Gam diyarında kodu gittiyse cananın garib,Nale-i cangahdan olmaz dil ü can garib. Şahsar-ı gülde hoş tut bülbül-i şeydaları.Kalmasın ey bağban, gülberk-i handanın garib. Evvela gör küfr-i zülfün sonra inkarın yetür:Bari sufi, durmasın göğsünde imanın garib. Su dök ey saka-yı dü çeşmim hemişe payına,Bağ-ı dilde saye-i servi-yi hiramanın garib. Sorma zahm-ı gamze-i huban-ı asrı Zihni’denKes ilâcımdan …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Nâzım Hikmet
hüzün ki en çok yakışandır bizebelki de en çok anladığımız biz ki sessiz ve yağızbir yazın yumağını çözerekve ölümü bir kepenek gibi örtüp üstümüzeovayı köpürte köpürte akan küheylanve günleri hoyrat bir mahmuzya da atlastan bir çarkıfelekgibi döndüre döndürebir mapustan bir mapusa yollandığımız biz, ey sürgünlerin nâzım’ı derkentutkulu, sevecen ve yalnızgerek acının teleğinden ve gereklâcivert gergefinde …
Şub 23
Yollar ve Zaman
sen bir yalnızlığı koşup gittin debir yerde buluşulur diye, belki de… elbet buluşulur, orda, o yerde…bir hüzün töreniyle kutlanırbulunur birşeyler ve saklanırsaklanan Zaman mı, yoksa yol muduraranır bahçelerde ve şiirlerde kimbilir ki dündür, olgundur kalbimizyollarsa her zaman biraz küskündüryokuşlarda ve inişlerde…Zaman’dır seni sardığım kumaşbekledin, örtülsün ki yavaş yavaş…erguvandın, kayboldun dilegelişlerde Hilmi Yavuz
Şub 23
Yalın Ölüm
“Beni hatırlayın dostlar” demedenHatırlanmayı bir küçük çocuğun,Bir insan ömrü kadar ancak yaşayacakBeynine bırakır ve ölür kanarya…Bizim ömrümüzün son buluşu, kalınBir cilt gibi…Oysa bir gül yaprağı gibi ince ve yalınOlmalısın Ey Ölüm. Hüsrev Hatemi
Şub 23
Su
Konuşmam artık, ağır sözler söylemembir düş için sabahları göğsüme sedeftenbir çiçek işlerim Hiç bilmedim,konuştuklarımdan ne anladın,ormanın korkunçluğunu söyledim,ovanın serinliğini sustum,sen uzun bir uykuyu uyudun, ben düş gördüm Durmadan bir yoldan söz ettim:suyum ben, adımı unutmadım,dolanıp, bir gün yanına düştüğümbir dağdan söz ettim;dünyanın işine karışmadım,beni avutmaz dünya, beni tutmaz da,dolanıp içinde kirininyine temiz geldim. Göğsümde sedeften …
Şub 23
Ova
İki yanım dağ,üşüdüm heybetindenBir adım daha güneşe, bir adım dahabir adım derken… genişledimuzağım artık kendimden. Kurumuş bir bataklık göğsümde,ayaklarımdan uzak duruyor su.Ve sessizliğin yankısıyla kuruyorumkendimi yeniden Mutlak ıssızlıkla buluştum,mutlak kopmuştum hatıradan.Bir şey değilim ben,geç benden. Ağaç tutunacaksa bende, köklerine güvensinyol gidecekse, varsın gideceği yere.Sabahın sisi ayaklarımı yalıyorgece de geçecek benden. Sustum. Yeryüzü olacağı gibi olsun. …
Şub 23
Kim İzin Verecek Rüzgara
Sen Mem u Zin’iBen Ferhat ile Şirin’i Sen Cigerhun’u, Otuzüç KurşunuBen Nazım’ı, Cihat’ı, Turgut’u Sen gözleri deprem kızını kara çadırınBen Sürmeli Bey ağıdını Sen Dicle’yi durgun ve nazlıBen Kızılırmak’ı, mağrur ve geniş Sen Siverekli öfkeyi Fransız önündeBen dağların onuru Kamalı Efeyi Sen Cudi’yi uçurum ve dorukBen Konya ovasını beyaz ve tenha Sen düşmanını ağırlayan konukluğuBen …
Şub 23
Eski Yaram Tazelendi
Eski yârem var idi yürekde açıldı yineYer yüzüne kanlı yaşım yine saçıldı yine Yüreğimin şerha şerha yâreleri bitmediNoldu yine n’oldu yine yâre açıldı yine Yine ayın yenisidir deliliğim depreşir‘Akl u fikrim konağından yine içildi yine Tevbe vermişdi ki zâhid ‘aşk şarâbın içmeyemSındı tevbem dolu dolu yine içildi yine Dediler idi bana kim ‘aşk kitâbın okumaFala …
Şub 23
Bile Bile Çöle Öle
evlere ve şehirlerekapısından girenlere… ey çoğunluk,azalın!azalın siz çoğaldıkçamuaviyeleşiyorsunuzbirlikputunuz olmuşmerhametten çok cezayı konuşuyorsunuzdaha kendi fethiniz tamamlanmadanatlara bindirilmiş gövdelerinizbiz kendi kalbimizi etmişiz işgaltoprakla son demde haşredilirizinsan korktuğunu sevemez zatensevdiğinden korkar kaybetmemeye…ali kim deyince ‘dördüncü halife’‘hazreti’ dersiniz muaviyeyeilmin kapısına savaş açmış kişiyeashab olanı sakın benzetme efendime muaviye hazretse oğlu imamınızdırhüseynin kesik başı bizim imanımızdırevlere şehirlere kapılardan girerizalinin yolu …
Şub 23
Nat-ı Dîger
Günahtan gayri yok bir özge kârım yâ RasûlallahGeçer gafletle her leyl ü nehârım yâ Rasûlallah Serâpâ dolmada defterler a’mâl-i kabîhimleKirâmen Kâtibîn’den şermisârım yâ Rasûlallah Nide pervâz edem uçmağa ferdâ kalmışım âcizKemend-i nefs ü şeytâna şikârım yâ Rasûlallah Eşiğin görmeğe bin cânım olsa eylerim kurbanO rütbe hadden aştı intizârım yâ Rasûlallah Ölür isem gubâr-ı Ravzana yüz …