En çok yorum alan yazıları
- Son Hatıra — 2 yorum
- Hüzünlü Bahar — 1 yorum
- Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Bir tür hesap çıkarmaya çalışacağım. Ama bir bilanço olmayacak bu, sonuna çizgi çekemeyeceğim biliyorum. Bu hesap sonucu bir fatura çıkarmaya da niyetim yok. aslında istesem bütün maliyeti kendi haneme yazabilirdim ama zaten bedeli ödediğime (ve ödeyeceğime) göre buna da gerek yok. Önemli olan kişinin duygularını tam olarak bilmesi (ki bu en son sınırda olanaksızdır) değil, …
Şub 23
sen, çınlattığın yaşam dolu kahkahalarından sonra da uzayıp giden ölümcül suskunluklarınla, bana, hep, birşey haykırıyordun -susmanla bağırıyordun- sessizliğinle feryat ediyordun, birşeyi bana; ama ben anlayamıyordum bunu -hala da, doğru dürüst anladığımı söyleyemiyorum -zaten söylenecek birşeyde kalmadıartık:bağışlabeni- __seni hep yaraladım.o en başta farkına vardığım yaralılığın da, birşeyler öğrenmeme yaramadı, işte…şimdi sayamayacağım kadar çok durumda sana söylediklerim, …
Şub 23
küçük odada üç kişi vardık;ben, geceyarısı bir de sessizliküçümüz de candan arkadaştıkkurt yemiş, aşınmış, köhne odamdaüst katta, bir tavan arasındaydık,ben, geceyarısı bir de sessizlik. çabucak ayrıldı geceyarısı,yavaşça, geldiği gibi çekildi,biz ikimiz kaldık, iki yakın dost.sevinçle kederle, ben ve sessizlik. sessizlik, hafif bir kadın örneği,dizime oturdu ve beni sardıöpüşü kanımı dondurdu sankivücudumu baştanbaşa ürpertti.bağırarak ağlamaya başladım. …
Şub 23
Bir şeyler çiziyorum buğulu cama -ben-Cemal’in ıslak sesiKayıp gidiyor buğulu camda-Bir sabah yağmurunun en küçük tanımıysaŞu benim sesim-Çizip çizip siliyorum sesimiBirden odayla dışarısı birleşiyorVe birleşir birleşmezÇıkarıp cebinden büyük aynasını gökBir istasyonda yolcularını bekleyenİnsanlar gibi hafifçe gülümsüyorBanaElimi sallıyorum içimdenBuruk içimdenBelli belirsiz.Yaşlı bir çocuğum ben, çocukların en yaşlısıAğzımda sakız tatlısının hiç eksilmeyen tadıSevilince kendimi tadıyorum bir deKendime …
Şub 23
Odamın penceresi yok -daha iyi-Kendime bakıyorum ben deKendimden sarkmış kollarımaKendimden damıtılmış gözlerime-Bakmıyorum, duyuyorum onları sadece-Böylesi iyi, çok iyiKapıyı kilitledin -kapımı-Salonda gürültüler, ut sesleriMuhibbe gelmiş olacak Burgaz’danBirkaç kere gördümŞişmandı çok, beyazdıSaçları mavi gibiydi -öyleydi-Maviler saçları gibiydiAçık denizlere benzerdiVe yüzüİbrişimlerle doluGizemli bir dikiş kutusuydu sankiGeçen yaz denize girdiğim günler..AnımsıyorumNe vardı ortalıkta maviden başkaSadece bir martı -o da …
Şub 23
Ben mi konuşuyorum -Cemal mi- Tanrının taşları mı konuşan Birbirine geçmiş sımsıkı Yollar boyunca uzayan uzayan. Kurtuluş’tan çok uzaklardayımBirbirimizden çok uzaklardayızÇok yakınız birbirimize -tekdüze günler-Ester parmaklarını geçirmiş kalbineYeşim taşlı iğnesini yoklar gibi-Sıkıştırılmış bir sandviç sesi-Sürekli anneme bakıyorAnnemse bir elinde rakı kadehiÖtekinde kağıtlarOyun kağıtlarıTeyzeme bakıyor sürekliTeyzemse yaratılmakta olan bir anıya benziyorBakışları anlamsızGölgeliKendine bakıyor olmalıNe tuhaf, herkes …
Şub 23
Gözlerimden uçtum -bırakıp eski gövdemi-Aynanın önünde durdum-Kenarları saydam yapraklı aynanın-Omuzları açık giysimi giydim -siyah-Topaz kolyemi taktımGöğsümün ortasına bir gül yerleştirdimAcı, apacı bir gülDışarı çıktımMuhassen’e uğradım -çağırdı demin-Firuze ve turuncu deniz kabuğu alaşımı Muhassen’eYedi lamba, yedi güvercin saçlarındaVe eşyalarında bir başkalık: ‘çabuk-güzel’Her şey ‘acele-sıcak’, ‘acele-yerli yerinde’Her şey, ama her şeyBir düğün öncesi gibiUzun bir deniz yolculuğu …
Şub 23
Denizden yeni mi çıkmıştı neydi; Saçları, dudakları Deniz koktu sabaha kadar; Yükselip alçalan göğsü deniz gibiydi. Yoksuldu, biliyorum – Ama boyuna da yoksulluk sözü edilmez ya- Kulağımın dibinde, yavaş yavaş, Aşk türküleri söyledi. Neler görmüş, neler öğrenmişti kim bilir, Denizle boğaz boğaza geçen hayatında! Ağ yamamak, ağ atmak, ağ toplamak, Olta yapmak, yem çıkarmak, kayık …
Şub 23
amforada balkıyan suyun dilindeunutma makamında yürüdüm günleridurmadan yağmur gecelerce… kuşlar çığlıklarla ezberliyor tükenişitenhayım mor ötesi acılardabir savaştan çıktım aşk faslındayok olanı sevmiştim, yalnızlığımı aslındakuytumuzda saklayalım unutuşlarımızıkülüme derman diye, tüm susuşlarını… -limanda demirli bir martıyım şimdi- sesindeki keman ezgisinive unuttum ellerimi baharlardatelaşlı bir iz kalmış içilen kahvelerdenboncuk taktı saçlarına küstümotu, dilsizimkayıt yaptırır vadesiz özlemlereışık gözlü bir …
Şub 23
Gözbebeklerinde bir ağrıyla gelirdi. Ben, kirpiklerimde binlerce yol, parmaklarımı kalbime batıra batıra beklerdim. Sokakların telaşıyla odaların suskunluğu arasına sıkışmış bir kekeme hayaldi. Gülüşü bir yaprak ummanında gün ışığı gibi hüzünlü bir sevinç verirdi. Akşamüstüne benzeyen bir sesle konuşurdu. Kendisine ait olmayan bir zamanı sorgulamaktan bunalmıştı. İki kuşağın yanlışlarından bir dağ taşırdı iki kaşı arasında. Ellerini …