Her kapı eşiğindeçocuk mezarı diye takıldığınız 45 numara ayakkabılarımla içinde etleri çürüyen bir çocuk cesedi taşıdığımı nasıl da bildiniz Hiçbir bardakta dudak payı bırakmadınız bana bir kaşık sesini bile çok gördünüz şekersiz içerek çaylarınızı Bakarak yürüdüm oysa balkonlara göz göze gelebilmek için çamaşır ipinin arkasına astığı iç çamaşırlarının ıslaklığına sürünerek kanaryasını güneşe çıkaran bir kadınla …
Tag: Sunay Akın
Şub 23
Sözgelimi
Sözgelimibir cenaze törenine katılır gibi yürüyorum sokaklarda ve iğneyle tutturulmuş çocukluk fotoğrafım gülümsüyor ceketimin yakasında Son dileği asılacağı ipin üstünde yürümek olan bir cambazım sözgelimi cellatın düğümleyerek boynuma geçirdiği ip düşürüyor sonunda beni her gösteride alay ettiğim yaşamdan Bir mehteranım sözgelimi çalgılar arasında yürürken savaş alanına üç adımda bir geriye döner ve yaşlı gözlerle anarım …
Şub 23
Sevmek
Saçak altına sığınmışgöçmen kuşun kar tanecikleri arasında düşen beyaz tüyünü de görebilmek İşte sevmek Sunay Akın
Şub 23
Telaşlı Penguen
Aşkımız bittiyüreğim burkularak soluyorum bunu çünkü bir yangın kovasının içindeki durgun suda beyaz bir kelebeğin boğulması gibi garip oldu sonu Aşk ki ay değil güneş tutulmasıdır diyordum dudak bukuyordun bana oysa ilkokul bahçesindeki çocuklar ellerindeki isli camlarin ardından gülüyorlardi sana İnanmamiştin aşkın bir elbise hırsızı olduğuna ama köşesinde kedinin uyuduğu bir yatakta çırılçıplak bırakmıştı her …
Şub 23
Aile Boyu
Ezilmiş bir çocukluk benimkisibir iskelenin vapurların yanaştığı yüzüne asılıdır üç tekerlekli bisikletimin lastikleri Annesiz büyüdüm çünkü yani serçeydim kar üstündeki ve arka bahçesinde kasabın beslediği kuzu Dudaklarımı,işte bu yüzden aile boyu bir şişeye değdirip içmeyi severim gazozu. Sunay Akın
Şub 23
Çocuk Ve Hüzün
INe zaman bir çocuk ölse gözü evlerinde annesinin kavurduğu helvada kalır II Yoksul bir çocuk görsem yağmur altında üşüyen köprü olmak geçer hiç değilse içimden III Her akşamüstü oyuncakçı camekanından çocuk ellerinin izlerini siler Sunay Akın
Şub 23
Yüz Havlusu
Çarmıha gerildiği yaşta İsa’nınavuçlarımdan tutan iki çocukla çiviliyim yaşama aşk bardağını çalkaladığım su olmak kırılacak eşya taşıyan bir kamyon gibi gidiyor Ağrıma Kendi kendime konuştuğum sanılıyor hep yanımdadır oysa giderken bıraktığın yüz havlun bozdun saklambaç oyununu ama bana gizlendiğim yerden çık demeyi unuttun Her gece yatmadan okuduğum bir kitap olmanı isterdim kırardım ışıkları söndürmeden yarım …
Şub 23
Kaza Süsü
Biri çıkıp öldürsün benive kaza süsü versin cansız bedenime nasıl da sevinirdim ilkokul pencerelerine bayrak asarken doğduğum kazanın her bayram öncesi süslenmesine Çay bardağı biçiminde yontulsun mezar taşlarım ve yaşamdan bir tek yudum bile alamayacağım için üstlerine yatay olarak bir de kaşık konsun Ne başucuma ne de ayak ucuma dikilsinler biri sağımda diğeri solumda olsun …
Şub 23
Şehit
İstanbul’ da bir şehirhatları vapuruna verildi adım iki kıyı arasında usanmadan dolaşır her iskelede seni ararım Sunay Akın
Şub 23
Acımadı ki!
Bunca kalp kırıklığına rağmen küçüklüğümde yaptığım gibi rüzgarı arkama alıp bağırmak istiyorum hayata:“Acımadı ki!” Sunay Akın