biri gül yakmış olmalı ocaktasanki genişlemiş gibi dam İlhami ÇiçekBu Hüznün MesnevisiKetebe Yayınları
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Biz (Zaten)
önce…Çeşitli, birçok kaynaktan akıp biriken öfkemiz,öyle olur ki, (belki) zavallılığı içindepek de haketmediği —belki, layık bile olmadığı—bir biçimde, boktan birinin kafasında patlar:Aslında, o çok daha beterini haketmiştir; ama,işte layık değildir buna aslında. Öfkemiz kördür— en çok da ayna karşısında… Öyle olur ki, bir sürü yönden üzerimize çullanançeşit çeşit baskılar, bir basınç kaçağındabiraraya gelip, suratımızın önünde …
Şub 23
Gündüz Yarasaları
I.Neyiz ki biz?İlk ışınları görününce güneşin,Kaparız tepenin gözkapaklarını —Çam değiliz ki, kollarımız açıkÜrpererek karşılayalım donuk ışığı.Gölgeler kısalınca çıkarız ortaya,Açıklıktır, aydınlıktır aradığımız,Parlaklıkta bulur gücünü görüşümüz.Tanımayız alacakaranlığı delen,Tepelerin arasından seçen bakışı. —Kör olmuş ışıktan gözlerimiz.Gündüz yarasalarıyız biz. II.Geceyi düşleriz gündüzken,Geceyken de gündüzü, —Yitirebileceklerimiz yitiktirOnlardan uzaktayken — amaÖzleriz, döneriz yenidenYitirmedenYitirebileceklerimiziYitiremediklerimize.Yitirebilirdik, deriz;Ama yalnızca bir fiil çekimi bu —Tutsaklıklara bağlamışız …
Şub 23
Sallanan Eller
Zeynom: Giderken dalgaların ardından baktım sana yıllardan sonraHiçbirşey eskimemişHerşey yepyeniOlabilir mi? Ne çok duygu yaşanıp geçmişDenizde sürüklenen iki somun ekmekYemyeşil bir sarmaşık, kökleri kopukNe çok yol, ne az varış Güneşin kuruttuğu, rüzgârın savurduğuKarın soğuttuğu, onca iççekişGünlerin yavaş akışla oluşturduğuNe az yer, ne çok geçiş Geçmedik belki, gitmedim belki benSen orada uzaktan el sallarkenRüzgâr sustu, dalgalar …
Şub 23
Baltalanan İncire Ağıt
Duvarda kaldı köklerinçıplak, utanmış.Toprağa saçıldı dallarınkopuk, parçalanmış. Bir boşluk esniyoreski yerinde.Kumru gelince sekiyoreksikliğinden. Yongalar arasındankokulu, kuruyanbir hava yükseliyormartılara ulaşan. Yokluğun bile yokolacakboşalamadan, baharda.Ben de giderim artıkburalardan yakında. Oruç Aruoba
Şub 23
Önce
14 Eylül Canım –işte yalnızca bunu yazdım; ne yazacağımı bilmiyorum, düşünmedim de – öylesine, bu sözcüğü yazdım:-Canım,içimden akmağa çalışan özlem türkülerini geri itiyorum; onların yeri burası değil. – ‘Karar verme’, ‘istemeyi isteme’ demiştim. Bunlara şunu eklemek gerek : h i ç k u ş k u d u y m a m a. Hem bu …
Şub 23
Ey başı kesilmiş ney; dilsiz, dudaksız olarak sırlar söyle!
• Ey güzel sesli ney! Çıkardığın seslerle gönüller almadasın. Hoşsun, güzelsin, sıcak sıcak nefes vermedesin. Soğuklukları silip, süpürmedesin. • İçin bomboş, ne boğum var, ne başka bir şey! Sen dertlere düşmüş, perişan olmuş gönüllerden, dertlere düşmüş canlardan derdi, elemi almakta, onları da kendine döndürmekte, böylece de dertli, kederli, elemli kişilerin yerine sen feryad etmekte, sen …
Şub 23
Neyin Var
Kırılan yerlerine dön!dumanlı şarkıların kapattığıgölgelen… kirpiksiz kalmakolların kısalmasın üzütüdenserinlemek için göğe doğrusen de sarılacak bir ağaç bul Şehirden dön!baltayı ayır evindenkendini bir vakitçiye bırakzamanı bozulmuşsa gövdeninarkana bakma!annenin hırkası siyah Ömrün kendinden gayri her şeye çadırzarfların seni çizdiği mevsimler olurdinlenmek için dağlara doğrusen de tırmanacak bir şeyler bul Kimse bir vakti unutmaya yanaşmazakşam, bilmez akşam olduğunuiki …
Şub 23
Yarı Aydınlıklar Ki Sahipsiz
Yarı aydınlıklar ki sahipsizVe mavi serçeler sabahtan erken.Çocuğum şarkı söyle sokaklardaSesin güzelliğini kaybetmeden. Kapılar açılır ardına kadarKuşlar uçar hatıralar içinden.Çocuğum bol bol masal dinleHenüz inanırken. En uzak gemileri korsanlarınSeyretmek yıldızların silinmesini.Çocuğum sor neden akşam oluyorAyıplamaz kimse seni. Bazı sahillerin serinliğiVe unutulmayan ilk demet.Çocuğum sana yalvarıyorumEllerin çirkinleşmeden dua et. Fazıl Hüsnü Dağlarca
Şub 23
Üsküdar
Üsküdar Asya’dır Çin’e kadarher kışbırakırsa da köpük saçlı kızlarınıkıyıyaöfkeli bir yağmurla iner rüzgar.. mihrimah güneş saatiyanından ince dar bir merdiven uzarsoğukve dönmez bir kilit çocuk kütüphanesiönünden insanlar yürür ve susar.. Şemsipaşaceviz bir cami, demirindenyan gözle Cihangir’e bakardemişti ki TanpınarÜsküdar uçarsa gider İstanbulyürüyemez sokaklarında çocuklar.. Üsküdar Asya’dır, Çin’e kadar.. Ömer Erdem