Tag: Yakup Yaşa

KİTABE-İ SENG-İ MEZAR

Bir gün fâni dünyadan göçüp
Gidersem, tabutumu örtüp
Şöyle yazın mezar taşıma
“Burda, bahtsızların piri yatıyor,
Şu kara yerde ne güzel uyuyor

ŞİİR SANATI

Mısran nane ve kekik kokuları
Saçan sabırsız sabah rüzgârına
Karışan hoş bir icat ve macera
Olsun… Gerisi laf kalabalığı.

SON UMUT

Ah, yaşamak mı! Güzelim, ne çare,
Düştü canıma soğuk ölüm…
Söyle bari kalbinde miyim?

YEMEK ODASI

Bir dolap, rengi benzi solmuş,
Büyük halalarımın sesini duymuş,
Büyük babama kulak kesilmiş,
Babamın konuşmasını dinlemiş,
Dolap pek de sadık o anılara;
Güya hep susuyormuş, kim demiş,
Ben onunla konuşuyorum ya !

ÖYLE GÜZELSİN Kİ!

Sana bakmaya cesaret edemiyorum
Ah, seni görünce, inan yolumu değiştiriyorum

DOST ORMAN

Ah sevgili yalnızlık yoldaşım

GÖZYAŞLARI

Bir damla gözyaşı, işte bir tane daha,
Yaralı yüreğimden birer birer
Süzülüp geliyorsunuz âdeta
Tatlı yaşlar, ey gözde açan çiçekler!

TANRI’NIN HÜZNÜ

Cennet kapısında şaşakalan Âdem ile Hava’yı,
Boynu bükük ve hüzünlü görünce, dergâhından

ELVEDA

Ah, benzim atardı adını anınca !
Artık ne hevesim kaldı ne korkum;
Bir daha yaslanmak istemiyorum,
Cehennem azabı o zalim bağrına

SEVİŞELİM VE UYUYALIM

Sevişelim ve uyuyalım,
Boş verelim dünyaya !
Biz seviştikçe canım,
Ne denizde dalga ne dağda fırtına,
O güzel başını eğemeyecek asla,
Zira aşk güçlü, kuvvetlidir,