Sonunu istemiyorum sessizliğinYokluğu istemiyorum bu akşamüstü çınlamasındaYüzümü dizlerime dayıyorum, bitiştiriyorumKollarımı daBir kaktüs olmalıyım ben, dışıma yağan bir sağnakOlmalıyımUçsuz bucaksız dünyadaGüneşin doğuşunu bekleyen. Ufukta ansızın bir ışık çizgisiAvuçlarımdayım belki. Edip Cansever
Tag: Edip Cansever
Şub 23
Sona Kalsa
Usul usul konuşuyorlar aralarında Denize bakıyorlar bazen – çatalını gezdiriyor biri tabağında – Gölgesi bir kuş ölüsü Karşıda yeni budanmış ağacın – Olsa, başlangıçlar sona kalsa – Kolyesiyle oynuyor kadın – tabağımda soyulmuş elma – Saatime bakıyorum sık sık Kapıyı gözlüyorum arada Biraz soğuk mu geliyor ne – kapatır mısın – Sinirli bir kırmızılık suya …
Şub 23
Hiçbir Pul Hiçbir Zarfa Yakışmıyor
hiçbir pul hiçbir zarfa yakışmıyorhiçbir zarf üçbeş satırane zaman yanyanayız işte o zamandoyamıyoruz tenlerimizin bitmez tükenmez sorgusuna. bırakmak bırakılmak demeyelimdurmadan yer değiştiriyor anlamlar daben ki bir boşluk kadar büyümüşüm bu yüzdensanki kış aylarında bir uçurumda. anlarım sedir ağacının dilindenve usta bir aslan terbiyecisinin ruhundan dahiç anlamaz olur muyum öpüşünü de kalbimio öpen sensen bir de …
Şub 23
Akdeniz Salgını
………………………………………………….-halikarnas balıkçısı’na- I Öyle bir alaşımdır ki seninle denizBir açık denizBakınca hiçbir şey göremediğinGözlerini duyduğun yalnız Sözlerin var, dudak izlerin yok sözlerinde. II Denedin ki oralarda zaman olmayıŞimdi bir Akdeniz salgınısın senSonsuz bir otobüs yolcusu gibi, tam öyle gibiHer gün kırmızı bir bilet düşürürsün dişlerinden Ki senin bir yerin olmadı hiç, olmayarak solduDiri bir sabahın …
Şub 23
Flaş
Hava poyrazladı yağmur yağacakYanıp yanıp sönüyor ışıklandırılmış gözlerinYukardaKüle gömülmüş bir elma gibi gökyüzüPatladı patlayacakOlanca hışmıyla kentin. SensinAkıyor ön dişlerin beyaz beyaz yanımaHer şey rengine göre kanar bilirsinTırnakların pembeye boyanmış bir koy gibiPespembe kanarVe herbir renkte kanayan gözlerinÇınlatır Eluard’ın mısralarını orada“İçinde uçtuğum gözlerinYolların gidişineDünyanın dışında bir anlam verdi.”Demek oluyor ki bu dünyada olmak öyle derinÖylesine anlamlı …
Şub 23
15 MART 1985 İÇİN
– Bana hiç görmediğin bir çiçek adı söyle– Bir değil, birkaç değil, binlerceBir yaşam boyu besledim onuBüyütüp can verdim gözlerimde – Bana bir giz gibi bir çiçek adı söyle– Önümüz ilkyaz, menekşe değilse ne Edip CANSEVER
Şub 23
Ben Ruhi Bey Nasılım
IGördün mü hiç suyun yanmasını tuzdaGördüm ben bu yaşam boyu iniltiyiBüyük bahçelerin küçük içindeSaksılardan birindeGördüm deUyurken uyandırılmış gibiBeni bir sardunya büyüttü belki.O ben kiBir kadında bir çocuk hayaleti miBir çocukta bir kadın hayaleti miYalnızca bir hayalet mi yoksa. Ne pekiYere dökülen bir un sessizliği miGöğe bırakılmış bir balon sessizliği miİşini bitirmiş bir org tamircisininTuşlardan birine …
Şub 23
Adsız Bir Çiçek
Ben gidince hüzünler bırakırımBu senin yaşadığındırBir ev sıkılır kadınlardakiSeni sevmek bu kadar mıO benim yaşadığımdır Bazan da bir yerde kuşlar vardırNe uçmak, ne görünmek içinBir karanfil pencereyi delerBir kapı kendiliğinden kapanırİstesek sevişirdik, ama olmadıBiz değil yaşayan acılardır. Gitsem de her yerde biraz vardırHatırda zamansız bir plakBir otel kapısı, biraz istasyonVardır o seninle birlikte olmakBuluşur çok …
Şub 23
Gelincikler
gelincikler tek tek göründü mü çayırlarda işi iş kasabanın su yüzlü çocuğun işi iş bir de poyraza döndü mü hava başlar masmavi damarlar fışkırmaya yanaklarından faytonların turuncu tekerlekleri yansır gaz tenekeleriyle çevrili bahçelerde asılı çamaşırlarından bir tutam çivit kokusu alıp gider gelincikler tek tek göründü mü çayırlarda. saat onikilerde postanede mektup yazan adamlara bakar bir …