördükleri ona tesir etmiştir, o da intibalarını size nakleder; dinleyicilerin/okuyucuların hepsi de onun gibi şairdir.” Steal Pâmâl idüp beni sıdı gam cündi kalbümiHimmet demidür ey Şeh-i Merdân yâ Alî(Gam askerleri beni ayaklar altına alarak kalbimi kırdı; Ey yiğitlerin şahı Ali, vakit yardım etme vaktidir.) Hayretî ** Gam leşkerinden ister isen …
May 12
Kalmak-evet!-Ve kendi hüznünüakşamlarıTerkedilmiş kuyulara bırakmak,Kendi acının feryadınıFırtınanın kükreyişinekoyvermek,Yerinde duramayan ruhunun inleyişiniYağmurun gürültüsünekatmak.KalmakevetkalmakSeyre koyulmakevetseyre koyulmakYalanı:Riyayı kimsenin gizlemediği şehirdeÖmür ne şâhâne geçiyorVe hemşehrilerimin sadâkatiyalnızcabunda Ahmed Şâmlu Artık yer yokKalbin hüzünle doluSıcak mavi rengini yitirdi senin göklerin.
May 12
Ve tepenin üzerinden,Çırpınır birdenAcılı ve yanık seslenmek ister yüreğinin derinliğinden,Gelip geçen kuşların, anlamını bilmediği.İşte o zaman içindeki acılarla sarhoşKendini ateşin heybetine atarSert bir rüzgar üfler; yanmış mıdır kuş?Biriktirmiş midir gövdesinin külünü?Külünün kalbinden doğar artık onun yavruları. Nîmâ Yûşic
May 12
Efsane: evet, evetKararsız bir aşığın hikâyesiyim.Ümitsiz, ıstırap doluÜzüntüden gece ayakta kalanYıllarca keder ve inzivada yaşayan. Korku dolu bir aşığın hikâyesiyimSahra devi gibi korkunçsam,Ve eğer beni ihtiyar köylü bir kadınİnsanların kaçtığı bir dev gibi görüyorsa,Cihanın ıstırabının oğluyumdur da ondan Nima Yûşic