Ne İle Oyalanır?

Ne ile oyalanır ailesi ve yurdundan uzak olan
Dostu, kadehi ve meskeninden ayrı kalan

Zamanımdan istediğim beni eriştirmesidir
Zamanın kendisinin dahi erişemediğine (değişmezliğe)

Kaderin musibetlerini kaygısızca karşıla
Bedenin ruhuna eşlik ettiği müddetçe

Ki ne seni sevindiren şeyin mutluluğu süregelir
Ne de hüzün sana yitirdiğini geri verir

Aşk ehline en büyük zararı veren de;
Dünyayı tanımadan gönüllerini kaptırmalarıdır

Ondandır gözleri söner ağlamaktan
Ruhları ise yok olur her yüzü güzel gönlü çirkinin ardından

Gidin, bütün hızlı develer sizi taşısın
Hiç bir ayrılık bana zarar vermez bugün

Zaten hevdeçlerinizde ne ruhumun bir bedeli bulunur
Ne de değerinin bir mukâbili; hasretlerinden ölecek olsam

Ey ben uzaktayken meclisine ölüm haberimin geldiği kimse
Bil ki; herkesin canı ölüm fermanına rehindir

Kaç defa öldüm kaç defa öldürüldüm sizin nezdinizde
Sonra silkeledim toprağımı da kabrim ve kefenim kayboldu

Ölümümü duyuranlardan önce birileri izlemiş (güya) defnimi
Sonra ölmüşler daha beni gömmeden halbuki

İnsan her temenni ettiğini elde edemez
Zîrâ rüzgar gemilerin istemediği yönden de eser kimi kez

Ben ne komşunuzun şerefini dilinizden koruyabildiğini bilirim
Ne de meranızda bolca süt bulunduğunu

Size her yakın olanın mükâfâtı bıkkınlık
Sizi her sevenin kısmeti ise kindarlıktır

Kezâ hediyenizi elde edeni zarara uğratırsınız
Hayatını zehir ederek ve başa kakarak cezalandırırsınız

Ayrılık sizinle aramda uçsuz bucaksız bir çöl yarattı
Orada gözler gördüğünü kulaklar işittiğini yalanlar

Develer emeklemeye başlar çokça yürümekten
Dizleri kızgın çöle (aşınan) toynaklarının halini sorar

Ben, beni cömert kılacaksa hoşgörümü korurum
Namert kılacaksa şayet onu tanımam bırakırım

Beni zelil edecek mala el uzatmam
Şerefime leke sürecek bir şeyi asla hoş bulmam

Sizden ayrıldıktan sonra yalnızlıktan uyuyamadım
Nihayet (yokluğunuza) sabrettim de uykularım geri döndü

Olur da sizin dostluğunuz gibisiyle bir daha sınanırsam
Onlardan ayrılmayı da kendime hak görürüm

Atım koşumunu yıprattı sizden uzaklarda
Gemi ve dizgini değiştirildi Fustat’ta

Yiğit Ebu’l-Misk’in diyarında
Onun cömertliğinde boğulur Yemen ve Mudaru’l-Hamrâ

Bana olan bazı vaatlerini her ne kadar geciktirmiş olsa da
Ne ona olan umudum azalır ne de gücünü yitirir

O esasen sözünün eridir ancak
Benim ona olan muhabbetimi imtihan etmektedir

Mütenebbî
Çeviren: Hüsna Tosun


“Ben şiirle kehanette bulunan ilk kişiyim” (أَنَا أَوَّلُ مَنْ تَنَبَّأَ بِالشِّعْر) mısrasının şairi Mütenebbî, Şîraz’dan Bağdat’a geçerken bir grup bedevî tarafından yolu kesildi, meydana gelen çarpışma sonunda oğlu ve kölesiyle birlikte öldürüldü, divanının kendi yazdığı nüshası dahil bütün malı ve eşyası yağmalandı.

Bir yanıt yazın

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.