Şubat 2021 archive

Ricat

Kelimelere inanabilir miyizİnandığımız gibi dünyanın döndüğüne Denkleri toplayın yoldaşlarHavada korkunç ve ağır bir şüpheSavaşı kaybetmiş olmalıyızEve dönme zamanıAy kente girmeden önce Kitaplarımız açık ve târümarNasıl olsa bir rüzgârBir gün onları okşarBelirir bir işaretAşk ve ölüm kaldığı yerden başlar Ruhsat verilinceye kadarSaklar bizi rüyalar Yüzlerde bize dair bir imaOkuyacağız eve dönerkenMağrur bir edâ içinHayır henüz erkenTürküler …

Devamını oku

35

işte kayıp giden bir gezegentuhaf bir soğuma orman diplerindevaşakların irkilmesiailenin saadet saatindetık diye durması yelkovanınömrün en canlı yerindeizlerin yitip gitmesiçölün derinliğinde 35 yaşımdan ardıma bakıyorumsaklayabildim mi kendimi ânın gürültüsündensırrımı bildim mi ayak sesindenbir yurt olabildi mi bana dünyave kurtarabildim mi hikayemigüzel bir sözle bitmek hevesinden 35 yaşımdan bakıyorum da ardımayok sanki, olamaz bir ömrü dönüştürecek …

Devamını oku

Diğer Kayıplar

1 ahmet bir kadın dehlizlerinde kayboluyor‘garplılaşmanın neresindeyiz’ diye soruyorkasılırken o kadının geçmişinde bedenihiçbir yerindeyiz ahmet, aşkın da garplılığın dahiçbir ışık yok tünelin ucundahiç alkış yok ahmet bu temsil-i ömrün sonunda. ışıklı bir caddede yürümek gibidir sevmekahmet, kalbinin kitabını yürümek gibidiryağmurlu bir havada ilan-ı aşk eylemek hayrettin de kayboluyorama o nişanlısının masa işlemelerindenkendine bir şiir hazırlayarak …

Devamını oku

“Aşk böyle bir şeydir.”

Isaak: Ne güzel bir sürpriz böyle. Dexter: İkimiz de beni burada öldürmeyeceğini biliyoruz. Isaak: Öldürebilirim.Ama öldürmeyeceğim.Dünyanın bu köşesinde bile biraz olsun nezaket kırıntısı kalmalı. Dexter: Donut dükkanında bana silah sıkman nezaket mi oluyor? Isaak: Maalesef vaktim ve imkanlarım kısıtlıydı.Barmen!Arkadaşım Dexter Morgan’a bir bira verir misin?İkimiz de rahatlayalım.Gezegendeki pek çok yerin aksine burada herkes iyi karşılanır. …

Devamını oku

KISA ŞİİR / bir

Bir roman kadar uzun bu tümce,– Sonra işte yaşlandım. Gülten Akın

Ey bu kupkuru yaşamda açan tek çiçek!

sarıp sarmaladı bizikanatlarıyla bezginlik; beşikten mezarabaşımızın ucundan ayrılmadı hiçlik * kadınlar az şey beklemiyor sizden * Yaşam o zaman güzeldir, ancak, tehlikeler yaşandıkça;insan unutur kendini; ayrımında olmaz… * ne ki, yürekli bir insan son vermekisteyince çekilmez yaşamına; doğa dikilirkarşısına, ölüm kendi elinden olmadı diye. * Ve senöyle umursamaz duruyorsun bakışlarınla * Daha kötüye gidiyor zaman; …

Devamını oku

“Hüküm senindir.”

• Dün gece sevgilinin eteğini tuttum da; “Ey kerem cevheri!” dedim. “‘Gecen hayırlı olsun’ diyerek beni yalnız bırakıp gitme; bu gece lütfet, bizimle beraber kal!” • Onun güzel yüzü parladı, ateş gibi kızardı, öfkelendi. “Yeter, benden elini çek!” dedi, “Beni rahatsız etme! Bu yüzsüzlük, bu dilencilik ne zamana kadar sürecek?” • Ona dedim ki: “Peygamber …

Devamını oku

Ey başı kesilmiş ney; dilsiz, dudaksız olarak sırlar söyle!

• Ey güzel sesli ney! Çıkardığın seslerle gönüller almadasın. Hoşsun, güzelsin, sıcak sıcak nefes vermedesin. Soğuklukları silip, süpürmedesin. • İçin bomboş, ne boğum var, ne başka bir şey! Sen dertlere düşmüş, perişan olmuş gönüllerden, dertlere düşmüş canlardan derdi, elemi almakta, onları da kendine döndürmekte, böylece de dertli, kederli, elemli kişilerin yerine sen feryad etmekte, sen …

Devamını oku

Her söylenen sözün kalbe girmesine yol vermeyiniz.

Sual: Neden bunların umumuna fena diyorsun? Hâlbuki hayırhâhımız gibi görünüyorlar. Cevap: Hiçbir müfsid ben müfsidim demez. Daima sûret-i haktan görünür. Yahut bâtılı hak görür. Evet, kimse demez ayranım ekşidir. Fakat siz mihenge vurmadan almayınız. Zira çok silik söz ticarette geziyor. Hatta benim sözümü de, ben söylediğim için hüsn-ü zan edip tamamını kabul etmeyiniz. Belki ben …

Devamını oku

BATI’DA ÇEŞİTLİ DEVİRLERDE KİTAP TİCARETİ

KİTAPÇILIK TARİHİ ÜZERİNE NOTLAR: BATI’DA ÇEŞİTLİ DEVİRLERDE KİTAP TİCARETİ Matbaacılığın ilk zamanlarında, matbaacıların aynı zamanda kitapçılık da yaptıkları görülür. Bunlar bastıkları kitapların satışı ile bizzat kendileri meşgul olmuşlardır. Daha sonra ortaya seyyar satıcılar çıkmış ve matbaacılardan aldıkları kitapları şehir şehir gezerek satmağa başlamışlardır. Bu seyyar satıcıların 1469 yılından kalma kitap katalogları günümüze intikal etmiştir. Bunlar …

Devamını oku