En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Bekle Beni Bekle beni, döneceğim Bütün direncinle bekle beni. Bekle hüzün yağmurları Gökyüzünü kaplayınca, Karakış üşütürken bekle, Sarısıcaklar yakarken bekle. Kimseler beklemezken bekle beni, Unut anılarla yüklü bir geçmişi Ne bir mektup ne bir haber Gelmesin ne çıkar, bekle beni Bekle beni döneceğim Bekle, yalnızca sen bekle beni. Bekle beni döneceğim, bırak Beklemekten usanmış dostlarım …
Şub 23
Gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da giderBir nehir gibi susarım yüzünün deltasındaYanlış adresteydik, kimsesizdik belkiSarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklarBiz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardıÜşür müydük nar çiçekleri ürperirken Gidersen kim sular fesleğenleriKuşlar nereye sığınır akşam olunca Sessizliği dinliyorum şimdi ve soluğunuSustuğun yerde bir şeyler kırılıyorBekleyiş diyorum caddelere, dalıp gidiyorsunAdını yazıyorum bütün otobüs duraklarınaÖpüştüğümüz her …
Şub 23
Ne zaman yurtdışına çıksam, pek sık sayılmaz, yılda bir ya da iki kez, memleketi özler gibi rakıyı özlerim. Rakının kokusu ve buğusu, memleket havası gibi gelir bana. Rakıyı da çok ve sık içtiğimi söyleyemem. Hem rakı içmekle içki içmek aynı şey sayılmaz bana kalırsa. Rakı içmek açık havaya çıkmak gibidir, bir teneffüs duygusu yaşatır …
Şub 23
Bir sırrım yok, Kalbim açık bir kitab’a benziyor.Zor değil , aç oku.Tarih, sana bağlandığım günden itibaren başlıyor.Ne yapmışsın böyle kendinle? Sesini yeryüzüne bağışlayan kadın.Yeşeren ağacın gölgesini bana bırakıyorsun, huzura erişmem için. Neden yeşil mürekkebi döktün? Seni çizdiğim o rengi.. Sonra Ak, Kara bir kadın’a dönüşürsün işte.Kim rüzgarın yolunu kesti?Yağmurun sesini, Buğday gövdesinin ağırılığını,Yasemenlerin bağışlayıcı ruhunu?Kimin …
Şub 23
Acınmıyorum, seslenmiyorum, ağlamıyorum, Her şey geçer ak elmalıklar üzerinden sis gibi. Sarmalandım altınıyla solgunluğun, Geri gelmeyecek bir daha gençliğim. Şimdi çarpmayacaksın artık öyle, Yüreğim, üşütmüş yüreğim ayazda, Artık bu kayın basmalar ülkesi de Gönlümü çelmiyor sürtmek için yalınayak. İpsiz ruhum, hep daha şiddetli Canlandırıyorsun yalımını dudaklarımın. Ey benim yitip giden diriliğim, Huysuz gözlerim, taşkın duygu …
Şub 23
1. Sorma bizden o sözcüğü, her yandan sarıp biçimlenmemiş ruhumuzu, ateş harflerle açıklayan onu ve tozlu bir çayırda yitmiş safran gibi ışıl ışıl yanan. Ah o insan ki güven içinde gider, o kendi kendisine ve ellere dost, gölgesine dost insan inanmadı, sıvası bozuk duvarda yaz sıcağının iz bıraktığına yer yer. Bir çözüm isteme bizden sana …
Şub 23
Elini tutup çekiyorumYaşlanmakta olan elimleSaklıyorum bakışlarınıFeri sönmüş gözlerimde. Korkunun kovaladığı bir yaban hayvan gibiVarıp geldim yamacınaHep sıkıntı ve ürkü içindeBekliyorum seninle aha. Elini tutup çekiyorumYaşlanmakta olan elimleSaklıyorum bakışlarınıFeri sönmüş gözlerimde. Neden ve henüz bilmiyorumNe güne dek senin kalacağımıElini tutuyorum ve işteİçimde saklıyorum bakışlarını. Endre AdyÇeviri: Tahsin Saraç
Şub 23
Gecenin yıldızlı bahçesi çiçek açıp Sabah çamların arasından süzülünce Tökezleyerek ineriz merdivenlerden Kollarımız yastıkların etrafında ağırlaşmış Parmaklıkları geçeriz tazelenerek Üzüm asmasındaki çiçek kokularından. Uykuyla ağırlaşıp Her zamanki yataklarımıza yığılırız, Böcekler ve sert döşemeden kurtulup. Şimdi pervane uğulduyorken Zihinlerimizi alışkanlıklara iliştirerek. Ama gün ortasında, alışkanlıklar arasında Bellekten süzülür içeriye O serin başlangıç saatlerinin hatırası Hanımellerinin keskin …
Şub 23
İndir bayraklarını, kalbimYeter çarpıştığımız,Ömrümü noktala artık.Ödlek diyemezler bizeElimizin erdiğince yaşadık. Ah ruhum,Gitmek midir niyetin kalmak mı?Bildir kararını.Her yanımı yoklayıp durma öyle.Bir çekip bırakma gövdemiSöyle kararını. Sorma bana, hiç hâl kalmadı bende. Azrail Hazretleri,Ne küfrettim ne de yaltaklandım zâtınızaAcıyınız bana, kaç kez yalınayak başıkabak yola çıkmış bu yolcuyaÜstelik ne bir öğretenim oldu, ne param, şan şeref …
Şub 23
Herkes rakıyı erkekler içer zanneder. Oysa bence rakıyı en güzel kadınlar içer.Rakı kadındır, kadın da rakı.Birbirlerinin halinden, tadından anlarlar.Hiç konuşmadan anlaşırlar.Yalnızlık zor ve çekilmez geldiğinden ikisine de, yanlarında mutlaka balık ve peynir ararlar.Ufak tefek tatlardan ve hatta acılardan da haz aldıklarından, yanında mezesi olmadan duramazlar.Kadının içindeki beyazdır rakı.Buğudur, dumandır. Mesafedir.Hem şeffaftır, hem bulanık. Temkin ister.Alışmak …